Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/5114
Karar No: 2019/2132
Karar Tarihi: 13.03.2019

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2017/5114 Esas 2019/2132 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı borçlu, icra takibi yapılan senedi küçük yaşta zorla imzaladığını ve müvekkilinin şirketi kurduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir. Mahkeme ise, davacının alacağının varlığını ispat edemediği, davalının borçlu olmadığını bildiği halde kötüniyetli davrandığı gerekçesiyle davanın reddine ve kötüniyet tazminatının alınarak davalıya verilmesine karar vermiştir. Temyiz başvurusu reddedilmiştir.
Kanun maddeleri: Borçlar Kanunu madde 2, Türk Medeni Kanunu madde 2, Türk Ticaret Kanunu madde 164.
11. Hukuk Dairesi         2017/5114 E.  ,  2019/2132 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada Seydişehir Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 26/05/2016 tarih ve 2015/288-2016/386 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili; davalı borçlu aleyhine Seydişehir İcra Müdürlüğünün 2014/895 esas sayılı dosyası icra takibi başlatıldığını, icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini, müvekkilinin davalı ile ortak olduğu şirketten ayrılırken şirketin kuruluş aşamasında ve şirkete ortak olduğu dönemde yaptığı masraflara karşılık davalı tarafça senet düzenlenip müvekkiline verildiğini ve buna istinaden icra takibi yapıldığını ileri sürerek davacının itirazının iptaline ve % 20 den aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili; davacının müvekkilinin babası olduğunu, davalının söz konusu senedi küçük yaşta senet olduğunu bilmeden ve zorla imzaladığını, davalı 17 yaşındayken üniversiteye gideceği dönemde babasının bir takım formlar imzalattırdığını, davacının müvekkilinin yaşının küçük olmasından faydalanarak bu senetleri imzalattırdığını, davacının 3 çocuğu hakkında da ayrı ayrı takip yaptığını, senetleri anneleri ile olan boşanma davasında çocuklarına karşı tehdit aracı olarak kullandığını, müvekkilinin 2010 yılında şirket kurmaya karar verdiğini, o dönemde şirketin tek bir kişi ile kurulmasının mümkün olmaması nedeniyle babasının da kurucu ortak olarak gösterildiğini ve şirketi kurduklarını savunarak davanın reddini ve kötüniyetli takip yapan davacıdan kötü niyet tazminatının tahsilini istemiştir.
    Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; icra takip dosyasında borcun dayanağının ortaklıktan ayrılan davacının şirketteki alacağına ilişkin olduğunun belirtildiği, dava dışı şirketin 2010- 2011 - 2012- 2013 yıllarında sürekli zarar ettiği, davacının şirketten pay alacağının bulunmadığı davacının davalıya hissesini devrettiği sözleşmede de hissesini bütün aktif ve pasifiyle hukuki ve mali yükümlülükleriyle birlikte 50.000 TL bedel karşılığında devir ve temlik ettiği, devir bedelini davalıdan nakden ve tamamen aldığını kabul ettiği, davacının alacağın varlığını ispat edemediği, davacı davalı tarafın borçlu olmadığını bildiği halde ve buna ilişkin kendi ikrarı olan yazılı belge olmasına rağmen davaya konu takibi yapmakta kötüniyetli olduğu gerekçesiyle davanın reddine, asıl alacağın %20 sine tekabül eden 8.571.40 TL kötüniyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 15,20 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 13/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi