14. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/11995 Karar No: 2015/4716 Karar Tarihi: 28.04.2015
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2014/11995 Esas 2015/4716 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2014/11995 E. , 2015/4716 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 26.09.2007 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 14.11.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, bir kısım davalılar vekili temyiz etmiştir. Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMK"nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir. Somut olaya gelince; dava konusu 127 ada 77, 81, 79 ve 129 ada 72, 109, 111 parsel sayılı taşınmazlarda paydaş olan “..."nin davada taraf olmadıkları anlaşılmıştır. Bu itibarla mahkemece öncelikle adı geçen kişiler sağ ise kendileri, ölmüş iseler usulüne uygun mirasçılık belgesi uyarınca belirlenecek mirasçıları davaya dahil edilerek taraf teşkilinin sağlanması, bunun mümkün olmaması halinde 3561 sayılı Kanun uyarınca kendilerine kayyım tayini gerekip gerekmediği araştırılarak ilgiliye bu hususta dava açmak üzere süre verilmesi,
davanın kayyım huzuruyla görülerek taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda, açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 28.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.