Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/14735
Karar No: 2013/2253
Karar Tarihi: 20.02.2013

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2012/14735 Esas 2013/2253 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, komşu 248 ada 54 parsel sayılı tarla vasıflı taşınmazda yonca ekmek suretiyle müdahale ederek tasarrufuna engel olduğu gerekçesiyle elatmanın önlenmesi isteğiyle dava açmıştır. Ancak davanın reddine karar verilmiştir çünkü 248 ada 54 parsel sayılı taşınmazın davalıya ait olduğu tespit edilmiştir. Yargılama sırasında davacının tapu kaydının yanlış olduğunu belirterek 54 sayılı parselin tapu kaydının iptali ile adına tescilini istediği ortaya çıkmıştır. Ancak usulüne uygun bir ıslah yapılmadığından tapu iptal ve tescil isteğinin dinlenme olanağı bulunmamaktadır. Bu nedenle TMK'nın 683. maddesine dayalı elatmanın önlenmesi talebinin incelenerek sonuca göre karar verilmesi gerekmektedir. Kararda 6100 sayılı HMK'nın 141. maddesinin 2. bendi ve HUMK'nun 185. maddesinin 2. bendi ile davacının karşı tarafın rızası olmaksızın ıslah yoluyla davasının mahiyetini değiştirebileceği belirtilmektedir. Ayrıca, 20.7.1999 tarihli Anayasa Mahkemesi kararıyla HUMK'nun 87/son maddesi h
1. Hukuk Dairesi         2012/14735 E.  ,  2013/2253 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ZARA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 08/05/2012
    NUMARASI : 2011/88-2012/60

    Yanlar arasında görülen elatmanın  önlenmesi davası sonunda, yerel mahkemece  davanın, reddine  ilişkin olarak verilen karar davacı  tarafından  yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi,  Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
    Dava, elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir.
    Mahkemece; elatmanın önlenlenmesi istenilen 248 ada 54 parsel sayılı taşınmazın davalıya ait olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; 248 ada 55 parsel sayılı tarla vasıflı taşınmazın davacıya, komşu 248 ada 54 parsel sayılı tarla vasıflı taşınmazın ise davalıya ait olduğu görülmektedir.
    Davacı dava dilekçesinde; 248 ada 55 parsel sayılı taşınmazın kendisine ait olduğunu, maliki olduğu 55 sayılı parsele davalının yonca ekmek suretiyle müdahale ettiğini, tasarrufuna engel olduğunu ileri sürerek elatmanın önlenmesi istekli eldeki davayı açmış, yargılama sırasında; 9.4.2012 tarihli dilekçesinde ve 8.5.2012 tarihli oturumdaki beyanlarında, 248 ada 55 sayılı parseli zuhulen dava ettiğini, parsel numarasının yanlış yazıldığını, dava ettiği yerin aslında 248 ada 54 no"lu parsel olduğunu, 54 sayılı parselin tapu kaydının iptali ile adına tescilini istediğini bildirmiştir.
    Hemen belirtilmek gerekir ki, 04.02.1948 tarih, 10/3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere dava açıldıktan sonra davanın konusunda, delillerde ve diğer hususlarda usule ilişkin işlemlerin ıslah yolu ile düzeltilmesi mümkün olduğu gibi, davanın sebebinde de ıslah olanaklıdır.
    Öte yandan, 6100 sayılı HMK"nın 141. maddesinin 2. bendinde (HUMK"nun 185. maddesinin 2. bendinde); davacının karşı tarafın rızası olmaksızın ıslah yoluyla davasının mahiyetini değiştirebileceği kabul edilmiş, 20.7.1999 tarih 1/33 sayılı Anayasa Mahkemesi kararıyla da HUMK"nun 87/son maddesi hükmü iptal edilerek müddeabihin arttırabileceği öngörülmüştür.
    Somut olayda; her ne kadar davacı yargılama sırasında 54 no"lu parselin tapusunun iptali ile adına tescilini istemişse de, ıslah harcı yatırılmak suretiyle 6100 sayılı HMK"nın 176.  ve müteakip maddelerinde (HUMK"nun 83 ve müteakip maddelerinde) öngörüldüğü şekilde usulüne uygun bir ıslahın yapılmadığı anlaşılmaktadır.
    Hal böyle olunca; davacının çaplı taşınmazına elatmanın önlenmesi isteğinde bulunduğu ve yasada öngörüldüğü şekilde usulüne uygun ıslah yapılmadığı duraksamaya yer  bırakmayacak şekilde açık olduğuna göre, yargılama sırasında ileri sürülen tapu iptal ve tescil isteğinin dinlenme olanağı bulunmadığı gözetilerek, TMK"nun 683.maddesine dayalı elatmanın önlenmesi talebinin incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru değildir.
    Davacının, temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3/2.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK."nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 20.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar  verildi.

     

     

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi