23. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/1078 Karar No: 2020/2427 Karar Tarihi: 02.07.2020
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2017/1078 Esas 2020/2427 Karar Sayılı İlamı
23. Hukuk Dairesi 2017/1078 E. , 2020/2427 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki asıl ve birleşen davada kayıt kabul davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl dava yönünden hüküm kurulmasına yer olmadığına, birleşen dava yönünden kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili asıl davada, müflis ..... Dairesine olan borcunun tamamının, Rıhtım Veraset ve Harçlar Vergi Dairesine olan 8.419,31 TL. borcunun 2.463,11 TL"lik kısmının kaydı taleplerini iflas masasınca reddedildiğini ileri sürerek bu alacaklarının iflas masasına kayıt ve kabulüne karar verilmesini istemiştir. Davacı vekili birleşen davada, Hazinenin müflisin ortağı ve yöneticisi olduğu şirketlere ait vergi borçlarının müflisin iflas masasına kaydına ilişkin başvurularının reddedildiğini ileri sürerek bu alacaklarının kayıt ve kabulüne karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, asıl ve birleşen davanın kabulüne dair verilen kararın davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 2011/4744 E, 2012/3841 K. sayılı ilamı ile asıl dava yönünden temyiz itirazlarının reddine, birleşen dava yönünden ise 213 Sayılı VUY"nın 10/2. maddesi ve aynı yasanın mükerrer 35. maddesi uyarınca vergi borcunun asıl borçluları olan şirketler hakkında yukarıda ilgili kanun maddelerine uygun işlem yapılıp yapılmadığı, müflis borçluya ödeme emirlerinin tebliğ edilip edilmediği araştırarak hasıl olacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozulmuştur. Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucu 14 ve 25 no.lu alacaklar yönünden davanın kabulüne, diğer alacak kaydı talepleri yönünden ise bir kısmının inffaz edildiği, bir kısmının ise vergi borçlarının ait olduğu şirketlerde davacının ortak veya yönetici sıfatı olmadığı gerekçesi ile reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen aşağıdaki bent kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Mahkemece, masaya kaydına karar verilen alacağının sırasına ilişkinde hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bu nedenle davacı yararına bozulması gerekmiş ise de yapılan yanlışlığın giderilmesi,yeniden yargılamaya gereksinim göstermediğinden, HUMK.nun 438/7 nci maddesi uyarınca hükmün, aşağıda yazılı olduğu şekilde düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) no.lu bentte açıklanan nedenle, temyiz itirazlarının kabulü ile kararın “HÜKÜM” bölümünün “2” no.lu bendinin 3. satırında yer alan “ ......” kelime grubundan sonra “ 3. sırada” kelime grubunun eklenmesine ve hükmün düzeltilmiş bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 02.07.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.