Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/14098
Karar No: 2020/361
Karar Tarihi: 22.01.2020

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2016/14098 Esas 2020/361 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacılar, mirasbırakanları ara malik kullanarak muvazaalı olarak taşınmazlarını mirastan kaçırdıklarını iddia ederek tapu kayıtlarının iptali ve terekeye iadesini talep etmiştir. Mahkeme muvazaalı temlik nedeniyle tapu kayıtlarının iptaline ve üçüncü kişilere devredilen taşınmazların bedel olmazsa tenkisine karar vermiştir. Ancak, mahkeme tam payların dağılımının yanlış değerlendirilmesi sebebiyle hükümde yanılgıya düşmüştür. Kararda, TMK 28. maddesi ile ilgili düzenlemenin ve mirasbırakanın hesabına ödeme yapma kararının hatalı olduğu belirtilmiştir. Karar, 6100 sayılı yasanın geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi gereğince bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- TMK 28. Madde (Ölüm ile kişiliğin son bulması)
- 6100 sayılı yasanın geçici 3. maddesi
- 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi
1. Hukuk Dairesi         2016/14098 E.  ,  2020/361 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TENKİS

    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil-tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacılar ile davalı ..., ..., ... tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ... "un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
    -KARAR-
    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali-tescil, üçüncü kişilere temlik edilen taşınmazlar bakımından ise bedel olmazsa tenkis isteklerine ilişkindir.
    Davacılar, mirasbırakanları ...’nın paydaşı olduğu ... parsel sayılı taşınmazını ara malik kullanmak suretiyle mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olarak, davalıların miras bırakanı olan oğlu ...’e devrettiğini, taşınmaz üzerinde kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile villalar inşa edildiğini, bunların arsa sahibine isabet edenlerden bir kısmının üçüncü kişilere devredildiğini ileri sürerek, davalıların mirasbırakanı adına olan tapu kayıtlarının iptali ile terekeye iadesi ve miras bırakan ... adına tescilini, üçüncü kişilere devredilen taşınmazlar yönünden ise bedele olmazsa tenkise karar verilmesini istemişlerdir.
    Davalı ..., zamanaşımı itirazında bulunmuş, dava değerine itiraz etmiş, temliklerin muvazaalı olmadığını ve iddiaların doğru olmadığını; davalı ..., ... ve ... ise ara malik ...’nın davaya dahil edilmesi gerektiğini, temliklerin muvazaalı olmadığını, mirasbırakanları Mehmet’in taşınmaz satın alacak ekonomik gücü olduğunu, yüklenici tarafından yarım bırakılan tadilatların ikmal edildiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, temlikin mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu gerekçesiyle davalıların mirasbırakanı ... adına olan tapu kayıtlarının iptali ile kök miras bırakan ... mirasçıları adlarına tesciline, üçüncü kişilere devredilen taşınmazların bedeli olan 402.135,97 TL’nin dava tarihinden işleyecek faiziyle davalılardan tahsili ile mirasbırakan ... terekesi adına açılacak hesaba yatırılmasına karar verilmiştir.
    Hemen belirtilmelidir ki; miras bırakanın ... parsel sayılı taşınmazdaki payını tek erkek evladı olan ...’e mirastan mal kaçırma amacıyla devrettiği saptanarak, davanın kabulüne karar verilmiş olmasında ve 6.000,00 TL değer gösterilerek açılan davanın sonucunda harcı tamamlanmayan bu bedel üzerinden, davalı lehine vekalet ücreti verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
    Davacıların tüm, davalıların ise işin esasına yönelik yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine.
    Davalıların öteki temyiz itirazlarına gelince;
    Dosya içeriğinden; mirasbırakan ...’nın 10/02/2005 tarihinde ölümü ile geride mirasçı olarak davacı kızı ..., davacı kızları ... ve ..."dan olma torunları ile oğlu ...’in mirasçıları olan davalı torunları ile gelini ...’yi bıraktığı, miras bırakanın ... parsel sayılı taşınmazdaki 3678/7688 payını 14/01/1992 tarihinde dava dışı ...’ya satış suretiyle temlik ettiği, ...’nın da 22/12/1992 tarihinde davalıların miras bırakanı olan ...’e devrettiği, ...’in taşınmazdaki önceki payı ile birlikte toplamda 5688/7688 paya sahip olduğu, bakiye 2000/7688 payın ise dava dışı ...’e ait olduğu; ... parsel sayılı taşınmazın paydaşları ile ... parsel sayılı taşınmazın maliki ...’ün bir araya gelerek 10/08/1993 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesini imzaladıkları, daha sonra her iki taşınmazın imar uygulaması, tevhit ve ifraz işlemleri sonrasında oluşturdukları ... ada ..., ..., ..., ve ... parsel sayılı taşınmazların 13/05/1994 tarihinde taksim edildiği, taksime göre ... ada ... parsel sayılı taşınmazın tamamının; ... parsel sayılı taşınmazın ise 4/10 payının davalıların mirasbırakanı ... adına tescil edildiği, ... parsel sayılı taşınmaz üzerinde yapılacak inşaata ilişkin olarak tapuda düzenlenen 09/02/1995 tarihli kat irtifakı listesine göre A tipi yirmi dört adet; B tipi sekiz adet meskenden 10/320 arsa paylı A 1, 2, 3, 4, 5, 6, 11, 12 numaralı; B 1, 2, 3, 4 numaralı bağımsız bölümlerin tam pay ile; A 23 ve 24 numaralı bağımsız bölümlerin ise 4/320 paylı olarak ... adına tescil edildiği, tescil işleminden sonra A 1, 2 ve 3 numaralı bağımsız bölümler haricindeki tüm bağımsız bölümlerin farklı tarihlerde ... tarafından üçüncü kişilere devredildiği anlaşılmaktadır.
    Esasen bu durumda mahkemece yapılması gereken iş, başlangıçta mirasbırakan tarafından oğlu ...’e devredilen 3688/7688 payın (bu parselde ...’in evveliyatında sahip olduğu pay gözetilerek) tevhit ve ifraz işlemi ile sonrasında kat karşılığı inşaat sözleşmesinden sonra oluşan bağımsız bölümlerin sayısına ne oranda yansıdığının, alanında uzman bilirkişiden rapor alınmak suretiyle saptanması, saptanan bu paylar üzerinden kabul kararı verilmesi gerekirken, temlikten önce ... parsel sayılı taşınmazda davalıların miras bırakanı ...’in paydaş olduğu göz ardı edilerek, taşınmazın tümü mirasbırakan ... tarafından temlik edilmişcesine yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu şekilde karar verilmiş olması doğru değildir.
    Kabule göre de; mahkemece hüküm altına alınan bedelin davacılara miraspayları oranında ödenmesine karar verilmesi gerekirken, TMK 28.maddesindeki ölüm ile kişiliğin son bulacağına ilişkin düzenleme göz ardı edilerek, bedelin mirasbırakanın hesabına yatırılmasına karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
    Davalıların anılan yönlere değinen ve yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 22/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi