Esas No: 2021/15553
Karar No: 2022/9043
Karar Tarihi: 13.09.2022
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2021/15553 Esas 2022/9043 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme kararı, Yozgat 2. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilmiştir ve sanığın sağlık için tehlikeli madde temin etmesi suçundan hüküm giydiği belirtilmiştir. Ancak kararda hüküm kurulurken bazı hukuki eksiklikler yapıldığı tespit edilmiştir. Bu nedenle mahkeme kararı bozulmuştur. Kararda yer alan kanun maddeleri şunlardır: 6455 sayılı Kanun'un 31. maddesi, 4733 sayılı Kanun'un 8. maddesi, Anayasa'nın 141/3, 5271 sayılı CMK’nın 34 ve 230. maddeleri, TCK'nın 194. maddesi ve CMK'nın 251. maddesi. Özellikle CMK'nın 251. maddesi, sanık lehine olan uygulamaların belirlenerek yerine getirilmesi gerektiğini belirtmektedir.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : YOZGAT 2. Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Sağlık için tehlikeli madde temin etme
Hüküm : Hükmün açıklanması suretiyle mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Hüküm tarihinden önce 28/03/2013 tarih ve 6455 sayılı Kanunun 31. maddesi ile 4733 sayılı Kanunun 8. maddesine eklenen ek fıkrası gereğince kamu davasına müdahil olma hakkı bulunan kurum Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu olmakta ise de; 24.12.2017 tarihli ve 30280 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile bu kurum kaldırılarak müdahil kurum olarak "Tarım ve Orman Bakanlığı" kabul edildiğinden, kurum vekilinin 04.05.2021 havale tarihli dilekçe ile hükmü temyiz ederek katılma iradesini açıkça ortaya koyması nedeniyle, 5271 sayılı CMK’nın 237/2. maddesi uyarınca davaya katılmasına karar verilerek inceleme yapılmıştır.
1)Sanığın denetim süresi içinde yeniden suç işlemesi nedeniyle hükmün açıklanmasına karar verilirken, açıklanan hükümde; Anayasa'nın 141/3, 5271 sayılı CMK’nın 34 ve 230. maddeleri ile Ceza Genel Kurulu'nun 05.05.2015 tarih ve 2014/145 Esas sayılı kararı gereğince mahkemenin gerekçeli kararında iddia, savunma, tanık beyanları ve diğer deliller somut olarak açıklanarak suçun öğeleri, kanıtlandığı kabul edilen olgular denetime elverişli şekilde gösterilerek ve deliller tartışılarak hüküm kurulması yerine, gerekçe gösterilmeksizin hüküm kurulması,
2) CMK'nın 231. maddesinin 11. fıkrası uyarınca, denetim süresi içinde kasıtlı suç işleyen sanık hakkındaki açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanması gerekirken, önceki hükümle belirlenen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi suretiyle yeni bir hüküm kurulması,
3)Kabule göre;
Suç tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan TCK'nın 194. maddesinde sanığa isnat edilen suç için temel ceza miktarının "6 aydan bir yıla kadar hapis cezası" olarak belirlendiği; hükümden sonra yürürlüğe giren 5271 sayılı CMK'nın 17/10/2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi ile başlığı ile birlikte yeniden düzenlenmiş olan "Basit Yargılama Usulü" başlıklı 251. maddesinin 1. fıkrasında yer alan "Asliye Ceza Mahkemesince, iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına kararverilebilir." şeklindeki düzenlemeye, 7188 sayılı Kanunun geçici 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan "01/01/2020 tarihi itibarıyla kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz." şeklindeki düzenleme ile sınırlama getirilmiş ise de; Anayasa Mahkemesinin 19/08/2020 tarihli 31218 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan, 25/06/2020 tarihli ve 2020/16 esas, 2020/33 karar sayılı iptal kararı ile, "...kovuşturma evresine geçilmiş..." ibaresinin, aynı bentte yer alan "... basit yargılama usulü..." yönünden Anayasaya aykırı bulunarak iptaline karar verilmesi sebebiyle kovuşturma evresine geçilmiş olan ve basit yargılama usulü uygulanabilecek dosyalar yönünden 7188 sayılı Kanunun 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan düzenlemenin iptal edildiği anlaşıldığından; Anayasa Mahkemesi kararlarının geriye yürümesi mümkün olmayıp, Ceza Muhakemesi Kanununda yapılan değişikliklerin ise derhal uygulanması gerekmekle birlikte, basit yargılama usulü uygulanan olaylarda CMK'nın 251. maddesinin 3. fıkrasına göre; "mahkûmiyet kararı verildiği takdirde sonuç ceza dörtte bir oranında indirilir." şeklindeki düzenleme karşısında, Anayasa Mahkemesinin anılan iptal kararının neticeleri itibarıyla maddi ceza hukukuna ilişkin olduğunun ve CMK'nın 251. maddesinin 3. fıkrasında yer alan düzenlemenin sanık lehine sonuç doğurabilecek nitelikte olduğunun anlaşılması karşısında, TCK'nın 7. maddesi ile CMK'nın 251. maddesi hükümleri gözetilmek suretiyle sanık lehine olan uygulamanın belirlenerek yerine getirilmesi ve gereği için dosyanın, "Basit Yargılama Usulü" yönünden yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, CMUK'un 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 13.09.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.