11. Hukuk Dairesi 2017/5392 E. , 2019/2128 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 06/10/2016 tarih ve 2015/538 E. - 2016/689 K. sayılı kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair ... Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesince verilen 20/10/2017 tarih ve 2017/475-2017/583 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; davalı şirketin Hasan Yeşilkaya, Muammer Yeşilkaya ve Mehmet Remzi Yeşilkaya tarafından kurulduğunu, Mehmet Remzi Yeşilkaya"nın vefatı ile müvekkillerinin yasal mirasçılar olarak davalı şirkette ortak olduklarını, davalı şirketin toplam sermayesinin 2.000.000,00 TL olduğu, davacılar ..."nın 65.000,00 TL, Tüba Yeşikaya"nın ise 97.500,00 TL payının bulunduğunu, davalı şirketin 31.03.2015 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısında alınan kararlara muhalefet edildiğini ve bu muhalefetin genel kurul toplantı tutanağına geçirildiğini, alınan kararların eşitlik ilkesine ve dürüstlük kuralına aykırı olduğunu ileri sürerek 31.03.2015 tarihli genel kurulda alınan 2014 yılı bilanço kâr ve zarar hesaplarının kabulü ve ibraya ilişkin 4 no"lu, yönetim kurulu üyelerinin ayrı ayrı ibrasına ilişkin 5 no"lu, yönetim kurulu ve denetçiliğe üye seçimi ve süresinin belirlenmesine dair 6 no"lu, 2014 yılı kâr dağıtımının görüşülmesine ilişkin 7 no"lu, yönetim kurulu üyelerine huzur hakkı ödenmesine dair 8 no"lu, yetki devrine ilişkin 9 no"lu ve özel denetçi atanmasına ilişkin taleple ilgili verilen 10 no"lu kararların iptaline ve dava sonuna kadar kayyım atanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili; dava konusu genel kurulda alınan kararların yasa ve ana sözleşme hükümlerine uygun olduğunu, kararların dürüstlük kurallarına aykırılık teşkil etmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davacıların dava konusu genel kurul toplantısına katılarak iptalini talep ettikleri 4, 5, 6, 7, 8, 9 ve 10 no"lu kararlar için red oyu kullandıklarını ancak genel kurul tutanağında veya ekinde muhalefet şerhlerinin bulunmadığını, TTK 446. maddesinde toplantıda hazır bulunup da olumsuz oy kullanan ve görüşünü tutanağa geçiren pay sahiplerinin iptal davası açabileceklerinin düzenlendiğini, sadece olumsuz oy kullanılmasının yeterli olmadığını, karara muhalefet edildiğinin de tutanağa yazılmasının zorunlu bulunduğunu, davacıların çağrının usulüne göre yapılmadığı veya genel kurula katılma yetkisi bulunmayan kişilerin toplantıya katılıp oy kullandığı iddiasını da ileri sürmedikleri, zira dava konusu genel kurulun tüm pay sahiplerinin asaleten ve vekaleten katılımıyla gerçekleştirildiğini, dolayısıyla TTK 446/b bendinin uygulanmasının da söz konusu olamayacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Davacılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
... Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesince; 6102 sayılı TTK"nın 446/1. maddesi gereği davacıların dava konusu yaptığı genel kurul kararlarına karşı olumsuz oy kullandığını ancak muhalefetini açıkça tutanağa geçirtmediklerini, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2015/6493 E 2016/1470 K. sayılı emsal kararı uyarınca da ilk derece mahkemesince davanın reddine dair verilen kararda yasa ve usule aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz istemlerinin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 13,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, 13/03/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.