Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/10181
Karar No: 2016/11573
Karar Tarihi: 05.10.2016

Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2015/10181 Esas 2016/11573 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2015/10181 E.  ,  2016/11573 K.
"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Katılan sanıklar : 1- ..., 2- ...
Suç : Taksirle yaralama
Hükümler : 1- Sanık ... hakkında: TCK"nın 89/4, 62, 50/4. maddeleri gereğince mahkumiyet
2- Katılan sanık ... hakkında: TCK"nın 89/4, 62, 50/4, 53/6. maddeleri gereğince mahkumiyet
3- Katılan sanık ... hakkında: TCK"nın 89/1, 62, 52. maddeleri gereğince mahkumiyet

Taksirle yaralama suçundan sanığın ve katılan sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler, sanık ve katılan sanıklar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
A) Katılan sanık ... hakkındaki mahkumiyet hükmüne yönelik katılan sanıkların temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Anayasa Mahkemesinin 07.10.2009 gün ve 27369 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanıp, yayımından itibaren bir yıl sonra 07.10.2010 tarihinde yürürlüğe giren, 23.07.2009 gün ve 2006/65 Esas, 2009/114 karar sayılı iptal hükmünün yürürlüğe girdiği tarihe kadar 5237 sayılı TCK"nın 50 ve 52. maddeleri ve 765 sayılı TCK hükümleri uyarınca doğrudan hükmedilip, başkaca hak mahrumiyeti içermeyen 2000 TL"ye kadar (2000 TL dahil) adli para cezalarına ilişkin mahkumiyet hükümleri 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı Kanun"un 305. maddesi gereğince kesin nitelikte olup, 07.10.2010 ila 6217 sayılı Kanun"un yürürlüğe girdiği 14.04.2011 tarihine kadar ise mahkumiyet hükümlerinin hiçbir istisna öngörülmeksizin temyizinin mümkün olduğu, 14.04.2011 ve sonrasında ise, doğrudan hükmedilen 3000 TL’ye kadar (3000 TL dahil) adli para cezalarının 5320 sayılı Kanun"un Geçici 2. maddesi uyarınca kesin nitelikte olduğu anlaşılmakla; 09.04.2014 tarihinde doğrudan hükmedilen 2250 TL"den ibaret mahkumiyet hükmüne yönelik katılan sanıkların temyiz istemlerinin 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak REDDİNE,
B) Katılan sanık ... hakkındaki mahkumiyet hükmüne yönelik katılan sanıkların temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Katılan sanık ..."in yönetimindeki kamyonetle açık havada, gündüz vakti, yerleşim yeri dışındaki bölünmüş, tek yönlü, asfalt kaplama, yüzeyi kuru, düz ve eğimsiz devlet karayolunu takiben dört yönlü kavşak alanına doğru seyir halindeyken, gidiş istikametine göre sol tarafındaki refüj aralığından bölünmüş yola giriş yapıp, sola dönüşle seyir yönüne çıkan katılan sanık ... idaresindeki otomobilin arka kısmına, zeminde 69 metre fren izi bırakararak sağ şeritte çarpması akabinde direksiyon hakimiyetini kaybeden katılan sanık ..."nın sağ taraftan kaplama dışına çıkıp, otomobilinin stabilize tali yolda ters istikamette ilerleyen sanık ... yönetimindeki traktörün sağ arka tekerine çarptığı olayda,
Dosya kapsamına göre; geçiş önceliğine uymadan bölünmüş yola giriş yapan katılan sanık ..."nın asli ve kavşağa yaklaştığı halde hızını azaltmayan katılan sanık ..."in tali kusurlu olduğu ve tali kusurlu eyleminden dolayı mağdurlardan birinin yaşamını tehlikeye sokacak, hayat fonksiyonlarını orta (3) derecede etkileyen kemik kırığı oluşacak, yüzünde sabit ize neden olacak, diğer mağdurun hayat fonksiyonlarını orta (2) derecede etkileyen kemik kırığı oluşacak ve mağdur otomobil sürücüsünün de basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralanmalarına neden olan katılan sanık ... hakkında, TCK"’nın 89/4. maddesi gereğince 6 ay ile 3 yıl arasında hapis cezası tayin ve takdir etmek durumunda olan yerel mahkemece, 1 yıl olarak belirlenen temel hapis cezasının, aynı Kanun"un 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı, adalet ve hakkaniyete uygun olduğu anlaşılmakla, yerel mahkemenin keşfe binaen hazırlanan 21.03.2014 tarihli bilirkişi raporundaki isabetsiz kusur tayinini esas alarak, katılan sanık ..."in tali kusurlu olduğuna dair kabulünün sonuca etkili olmadığı değerlendirildiğinden, tebliğnamedeki Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi, karayolları trafik fen heyeti veya üniversitelerin konu ile ilgili bölümlerinde uzman öğretim görevlilerinden oluşturulacak bilirkişi kurulu aracılığıyla yeniden inceleme yaptırılıp, kusur durumuna ilişkin rapor alındıktan sonra karar verilmesi yerine oluşa uygun düşmeyen bilirkişi raporuna itibarla karar verilmesi nedeniyle hükmün bozulmasını öneren görüşe iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan sanıkların sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Hükmün esasını teşkil eden kısa kararda ve gerekçeli kararın hüküm fıkrasında, hükmedilen kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilirken, uygulanan kanun maddesinin; “TCK"nın 50/1-a” maddesi yerine, uygulama alanı bulunmayan “TCK"nın 50/4.” maddesi olarak yazılması,
2- Hükmedilen adli para cezasının taksitlendirilmesine karar verilirken, uygulanan kanun ve maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK"nın 232/6. maddesine aykırı hareket edilmesi ve hükmolunan adli para cezası taksitlendirildikten sonra, TCK"nın 52/4. maddesi gereğince, taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi halinde geri kalan kısmın tamamının tahsil edileceğinin kararda belirtilmemesi,
3- Yargılama giderlerinin her bir sanığa sebebiyet verdikleri tutar kadar ayrı ayrı yükletilmesine karar verilmesi gerekirken, eşit olarak alınmasına karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılan sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılama gerektirmeyen bu hususlarda aynı Kanun"un 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hüküm fıkrasının 1 numaralı bölümünün 3. paragrafındaki, “TCK 50/4 maddesi” ibarelerinin, “TCK"nın 50/1-a maddesi” olarak değiştirilmesi, aynı bölümün 4. paragrafı hüküm fıkrasından çıkarılarak, yerine, “Sanığın ekonomik ve şahsi halleri nazara alınarak, hükmedilen adli para cezasının TCK"nın 52/4. maddesi gereğince birer ay ara ile 24 eşit taksitte ödenmesine, taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi halinde geri kalan kısmın tamamının tahsil edileceğinin ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin sanığa bildirilmesine,” ibarelerinin eklenmesi, hüküm fıkrasının yargılama giderlerinin tahsiline ilişkin 5 numaralı bölümündeki “eşit şekilde” ibarelerinin, “sebebiyet verdikleri miktarda” şeklinde değiştirilmesi suretiyle, eleştirilen husus dışında, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
C) Sanık ... hakkındaki mahkumiyet hükmüne yönelik sanığın ve katılan sanıkların temyiz istemlerinin incelenmesine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın ve katılan sanıkların sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Olayın oluş şekline göre; kazanın meydana gelmesinde, stabilize tali yolda bulunan sanık ..."in bir katkısı ve kusuru bulunmadığı gözetilmeden, sanığın beraati yerine, oluşa uygun düşmeyen bilirkişi raporuna itibarla yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
Kabul ve uygulamaya göre de:
1- Meydana gelen trafik kazasında traktör sürücüsü olan sanık ..."in ters istikamette ilerlemesinden dolayı tali kusurlu olduğunun kabul edilmesi karşısında, sanığın eyleminde bilinçli taksirin koşullarının oluştuğunun gözetilmemesi,
2- Hükmün esasını teşkil eden kısa kararda ve gerekçeli kararın hüküm fıkrasında, hükmedilen kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilirken, uygulanan kanun maddesinin; “TCK"nın 50/1-a” maddesi yerine, uygulama alanı bulunmayan “TCK"nın 50/4.” maddesi olarak yazılması,
3- Hükmedilen adli para cezasının taksitlendirilmesine karar verilirken, uygulanan kanun ve maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK"nın 232/6. maddesine aykırı hareket edilmesi ve hükmolunan adli para cezası taksitlendirildikten sonra, TCK"nın 52/4. maddesi gereğince, taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi halinde geri kalan kısmın tamamının tahsil edileceğinin kararda belirtilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanığın ve katılan sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 05.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi