![Abaküs Yazılım](/6.png)
Esas No: 2018/3244
Karar No: 2020/3637
Karar Tarihi: 10.12.2020
Danıştay 13. Daire 2018/3244 Esas 2020/3637 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2018/3244
Karar No:2020/3637
TEMYİZ EDEN (DAVACI): ... A.Ş.
VEKİLİ: Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI): ... Kurulu
VEKİLİ: Av. ...
İSTEMİN KONUSU: ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirkete ait "... TV" logosuyla yayın yapan televizyon kanalında, 12/03/2016 tarihinde saat 18:44 de yayınlanan "Ana Haber Bülteni" içeriğinde yer alan bir haber nedeniyle, 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun'un 8. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan "Hukukun üstünlüğü, adalet ve tarafsızlık esasına aykırı olamaz." ilkesinin ihlâl edildiğinden bahisle anılan Kanun'un 32. maddesinin 2. fıkrası uyarınca "uyarı" yaptırımı uygulanmasına ilişkin Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'nun ... tarih ve ... sayılı toplantısında alınan 58 sayılı kararın iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesi'nce verilen ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararda; dosyada yer alan bilgi ve belgelerle uyuşmazlık konusu yayına ilişkin CD görüntülerin incelenmesinden, uyuşmazlık konusu yayında, suç işlediği iddia edilen bir şahsa karşı şiddet içerikli davranışların yapıldığının görüldüğü, her ne kadar şiddet gören kişinin yüzü buğulanmış olsa da "uyuşturucu satışının polisle engellenemeyeceği, herkesin yardımcı olması gerektiğine" ilişkin konuşmalarla birlikte şiddet içerikli görüntülerin tamamına yer verildiği, söz konusu yayının ihkak-ı hakkın yasaklandığı hukuk düzenimizde sadece Devlete ve Anayasa'nın yetkilendirdiği erklere ait olan cezalandırma yetkisinin bireyler tarafından kullanılmasını teşvik ve telkin etmekle birlikte, bireyleri bu davranışa yöneltebileceği veya yönlendirebileceği dikkate alındığında, yapılan yayının hukukun üstünlüğü, adalet ve tarafsızlık esasına aykırı olamayacağına ilişkin ilkeyi ihlâl ettiği sonucuna ulaşıldığından, davacı yayın kuruluşu hakkında uyarı cezası uygulanmasına ilişkin, dava konusu Kurul kararında hukuka aykırılık bulunmadığı, davacı şirket tarafından yayın kuruluşunun ifade özgürlüğü ile basın özgürlüğünün ihlâl edildiği iddiası yönünden, dava konusu olay nedeniyle verilen yaptırımın, önceden yasalarda öngörülmüş ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS)'nin 10. maddesinin 2. fıkrasında yer alan sınırlama sebeplerinden, kamu emniyetinin korunması ile nizamın sağlanması ve suç işlenmesinin önlenmesine yönelik olduğu ve ihlâl nedeniyle anonim şirket yapısında bulunan yayın kuruluşuna uyarı cezası verildiği hususları birlikte ele alındığında, AİHS'ne ve AİHM'nin konuya ilişkin içtihatları uyarınca ifade özgürlüğü ile basın özgürlüğünün ihlâl edilmediği sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı tarafından, adil yargılanma hakkının ihlâl edildiği, uyuşmazlık konusu üzerinde herhangi bir teknik inceleme yaptırılmadığı, idari işleme konu yayının Anayasa ve ilgili mevzuat ışığında, basın özgürlüğü çerçevesinde değerlendirilmesinin gerektiği, dava konusu haber bülteni incelendiğinde, ele alınan konunun haber değeri taşıdığının tartışmasız olduğu, haberin verilişinde esasen bir siyası partinin ilçe başkanının kişisel cezalandırma amacıyla yaptığını savunduğu eyleminin eleştirildiği ve devletin meşru organlarının yetki alanlarına girmesinin doğru olmadığının ifade edildiği, Mahkemece idari işleme konu habere ilişkin açıklamalarının dikkate alınmadığı ve davalı idarenin beyanları doğrultusunda hüküm tesis edildiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davalı idare tarafından, dava konusu olayın çözümünde, bilirkişi incelenmesi yaptırılmasına gerek olmadığı, temyize konu kararın usul kurallarına uygun olduğu, hukuki sorunların en yetkin bilirkişisinin hakimin kendisi olduğu, davaya konu yayın ile 6112 sayılı Kanun'un 8. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinin ihlâl edildiğinin deşifre metinleri, izleme raporu ve yayın CD'si incelendiğinde açıkça görüldüğü, günümüzde medyadaki şiddet içerikli yayınların, toplumda saldırganlığı artırdığı yönünde genel kabul görmüş bir düşüncenin hakim olduğu, bu nedenle medya hizmet sağlayıcıların bu içerikteki yayınları verirken, sorumluluk bilinciyle davranmaları gerektiği, haberde darp edilen kişinin sadece yüzünün flulaştırıldığı, darp edilme görüntülerinin ise açıkça ekrana getirildiği, söz konusu haberde yer alan şiddet görüntülerinin mevzuattaki kriterlere aykırı olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemesi kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, anılan Bölge İdare Mahkemesi kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın ... İdare Mahkemesine gönderilmesine, 10/12/2020 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.