17. Ceza Dairesi 2015/166 E. , 2015/72 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; atılı suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Dosya kapsamından, 4.5.2005 günü tespit edilemeyen bir vakitte müştekinin ikametinin önünde park halinde bulunan ... plakalı .... model ... marka aracının çalındığı, olayla ilgili tahkikat devam ederken, 9.5.2005 günü başka bir araçtan hırsızlık eylemi sırasında sanığın yakalandığı, sanığın, olay yerine geldiği ... plakalı ... marka aracın motor ve şase numarasının sorgulamasında, müştekiden çalınan araç olduğunun anlaşıldığı, bu yolla ele geçirilen suça konu aracın incelenmesinde, kontak anahtarının üzerinde bulunduğu, kapı ve camlarının sağlam olduğunun tutanağa bağlandığı, müştekinin aşamalarda, aracını teslim aldığında, düz kontak olmadığı, anahtar uydurulmak suretiyle çalınmış olduğu, kilit yuvasında ve motor bölümünde bir takım değişiklikler yapılmış olduğunu beyan ettiği, aracı çalıştıran kontak anahtarı ile birlikte çalıntı aracın müştekiye iade edildiğinin anlaşılması karşısında, sanığın müştekinin park halinde bulunan kapıları kilitli aracını anahtar uydurmak suretiyle çalması şeklinde gerçekleşen eyleminin 765 sayılı TCK nın 493/2. maddesinde yazılı bulunan suça uyduğu, 5237 sayılı TCK nın ise 142/2-d maddesi kapsamında olduğu, 5237 sayılı TCK’nın 142. maddelerinde tanımlanan hırsızlık suçu ile 765 sayılı TCY.nın 493/1-2 maddesinde yer alan suçun öğelerinin farklı olduğu, 5252 sayılı Yasanın 9/3. maddesi uyarınca sanık yararına olan hükmün önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümlerinin olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle bulunacağı, 765 sayılı TCK ile 5237 sayılı TCK nın ilgili maddeleri uyarınca denetime olanak verecek şekilde ayrı ayrı uygulamalar yapılıp, cezalar belirlenip, sonuç cezaların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle lehe olan Yasanın belirlenmesinde zorunluluk bulunduğu gözetilmeden, karar oturumunda, hükümden önce ihsas-ı reye neden olacak şekilde, bu konuda kısmen bir değerlendirme yapılmış ise de gerekçeli kararda bu husus tartışılmaksızın, eksik gerekçe ile hüküm kurulması,
2-Sanığın adli sicil kaydında yer alan ilamların infaz görüp görmediklerinin mahkemelerinden sorulup, silinme koşullarının oluşup oluşmadığı araştırılarak, silinme koşulları oluşmuş ise hükmolunan cezanın tür ve süresine göre, hükümden sonra 08.02.2008 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasanın 562. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesi uyarınca ve bu maddenin 6.fıkrasına 25.07.2010 tarihinde yürürlüğe giren 6008 sayılı Yasanın 7. maddesi ile eklenen cümle de gözetilerek; hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağının tartışılması gerektiğinin değerlendirilmemesi,
3-Sanığın, hırsızlık konusu araca zarar vermesi halinde mala zarar verme suçunun oluşmayacağı gözetilmeksizin, iddianamedeki sevk maddelerine göre; sanık hakkında mala zarar verme suçundan dava açılmadığı halde ek savunma hakkı dahi verilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
4-Bu dava sebebiyle yapılan toplamda 10,50 TL davetiye giderinin 6352 sayılı yasanın 100. maddesi ile CMK"nın 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olduğunun ve bu nedenle sanığa yargılama gideri olarak yükletilmeyeceğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."nın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, ceza süresi bakımından 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 Sayılı CMUK.nun 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış hakkının gözetilmesine, 31.03.2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.