Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/8408
Karar No: 2022/1615
Karar Tarihi: 08.03.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/8408 Esas 2022/1615 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Besni 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen bir dava sonucunda, davacı tarafından davalıya bir aracın komisyon karşılığında satıldığı ancak vergi borcunun ödenmediği gerekçesiyle borçlu olmadığının tespit edilmesi istenmişti. Davalı cevap vermemiş, söz konusu aracın resmi devri yapılmadan satın alındığı ve daha sonra müvekkiline satıldığı belirtilmişti. Mahkeme daha önce davanın tamamının reddine karar vermişti, ancak yapılan bozma sonrasında faiz başlangıç tarihi olarak ödeme emrinin tebliğ tarihinin kabul edilmesi gerektiği belirtilerek davanın kısmen kabul edilmesi gerektiği ifade edildi. Kararda, sebepsiz zenginleşme konusu da ele alındı ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 117/2 maddesi gereği iyi niyetli sebepsiz zenginleşene bildirim olarak icra dosyasındaki ödeme emrinin tebliğinin kabul edilmesi gerektiği belirtilmiştir.
11. Hukuk Dairesi         2020/8408 E.  ,  2022/1615 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada Besni 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 14.05.2019 tarih ve 2016/240 E. - 2019/130 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, oto galeri işi yaptığını, davalıya 20.09.2004 tarihli sözleşme ile bir aracı komisyon karşılığında sattığını, sözleşme uyarınca aracın trafik ve vergi borçlarının davalı tarafından ödeneceğinin kararlaştırıldığını, ancak davalının bu aracın devrini almadan 6 yıl kullandığını ve vergi borçlarını ödemediğini, vergi borcu nedeniyle aracın icra kanalıyla satılması üzerine, davalının sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre kendisi aleyhine icra takibi başlattığını, oysa alacağın zamanaşımına uğradığını ve kendisinin galerici olarak %2 satış komisyonu dışında kazancı olmadığını ileri sürerek, Besni İcra Müdürlüğünün 2010/1359 sayılı takip dosyasında davalıya borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir.
    Davalı davaya cevap vermemiş, davalı vekili yargılama aşamasındaki beyanlarında, davacının aracın fiili sahibi olduğunu, aracın resmi devrini almadan satın alıp müvekkiline de bizzat satan kişi olduğunu, aracın kayıt malikinin borçları nedeniyle bağlanıp müvekkilinin elinden alındığını, müvekkilinin tüm satış bedelini davacıya ödediğini savunarak, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacı ile davalının 20.09.2014 tarihli alım satım sözleşmesi yaptıkları, bu sözleşmede aracın devrini doğurur yani davacının zenginleşmesine sebep olacak nitelikte maddenin bulunmadığı, sadece komisyon ve araç bedeline ilişkin maddelerin bulunduğu, sebepsiz zenginleşenin kötü niyetinin tespit edilemediği, TBK 117/2. Maddesi gereği iyi niyetli sebepsiz zenginleşene bildirim olarak icra dosyasındaki ödeme emrinin tebliğinin kabulü gerektiği gerekçesiyle davanın reddine, faiz başlangıç tarihinin ödeme emrinin tebliği tarihi olan 30/04/2011 tarihinin olduğuna karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
    2- Dava, icra takibine dayalı menfi tespit istemine ilişkindir.
    Mahkemece, 2015/240 esas 2015/348 karar numaralı karar ile dava, öncelikle tümden reddedilmiş, kararı davacı taraf temyiz etmiş; Dairemizce, 2016/2690 esas 2016/6976 karar numaralı karar ile davacının menfi tespite konu takipteki asıl alacağa ilişkin temyiz itirazlarının reddi ile hüküm takip talebindeki işlemiş faiz hususunda bozulmuştur.
    Mahkemece, anılan bozma kararı gereğince yapılan inceleme neticesinde, 6098 sayılı TBK’nın 117/2 hükmü kapsamında yapılan değerlendirme ile davacının sebepsiz zenginleşmede kötü niyetli olmadığı, takip tarihi ile temerrüde düştüğü kabul edilmiş; ancak, gerek karar gerekçesinde gerekse hüküm kısmında “davanın reddi ile faiz başlangıç tarihinin ödeme emrinin tebliğ tarihi sayılmasına” karar verilmiştir. Bu durumda, davacının faize ilişkin menfi tespit talebinin kabulü ile davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerekirken, infazda tereddüt oluşturacak biçimde davanın tamamen reddine karar verilmesi doğru olmamış, kararın re’sen tespit edilen bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ : Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle kararın re’sen BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 08/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi