(Kapatılan)15. Ceza Dairesi 2017/31094 E. , 2021/7085 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1)TCK.nın 157 maddesi delaletiyle 158/1-j-son, 62/1, 52/2-4,53/1-3. maddeleri gereğince mahkumiyet
2)TCK.nın 207/1, 62/1, 53/1-3. maddeleri gereğince mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından sanık hakkında verilen mahkumiyet hükümleri, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanık ..."nin olay tarihinde Atapark Tıp Merkezi ve Sağlık Hizmetleri Ltd. Şti"nin yetkilisi olduğu, ayrıca Bağ-Kur Personeli Yardımlaşma Vakfı"nın başkanı olduğu, katılan ..."ın bir süre hastanede doktor olarak çalıştığı ve şirketin %1 ortağı olduğu, katılanın yurtdışında olduğu dönemde, sanığın Atapark Tıp Merkezi ve Sağlık Hizmetleri Ltd. Şti. adına Denizbank Ankara şubesinden 150.000 TL"lik kredi kullandığı, aynı zamanda kefil sıfatıyla yurt dışında olan ... adına kredi çekilmesine yetki veren sahte özel vekaletname ile kredi sözleşmesini vekil sıfatıyla imzaladığı, böylece sanığın bankaca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak maksadıyla atılı nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediği iddia olunan olayda;
1- Sanık hakkında özel belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanığa yüklenen “özel belgede sahtecilik” suçunun, 5327 sayılı TCK’nın 207/1. maddesinde öngörülen cezasının miktarı ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu aynı Kanunun 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen 12 yıllık olağanüstü dava zamanaşımının, suçun işlendiği 2007 yılı Mart ayından temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve katılan vekilinin temyiz itirazı bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan sanık hakkında “özel belgede sahtecilik” suçundan açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5237 sayılı TCK’nun 66/1-e, 67/4 ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞMESİNE,
2- Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanığın savunması, katılan beyanı ve dosya kapsamından; sanığın, katılan ... tarafından kendisine verilen her hangi bir kefil sözleşmesi düzenleme yetkisinin vekaletnamenin bulunmadığı halde kredi sözleşmesinde ..."ın isminin olduğu bölümü imzalayarak, özel belge niteliğinde olan sözleşmeyi imzalayıp tahsis edilmemesi gereken bir kredinin tahsis edilmesini sağladığı, alınan kredinin ödemelerini de yapmadığının anlaşıldığı ve bu şekilde sanığın üzerine atılı nitelikli dolandırıcılık suçunun subüt bulduğu gerekçelerine dayanan mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin (1), (2), ve (4) numaralı fıkralarıyla ilgili olarak Anayasa Mahkemesi"nin verdiği 08.10.2015 tarihli ve E.2014/140, K.2015/85 sayılı kısmi iptal kararının, 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girdiğinden koşulları oluşması halinde infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafinin sanığın atılı suçu işlemediğine ve eksik incelemeye ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 15/06/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.