23. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/725 Karar No: 2020/2415 Karar Tarihi: 02.07.2020
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2017/725 Esas 2020/2415 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı şirketlerin borca batık duruma gelmeleri nedeniyle iflasın 1 yıl süreyle ertelenmesi talebiyle açtıkları davada, mahkeme davanın reddine karar vermiştir. Davacılar vekili, ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunda bulunmuş ancak istinaf başvurusu da reddedilmiştir. Dosya incelendiğinde davacı vekilinin tüm temyiz sebeplerinin yerinde görülmediği sonucuna varılmış ve hüküm ONANMIŞTIR. Kanun maddeleri: Borçlar Kanunu, İflas Kanunu.
23. Hukuk Dairesi 2017/725 E. , 2020/2415 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : .... Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki iflas davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın esastan reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince duruşmalı temyiz edilmiştir. Temyize konu karar niteliği gereği duruşmaya tâbi olmadığından duruşma isteminin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davacı şirketlerin alacaklarını bir süredir tahsil edememesi, global kriz, finans sektöründeki faiz artışları ve döviz kurundaki yükselişler nedeni ile borca batık duruma geldiklerini ancak iflasın ertelenmesi halinde sunulan iyileştirme projesi ile borçtan kurtulabileceklerini ileri sürerek iflasın 1 yıl süre ile ertelenmesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir. Müdahiller, davanın reddini istemişlerdir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsnene bilirkişi ve kayyım raporlarına göre; iflas erteleme kararı verilebilmesinin ön koşulunun borca batıklık olduğu, davacı şirketlerin borca batık durumda olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. İlk derece mahkemesi kararına karşı davacılar vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, .... Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi tarafından istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı süresinde davacı vekilince süresinde temyiz yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle grup şirket borçlarının birbirlerine olan kefaletlerinin pasife dahil olmasnın mümkün bulunmadığına göre davacılar vekilinin tüm temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle .... Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi kararına ilişkin davacı vekilinin tüm temyiz sebeplerinin reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlerden alınmasına, 02.07.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.