9. Hukuk Dairesi 2021/6235 E. , 2021/10534 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili özetle, müvekkilinin 13/11/2010- 22/06/2012 tarihleri arasında uluslararası tır şoförü olarak çalıştığını, ücret alacakları ödenmediği için iş akdini haklı nedenle feshettiğini iddia ederek; kıdem tazminatı, ücret alacağı, sefer primi alacağı, yıllık izin ücreti ve genel tatil ücreti alacaklarının tahsili ile işe girerken verdiğini iddia ettiği boş senedin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili özetle; davacının hiçbir sebep bildirmeden işe devam etmediğini, davalıdan bir alacağı da bulunmadığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak; davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın taraf vekilleri tarafından temyizi üzerine karar, Dairemizce özetle ve sonuç olarak;
“1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçi çalıştığı süre içerisinde ücretlerin eksik ödendiğini ileri sürerek ücret talebinde bulunmuş, Mahkemece isteğin kabulüne karar verilmiştir.
Davacı işçi, başka bir işçinin açtığı ... 8. İş Mahkemesi"nin 2013/176 esas sayılı dosyasında görülen davanın 19.03.2014 günlü duruşmasındaki tanık olarak verdiği ifadede, işyerinde ilk 6 ay sadece harcırah ile çalıştığını, ayrıca sabit ücret uygulamasının olmadığını, daha sonra sabit ücret ödenmeye başlandığını ve bu arada sefer primlerinde indirime gidildiğini açıklamıştır.
Davacı işçi bu beyanı ile bağlı olup sabit ücret uygulamasının bulunmadığı 2011 Temmuz öncesi dönem için ücret hesabıyla istekle ilgili hüküm kurulması hatalıdır. Sabit ücret ödenmeye başlanan dönem için tam olarak ödeme yapıldığı anlaşılmakla ücret talebinin reddine karar verilmelidir.
3- Davacının sefer primi fark ücretlerine dair isteğinin de kabulüne karar verilmiş olup sefer primlerinden indirime gidildiği davacı tanıklarının anlatımından anlaşılmaktadır. Öte yandan davacının tanık olarak dinlendiği dosyada sabit ücretin ödenmeye başlanması üzerine sefer primlerinde indirime gidildiği açıklanmış olmakla, ödenmeye başlanan sabit ücretle yapılan prim kesintileri miktar olarak karşılaştırılmalı, çalışma koşullarında işçi aleyhine esaslı bir değişiklik olup olmadığı belirlenerek eksik ödendiği iddia edilen sefer primleriyle ilgili bir karar verilmelidir.
4- Davacı işçi kıdem tazminatı hariç dosyaya konu işçilik alacakları bakımından temerrüt tarihinden itibaren faiz talebinde bulunmuş ve dava dilekçesinde ihtarname suretini sunmuştur. Mahkemece bu yönde tebliğ şerhi ile ilgili araştırmaya gidilmemiş ve isteklere ilişkin dava ve ıslah tarihi itibariyle faize hükmedilmiştir. Temyiz aşamasında ihtarnamenin tebliğine dair belge dosyaya girmiş olup istek doğrultusunda kıdem tazminatı dışındaki alacaklarla ilgili olarak temerrüt tarihi gözetilerek karar verilmelidir.
5-Davacının senet iptali talebiyle ilgili olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi de Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297/2. maddesine aykırı olup ayrı bir bozma nedenidir.” gerekçeleriyle bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
2-Somut uyuşmazlıkta; davacının dava açmadan önce davalıyı temerrüde düşürdüğü sabit olduğundan ve dava dilekçesinde de temerrüt tarihinden itibaren faiz talebi bulunduğundan, kıdem tazminatı dışındaki alacaklarla ilgili olarak, temerrüt tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken, alacaklara işletilen faiz tarihlerinde temerrüt tarihi-ıslah tarihi şeklinde ayrım yapılması hatalı olup bozma sebebi ise de; belirtilen yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün aşağıda belirtilen şekilde düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın; yıllık izin ücreti, genel tatil ücreti ve sefer primi alacaklarına dair 2, 3 ve 4 numaralı bentlerinin çıkartılarak yerlerine;
“2-1.127,35 TL net yıllık ücretli izin alacağının temerrüt tarihi olan 26/06/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte,
3-751,81 TL net bayram ve genel tatil alacağının temerrüt tarihi olan 26/06/2012 tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte,
4-2.206,28 TL net sefer prim alacağının temerrüt tarihi olan 26/06/2012 tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte, DAVALIDAN TAHSİLİ İLE DAVACIYA ÖDENMESİNE” bentlerinin yazılmasına, hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 21.06.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.