Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/288 Esas 2011/167 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/288
Karar No: 2011/167
Karar Tarihi: 21.07.2011

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/288 Esas 2011/167 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2011/288 E.  ,  2011/167 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    -K A R A R-

    Davacı vekili, müvekkilinin, ortaklıktan çıkarıldığı 01.03.2002 tarihine kadar davalıya 4.605 TL ödediğini, 02.10.2002 tarihinde karşı tarafa noter aracılığıyla ihbarname göndererek ödemiş olduğu bedellerin kendisine ödenmesini istediğini, davalının zamanaşımı iddiasının kötü niyetli ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, faiz talebinin usul ve yasaya uygun olduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline, takibin devamına, davalının icra inkar tazminatına mahkumiyetine kararı verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davacının beş yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra talepte bulunduğunu, kooperatifin tasfiye aşamasında olduğunu ve davacının bir yıllık süre içeresinde başvuru yapmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, 1163 sayılı yasanın 17/2 maddesi gereğince, çıkan ve çıkarılan ortaklar ile mirasçılarının alacak ve haklarının bunları isteyebilecekleri günden başlayarak beş yıl geçmekle zamanaşımına uğrayacağı, somut olayda, davacının alacağını talep edebileceği 17.09.2004 tarihinden icra takibinin başladığı 10.08.2010 tarihine kadar beş yıllık zamanaşımı süresinin geçtiği, alacağın zamanaşımına uğradığı ve zamanaşımı definin süresinde ileri sürüldüğü gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dava, çıkma payının tahsili amacıyla yapılan icra takibine yönelik itirazın iptali davasıdır.
    Davalı süresi içerisinde zamanaşımı def"ini ileri sürmemiştir. Her ne kadar icra takibine karşı zamanaşımı def"inde bulunmuş ise de yargılama sırasında da süresi içinde zamanaşımı savunmasında bulunması gerekir. (KURU, Baki, İcra ve İflas Hukuku, Türkmen Yayınevi, 2. baskı, İstanbul, 2006, s. 225, Yargıtay 19. H.D."nin 09.06.2009 tarih, 2008/8139 esas, 2009/5511 karar sayılı, Yargıtay 3. H.D."nin 15.02.2007 tarih, 2007/2528 esas, 2471 karar sayılı ilamları) Davalı yargılama sırasında, dördüncü celsede, cevap süresi geçtikten sonra zamanaşımı savunmasında bulunmuş, süresinde olmayan bu savunmaya davacı hemen karşı çıkmıştır. Mahkemece bu yön üzerinde durularak uygun sonuç çerçevesinde karar verilmesi gerekir iken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde ilgilisine iadesine, 21.07.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.