16. Hukuk Dairesi 2014/15209 E. , 2015/1577 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle; duruşma için belli edilen gün ve saatte temyiz eden ..... vs. vekilleri Avukat ......... ve Avukat ...... ile aleyhine temyiz istenilen ........ vekili Avukat ...... geldiler. Gelenlerin yüzlerine karşı duruşmaya başlandı. Tarafların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmanın bittiği bildirildi. Süresi içinde inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; "davacıların temyiz itirazlarının yerinde olmadığı, davanın tapuya dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkin olduğu, davacıların dayandığı tapu kaydının güneyde denizi sınır olarak okumakta olup bu nedenle deniz sınırının kesin olarak saptanmasının gerektiği, 3621 sayılı Kanun ile kıyı kenar çizgisinin valiliklerce oluşturulacak olan en az beş kişilik komisyonca tespit edilmesinin öngörüldüğü, bu kapsamda bir tespit yapılıp yapılmadığı Valilikten sorularak yapılmadığının anlaşılması halinde ........"ye Valiliğe başvurmak üzere süre verilmesi ve bu belirlemeye göre inceleme yapılması gerektiği, öte yandan kıyı kenar çizgisi dışında kalsa bile kumluk, taşlık gibi yerlerin özel mülke konu teşkil etme olanağının bulunmadığı, bu nedenle kıyı kenar çizgisi dışında kaldığı saptanan taşınmaz bölümleri için jeolog bilirkişiden toprağın niteliği konusunda rapor alınarak özel mülke konu olup olamayacağının açıklığa kavuşturulması” gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulü ile 2030 parsel sayılı taşınmazın 14.01.2013 tarihli ek fen bilirkişi raporundaki (A) harfi ile gösterilen 279,65 metrekare yüzölçümündeki bölümünün davacı ... adına, (B) harfi ile gösterilen 262,56 metrekare yüzölçümündeki bölümünün davacı ... adına, (C) harfi ile gösterilen 284,40, (D1) harfi ile gösterilen 209,46, (D2) harfi ile gösterilen 454,74 metrekare yüzölçümündeki bölümlerinin davacı ...n adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... ve arkadaşları vekili ve davalı ........ vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacılar ..., ... ve ... miktar fazlası olarak ........ adına tescil edilen ve imar uygulaması sonucu 2030 parsel numarasını alan taşınmazın tapu kaydının iptali ile adlarına tescili için dava açmışlar, mahkemece bozma öncesi verilen 22.11.1995 tarih, 1992/631 Esas, 1995/693 Karar sayılı ilk hükümle davacı ..."in davasının reddine, davacılar ... ve ..."in davasının kısmen kabulü ile 2030 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 216 metrekare yüzölçümündeki bölümünün tapu kaydının iptali ile davacı ... adına, aynı raporda (C) harfi ile gösterilen 231 metrekare yüzölçümündeki bölümünün tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tapuya tesciline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, karar davacılar vekili ile davalı ........ vekilince temyiz edilmiştir. Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 27.03.1996 tarih, 1996/3094-3512 Esas-Karar sayılı ilamı ile davacıların temyiz itirazlarının reddine karar vermiş, ancak karar davalı ........ temyizi yönünden kıyı kenar çizgisi belirlemesi yapılması ve kıyı kenar çizgisi dışında kaldığı saptanan taşınmazların niteliğinin jeolog bilirkişi marifetiyle tespit edilmesi gerekçesiyle bozmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulü ile 2030 parsel sayılı taşınmazın ek fen bilirkişi raporundaki (A) harfi ile gösterilen 279,65 metrekare yüzölçümündeki bölümünün davacı ... adına, (B) harfi ile gösterilen 262,56 metrekare yüzölçümündeki bölümünün davacı ... adına, (C) harfi ile gösterilen 284,40, (D1) harfi ile gösterilen 209,46, (D2) harfi ile gösterilen 454,74 metrekare yüzölçümündeki bölümlerinin davacı ...n adına tapuya tesciline karar verilmiş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmediği gibi yapılan inceleme ve araştırma da hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Mahkemece Yargıtay bozma ilamına uyulduğuna göre, bozma ilamında işaret edilen hususların eksiksiz olarak yerine getirilmesi gerekir. Bozma ilamına uyulmakla, taraflar yararına usuli müktesep hak oluşur. Bu hakkın zedelenmemesi için bozma gereklerinin yerine getirilmesi zaruridir. Hükmüne uyulan bozma ilamında; davacıların temyiz itirazları açıkça reddedildiğine göre temyize konu son hükümle, ilk hükümde davası reddedilen davacı ... adına tescile karar verilmesi ve diğer davacılar ... ile ...n"a ilk hükümle verilen taşınmaz miktarından fazla taşınmaz verilerek reddi kesinleşen taşınmaz bölümleri hakkında hüküm kurulması isbetsiz olduğu gibi, reddi kesinleşen bölümlerin dışında kalan ilk hükme esas fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 216 metrekare yüzölçümündeki bölüm ve (C) harfi ile gösterilen 231 metrekare yüzölçümündeki bölüm üzerinde davacılar lehine kazandırıcı zamanaşımı ile taşınmaz edinme koşullarının oluşup oluşmadığı yönünde yapılan araştırma da yetersizdir. Bozma ilamında bu bölümlerin kıyı kenar çizgisi dışında kaldığı saptansa bile kumluk, taşlık gibi devletin hüküm ve tasarrufu altında yerlerden olup olmadığının başka bir ifade ile bu bölümlerin toprak niteliğinin saptanarak özel mülke konu olup olamayacağının tespit edilmesi gerektiği belirtilmesine karşın bu yönde bir araştırma yapılmadığı gibi son hükümle davacılara verilen bölümler içinde kaldığı anlaşılan taşınmaz bölümleri için 27.10.1997 tarihli keşif neticesi alınan 24.11.1997 tarihli zirai bilirkişi raporunda kıyı kenar çizgisinin güneyinde kalan alanın taşlık karakterde olup sonradan üzerine dolgu toprağı dökülerek üzerinde bitki yetiştirmeye elverişli hale getirildiği açıklanmıştır. O halde sağlıklı sonuca varılabilmesi için bozma ilamı ile taraflar yararına oluşmuş usuli müktesep haklar gözetilerek, bozma ilamı ile kesinleşen bölümlerin dışında kalan ilk hükme esas fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 216 metrekare yüzölçümündeki bölüm ve (C) harfi ile gösterilen 231 metrekare yüzölçümündeki bölüm için taşınmaz başında fen bilirkişi, 3 kişilik ziraatçi bilirkişi kurulu ve 3 kişilik jeolog bilirkişi kurulu ile yeniden keşif yapılmalı, keşif sırasında dinlenilecek davada yararı bulunmayan yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarından taşınmazların öncesinin ne olduğu, taşınmaz üzerinde zilyetliğin bulunup bulunmadığı, varsa hangi tarihte ve ne zaman başladığı, zilyetliğin sürdürülüş biçimi, kimden kime ve nasıl intikal ettiği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, ziraatçi bilirkişi ve jeolog bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmaz bölümlerinin niteliği ve kullanım durumu hususunda rapor alınmalı ve toplanan ve toplanacak olan tüm deliller birlikte değerlendirilerek belirtilen bölümler üzerinde davacı ... ve ...n lehine kazandırıcı zamanaşımı ile taşınmaz edinme koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği saptanmalıdır. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazlarının açıklanan nedenlerle kabulü ile hükmün BOZULMASINA, Yargıtay duruşması için belirlenen 1.100,00 TL vekalet ücretinin aleyhine temyiz olunan davalı ........den alınarak, duruşmada kendisini vekil ile temsil ettiren davacılara verilmesine, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacılara iadesine,
03.03.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.