Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/1203
Karar No: 2020/6343
Karar Tarihi: 02.11.2020

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/1203 Esas 2020/6343 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2019/1203 E.  ,  2020/6343 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın reddine ilişkin verilen hüküm, davacı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili, davacının yaşadığı psikolojik sorunlar nedeniyle, ileride oluşacak riskleri güvence altına almak amacıyla, davalı nezdinde dört adet hayat sigorta poliçesi yaptırdığını; davacıda mevcut yaygın anksiyete bozukluğu ve kullandığı ilaçların davalı sigortacıya poliçe tanziminde bildirildiğini, davacının tedaviye rağmen iyileşme sağlayamaması üzerine aldığı raporla % 50 malul olduğunun saptandığını, davalı tarafından tam maluliyet gerçekleşmediği gerekçesiyle teminatın davacıya ödenmediğini belirterek belirsiz alacak davası olarak açtıkları davada, kesin maluliyet oranı ve tazminat miktarı belirlendikten sonra artırılmak üzere 2.000,00 TL. tazminatın temerrüt tarihinden işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Davalı vekili, poliçelere ekli bilgilendirme formlarında da belirtildiği üzere, % 60 daimi maluliyet halinde teminatların ödeneceğinin kararlaştırıldığını, poliçenin tam ve daimi maluliyeti teminat altına aldığı ve maluliyet oranına göre kısmi ödemeyi kapsamadığı da gözetildiğinde, davacının iddia ettiği % 50 maluliyet nedeniyle teminat ödeme yükümlülükleri bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davacı ile davalı arasında imzalı hayat sigorta poliçeleri ile % 60 oranının üzerinde daimi maluliyet halinin teminat kapsamına alındığı, ATK 3. İhtisas Kurulu raporu ile davacıdaki daimi maluliyetin % 60"ın altında olduğunun saptandığı, bu itibarla poliçeyle teminat altına alınan rizikonun gerçekleşmediği gerekçesiyle, davanın
    reddine dair verilen hükmün, davacı vekili tarafından temyizi üzerine, Dairemizin 17.04.2017 tarih, 2016/9076 Esas ve 2017/4061 Karar sayılı ilamı ile; "mahkemenin hükme esas aldığı ATK 3. İhtisas Kurulu raporunun tanzim edilebilmesi için, davacının yatarak tedavi ve takibinin yapıldığı Gaziantep Üniversitesi Şahinbey Araştırma ve Uygulama Hastanesi"nin 28.07.2015 tarihli raporunda, davacıda saptanan yaygın aksiyete bozukluğu, agorafobi ve atipik psikoz rahatsızlıkları nedeniyle, davacının işgücü kaybı oranının % 90 olduğu yönünde görüş bildirildiği; Üniversite Hastanesi tarafından, davacıda saptandığı bildirilen atipik psikoz rahatsızlığıyla ilgili değerlendirme içermeyen ve net bir maluliyet oranı da belirlemeyen ATK 3. İhtisas Kurulu raporunun, hüküm için yeterli olmadığı gözetilerek, Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu"ndan, Gaziantep Üniversitesi Şahinbey Araştırma ve Uygulama Hastanesi raporu ile ATK 3. İhtisas Kurulu raporu arasındaki çelişkileri gideren bir rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle karar verilmesinin doğru görülmediği" gerekçesiyle karar bozulmuştur.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada toplanan delillere göre; davacıda saptanan rahatsızlık nedeniyle oluşan maluliyet oranının % 25 olduğu, poliçede yazılı rizikonun gerçekleşmediği ve davacının tazminata hak kazanamadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, hayat sigorta poliçesindeki tehlikeli hastalık teminatı kapsamında tazminat istemine ilişkindir.
    Davacı hakkındaki Üniversite Hastanesi raporu ile ATK 3. İhtisas Kurulu raporundaki maluliyet oranları arasında fahiş fark bulunduğu da gözetilerek, raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesini temin eden rapor alınıp karar verilmesi için mahkeme ilk kararı bozulmuştur. Bozmaya uyan mahkemece Adli Tıp Kurumu 2. Üst Kurulu tarafından düzenlenen 12.04.2018 tarihli raporda maluliyet oranının % 25 olarak saptandığı kabul edilerek hüküm tesis edilmiştir. Anılan rapor incelendiğinde ise; raporun sonuç bölümünde, sadece yaygın anksiyete bozukluğu bakımından belirleme yapılıp, maluliyet oranının % 25 olarak saptandığı; ancak, raporun içerik kısmında, atipik psikoz bakımından da maluliyetin % 45 olduğu ifadesine yer verildiği bu haliyle raporun içeriği ile sonuç bölümünün çelişkili olduğu görülmektedir. Kaldı ki; davacıda
    tespit edilen rahatsızlıkların yaygın anksiyete bozukluğu, agorafobi, atipik psikoz olduğunun sabit olduğu ve bu rahatsızlıkların tamamı bakımından maluliyet belirlemesi yapılmadığı için de rapor hükme esas almaya elverişli değildir.
    Davalı tarafından düzenlenen poliçelerdeki özel şart gereği, davacının maluliyet oranının Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre belirlenmesi gerekmektedir. Anılan Yönetmelik hükümlerinde; Zihinsel- Ruhsal- Davranışsal Bozukluklar başlıklı maddenin E bendi gereği atipik psikozlar için yapılacak belirlemede ve geçici fonksiyon kaybına neden olan ruhsal hastalıklar başlıklı maddenin D bendi gereği yaygın anksiyete bozukluğu için yapılacak belirlemede "tedavi ile işlevselliğin kısmen düzelmesi" ya da "tedavi ile işlevselliğin düzelmemesi" ihtimallerine göre farklı maluliyet oranlarının belirlendiği görülmektedir. Bu itibarla, davacıdaki yaygın anksiyete bozukluğu ve atipik psikoz rahatsızlıklarının tedavi ile düzelmesinin mümkün olup olmadığının net biçimde saptanması, çözümlenmesi gereken temel uyuşmazlık olarak ortaya çıkmaktadır.
    Davacının, 2012 yılında başlayan rahatsızlıkları nedeniyle 2014 yılında malulen emekli olduğunu bildirdiği; mevcut rahatsızlıklarla ilgili belirlemenin, davacının düzenli biçimde (hastane ortamında) gözetim altında tutulması ve takibinin yapılmasıyla gerçekçi şekilde yapılabileceği; hastalıkların tedaviyle düzelme imkanı konusunda net belirleme yapılmasında zorunluluk bulunduğu; ilk hükme esas raporu düzenleyen ATK 3. İhtisas Kurulu"nun, davacının 6 ay süreyle bir hastanede yatması, tedavi ve takibinin yapılmasıyla sonuca gidilmesi gerektiğine ilişkin tespiti de (bu biçimde takibin sadece 17 gün olarak yapıldığı) dikkate alındığında, hükme esas alınan son raporun yetersiz ve mahkemece yapılan incelemenin eksik olduğu görülmüştür.
    Açıklanan vakıalar karşısında mahkemece; SGK Başkanlığı"ndan, davacının malulen emekli olmasına dayanak maluliyet rapor örneğinin getirtilmesi; davacının, ruh ve sinir hastalıkları bölümü bulunan en yakın hastanede yatarak 6 aylık tedavi ve takibinin yapılması ile yaygın anksiyete- atipik psikoz- agorafobi rahatsızlıklarının tedavi ile düzelme imkanı olup olmadığının net biçimde saptanması için, konusunda uzman ruh ve sinir hastalıkları doktorlarından
    oluşan 3 kişilik bilirkişi heyetinden maluliyet raporu (Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre) alınması (davalı poliçelerinin vadesi olan 2012-2013 yıllarındaki ilaç ve tedavilerine göre ve o tarihe ilişkin tespit yapılmak suretiyle) ile oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 02/11/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi