9. Hukuk Dairesi 2021/6188 E. , 2021/10530 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi(Müstemir Yetkili)
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacılar ve davalılardan ... vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili özetle; müteveffa ..."ın, kapanan ... Belediyesinde taşeron firma çalışanı olarak 01/03/2007 - 27/03/2014 tarihleri arasında bekçi olarak çalıştığını, ... Belediyesinin kapanarak Antakya Belediyesi bünyesine alındığını, iş akdinin haksız olarak feshedildiğini iddia ederek; kıdem ve ihbar tazminatı, kötüniyet tazminatı, fazla mesai ücreti, genel tatil ücreti, hafta tatili ücreti, yıllık izin ücreti ile maaş ve elbise bedeli alacaklarının faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı Süvari Güvenlik ve Koruma Hizm Ltd Şti ve davalı ... vekili özetle; müvekkili şirket ile davacıların murisi arasında herhangi bir iş ilişkisi olmadığını, iş akdinin Belediye ile yapılan sözleşme sona erdiği için sonlandığını ve davacının diğer davalı ..." in çalışanı olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ... Belediyesi vekili özetle; davalılar arasında herhangi bir asıl işveren - alt işveren ilişkisi olmadığını, müvekkili kurumun ihale makamı olduğunu ve davacıların murisi ..." ın belediye personeli olmadığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanılan delillere ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın taraf vekilleri tarafından temyizi üzerine karar, Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesi’nin 2017/27380 esas, 2020/3168 karar sayılı ilamıyla özetle ve sonuç olarak;
“Mahkeme kararında yazılacak hususlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297. maddesinde belirtilmiştir. Maddeye göre, hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, isteklerin her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir.
Öte yandan, kanunun aradığı anlamda oluşturulacak kısa ve gerekçeli kararın hüküm fıkralarının, açık, anlaşılır, çelişkisiz ve uygulanabilir olması gerekmekle birlikte, kararın gerekçesinin de, sonucu ile tam bir uyum içinde, o davaya konu maddi olguların mahkemece nasıl nitelendirildiğini, kurulan hükmün hangi sebeplere ve hukuksal düzenlemelere dayandırıldığını ortaya koyacak, kısaca maddi olgular ile hüküm arasındaki mantıksal bağlantıyı gösterecek nitelikte olması gerekir.
Zira tarafların o dava yönünden, hukuk düzenince hangi sebeple haklı veya haksız görüldüklerini anlayıp değerlendirebilmeleri ve Yargıtayın hukuka uygunluk denetimini yapabilmesi için, ortada, usulüne uygun şekilde oluşturulmuş, hükmün hangi nedenle o içerik ve kapsamda verildiğini ayrıntılarıyla gösteren, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıktaki bir gerekçe bölümünün ve buna uyumlu hüküm fıkralarının bulunması zorunludur.
Bu husus 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 298/2. maddesinde de “Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz.” şeklinde özellikle düzenlenmiştir.
Gerekçe - hüküm çelişkisi, 10.04.1992 gün ve 1991/7 esas, 1992/4 karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına aykırı olup, salt bu aykırılık bozma sebebidir.
Somut olayda, mahkeme ilamının hüküm kısmında yıllık ücretli izin alacağı yönünden hüküm kurulmamış ise de; hükmün gerekçesinde, 1.999,20 TL yıllık izin alacağı olduğu ve yıllık izin alacağına hükmedildiği belirtilmiş olup gerekçe ile hüküm arasındaki çelişki açık olduğundan kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.” gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, Davalı ... Güv. ve Koruma Hizm. Ltd. Şti. yönünden açılan davanın husumetten reddine, Davalılar ... ve ... aleyhine açılan davanın ise kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davalılardan ... ve müteveffa davacının mirasçıları tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacıların tüm, davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Fazla çalışma ücretlerinin hesabı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut uyuşmazlıkta; davacı davalı işyerinde bekçi olarak çalıştığını, hafta içi akşam saat 17:00, sabah saat 08:00 arasında çalıştığını, cuma günü de akşam saat 17:00 den pazartesi sabah saat 08:00 e kadar nöbet tuttuğunu, bu çalışmasının karşılığı olan ücretlerin ödenmediğini iddia etmiş, iddiasını ispat amacıyla tanık deliline dayanmıştır. Davalı ... vekili ise, davacının iddia ettiği bu çalışma düzeninin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu savunmuş, puantaj kaydı veya işyeri kayıtları, özellikle davalı Belediyedeki mesai düzenine ilişkin işyerine giriş çıkışı gösteren belgeleri vs sunmadığı gibi, herhangi bir mesai saati aralığı da beyan etmemiştir.
Her ne kadar davacı iddiasını aynen doğrulayan beyanlarda bulunsalar da, davacı tanıklarının işyeri çalışanı olmadığı dosyadan açıkça anlaşılmaktadır. Davalı Şirket ve davalı ... tanığı ise “..Bekçi ..."ın dışındaki çalışanlar başkanın yakını ve tanıdığı olduğu için saat 09.00"da gelip saat 15.00"te gitseler dahi kimse seslenmezdi…. cumartesi pazar günleri çalışma yoktu, sadece ... hafta sonları çalışırdı… Bekçi ... dışındakiler yılda iki ay izin kullanırdı. Bekçinin acil durumu veya mazereti olduğunda oğlunu yerine gönderiyordu o da bu şekilde yıllık iznini kullanıyordu” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Dosyada ki bu delil durumu karşısında; davacının günlük mesaisinde 3 saati aşan fazla mesai iddiası ispatlanamasada; davacının Belediyede bekçi oluşu, işyeri çalışanı olmasada, küçük bir beldede birbirini ve dolayısıyla davacıyı yakından tanıyan davacı tanıklarının iddiayı doğrulayan beyanları, davalı tanığının yukarıda özetlenen beyanları, davalının resmi bir kurum olan Belediyedeki mesai saatleri ile ilgili puantaj kaydı veya sair yazılı delil sunmaması, herhangi bir mesai saati aralığı dahi belirtmemesi karşısında; fazla mesai ücretinin günlük 3 saat üzerinden ve davacı ayrıca hafta tatili ücretide talep ettiği ve hafta tatili gününde de çalıştığı sabit olduğundan, hafta tatili gününde ki 7.5 saatlik çalışmasını aşan 3 saatinde eklenmesiyle, haftalık 21 saat üzerinden hesaplanması gerekirken, hayatın olağan akışıyla bağdaşmayacak, insan takadini aşacak şekilde haftalık 43 saat üzerinden hesaplama yapılan bilirkişi raporu doğrultusunda kabulü hatalıdır.
Açıklanan nedenle fazla mesai ücretinin, haftada 21 saat üzerinden hesaplanarak hüküm altına alınması için hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 21.06.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.