Esas No: 2014/3300
Karar No: 2020/3603
Karar Tarihi: 10.12.2020
Danıştay 13. Daire 2014/3300 Esas 2020/3603 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2014/3300
Karar No:2020/3603
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Kurulu
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Yayıncılık ve Reklamcılık Ticaret A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN_KONUSU : ... İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: İzmir ili, … ilçesine yönelik olarak 93,5 frekansında ve "…" çağrı işareti ile yayın yapan davacı şirkete ait iş yerinde yayın cihazlarının mühürlenerek yayının durdurulmasına ilişkin Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'nun (Kurul) … tarih ve … sayılı işleminin uygulanmasına dâir tesis edilen 01/10/2013 tarihli (dava dilekçesinde sehven 11/10/2013 olarak yazılan) işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi'nce verilen kararda; karasal ortamda yayın yapan radyo ve televizyon kuruluşlarının, 3984 sayılı Kanun'un Geçici 6. maddesi uyarınca Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (Kurul) tarafından yayın yapmalarına müsâade edilmiş olan yerleşim yerleri ile sınırlı olmak kaydıyla yayınlarına devam edebileceği, radyo ve televizyon yayınlarına yönelik Kurul tarafından sıralama ihalesi yapılıp, yayıncılara karasal yayın lisansları verilene kadar yayın yapmalarına müsâade edilmiş olanların faaliyetlerine devam edebileceği, davacının 1995 yılında radyo yayını yapmak amacıyla Kurul'a yaptığı yerel radyo (R3) lisansı başvurusunun bulunduğu, bunun üzerine başvuru kapsamındaki yer İzmir ili, … ilçesinde yayına başladığı, bu durumun Mahkemelerince yapılan … tarih ve E:… sayılı ara kararıyla da tespit edildiği, davacı şirketin mâli yükümlülüklerini de yerine getirdiği, her ne kadar davacı şirket belli bir süre ile radyo yayınına ara vermiş olsa da bu durumun yayın hakkını sona erdireceğine ilişkin mevzuatta herhangi bir düzenleme bulunmadığı, davalı idare tarafından bu döneme ilişkin yayın ücretlerinin tahsil edilmesi karşısında davacı şirketin yayın hakkının sona erdiğine ilişkin iddianın yerinde görülmediği sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle hukuka aykırı bulunan dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davalı idare tarafından, Mahkemece 6112 sayılı Kanun'un getirdiği yeni hukukî durum göz önüne alınmadan karar verildiği, anılan Kanun'un Geçici 4. maddesinde, mülga 3984 sayılı Kanun'un Geçici 6. maddesi kapsamında karasal ortamda yayında olan radyo ve televizyon kuruluşlarının Kurul'ca yayın yapmalarına müsâade edilmiş yerleşim yerleri ile sınırlı olmak kaydıyla yayınlarına devam edebileceği, davacının her ne kadar 1995 yılında yapılmış usûlüne uygun başvurusu bulunsa da yayınlarına ara vererek 6112 sayılı Kanun'un anılan maddesi ile verilen yayın hakkını kaybettiği, 1995 yılında yapılmış başvurunun davacıya istediği zaman yayın yapıp yapmama hakkını vermeyeceği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davacı tarafından, 1995 yılında kanunî süresi içerisinde İzmir ili, … ilçesinde yerel radyo yayını yapmak için başvuruda bulunulduğu, 2001 yılındaki ekonomik kriz nedeniyle kendi isteğiyle ara verdiği yayınlarına tekrar başladığı ve belirtilen ilçe dışında yayın yapılmadığı, verilen aranın sahip olunan yayın hakkını sonlandıracağına dâir herhangi bir mevzuat düzenlemesi bulunmadığı, 6112 sayılı Kanun'da belirtilen takvime göre sıralama ihalelerinin yapılmadığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile İdare Mahkemesi kararının gerekçeli olarak onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Davacı yayın kuruluşu, 3984 sayılı Kanun'un yürürlüğe girdiği tarihi ve davalı idarenin oluşumunu takiben, 10/03/1995 tarih ve 22223 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Radyo ve Televizyon Yayın İzni ve Lisans Yönetmeliği'nin Geçici 1. maddesi uyarınca karasal ortamdan İzmir ili, … ilçesinde faaliyet göstermek için yerel radyo (R3) yayını lisans müracaatında bulunmuş, daha sonra anılan ilçede izinsiz yayın tespit edildiğinden bahisle radyo yayınlarının mühürlenerek durdurulmasına ilişkin tesis edilen … tarih ve … sayılı Kurul kararı, … tarih ve … sayılı yazı ile İzmir Bölge Temsilciliği'ne gönderilmiş ve bunun sonucunda, 01/10/2013 tarihinde belirtilen Bölge Temsilciliği tarafından izinsiz yayına ilişkin cihazların kapatılarak mühürlenmesi işleminin iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT :
6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun
'un ''Kanal ve frekanslarla ilgili geçiş hükümleri'' başlıklı Geçici 4. maddesinde, ''Üst Kurulca sıralama ihalesi yapılıp, karasal yayın lisansları verilene kadar geçecek süre içerisinde, sadece 3984 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanun'un Geçici 6. maddesi uyarınca karasal ortamda yayında olan radyo ve televizyon kuruluşları, Üst Kurulca yayın yapmalarına müsaade edilmiş olan yerleşim yerleri ile sınırlı olmak kaydıyla, yayınlarına devam ederler...'' kuralına yer verilmiştir.
Mülga 3984 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanun'un Geçici 6. maddesinde, ''Üst Kurul, kendi oluşumu ile yayın izni ve lisansı vermeye başlayacağı tarihe kadar geçecek süre zarfındaki radyo ve televizyon yayınları rejimini ayrıca ve öncelikle düzenler. Bu süre zarfında kullanılmakta olan kanal ve frekanslar, kullananlar için herhangi bir suretle müktesep hak teşkil etmezler...'' kuralı yer almıştır.
10/03/1995 tarih ve 22223 sayılı Resmî Gazete'de yayınlanan mülga Radyo ve Televizyon Kuruluşlarına Kanal veya Frekans Tahsisi Şartları ve Bunlara İlişkin İhale Usulleri ile Yayın Lisansı ve İzni Yönetmeliği'nin Geçici 1. maddesinde, ''Bu Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihte yayında bulunan radyo ve televizyon istasyonlarının yeri, kullandığı frekans kanalı, en yüksek yayın gücü (erp) ve yayın saatleri bir ay içinde Üst Kurula bildirilir.'' hükmüne yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Aktarılan mevzuat kurallarının değerlendirilmesinden, sıralama ihalesi yapılıncaya kadar, 10/03/1995 tarihinden önce fiilen yayın yapan radyo ve televizyon kuruluşlarının Kurul'a, istasyonlarının yeri, kullanılan frekans kanalı, en yüksek yayın gücü (erp) ve yayın saatlerine ilişkin olarak en geç bir ay içerisinde (10/04/1995 tarihine kadar) bildirimde bulunmaları gerektiği ve bu bildirimde yer alan fiilen yayın yapılan ve Kurul tarafından izin verilen yerlerle sınırlı olarak yayın yapabilecekleri, son başvuru tarihinin Kurul'ca yapılan duyurularla önce 25/08/1995 tarihine, daha sonra da 08/12/1995 tarihine kadar uzatıldığı, belirlenen son tarihe kadar başvuruda bulunmayan kuruluşların istasyonlarının derhâl kapatılacağı ve 10/03/1995 tarihinden sonra yayına başlayan kuruluşların 3984 sayılı Kanun'un Geçici 6. maddesi ile tanınan haktan yararlanamayacağı, 03/03/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6112 sayılı Kanun'un Geçici 4. maddesinde ise, sıralama ihalesi yapılıp karasal yayın lisansları verilinceye kadar geçecek süre içinde sadece 3984 sayılı Kanun'un Geçici 6. maddesi uyarınca karasal ortamda yayında olan kuruluşların Kurul'ca yayın yapmalarına müsâade edilmiş olan yerleşim yerleri ile sınırlı olarak yayınlarına devam etmelerine imkân tanınan yeni bir geçiş süreci öngörüldüğü anlaşılmaktadır.
Bu bağlamda, ülkemizdeki radyo ve televizyon yayıncılığına ilişkin anılan hukukî düzenlemelerin tarihsel süreci incelendiğinde, 3984 sayılı Kanun’un 20/04/1994 tarih ve 21911 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmesi ile özel radyo ve televizyonların hukukî bir statü kazandığı ve kamu ve özel radyo ve televizyon kuruluşlarına kanal ve frekans bandı tahsisi ile yayın izni lisansı verme yetkisinin Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'na ait olduğu anlaşılmaktadır. Ancak bu Kanun’un yürürlüğe girmesinden önce de çok sayıda radyo ve televizyon kuruluşunun, frekans kullanımı ve yayın içeriği yönünden denetimsiz olarak yayınlarını sürdürdüğü, bu sebeple, geçici maddelerde Kanun'un yürürlüğünden önceki durum da dikkate alınarak Kanun yürürlüğe girmeden önce fiilen radyo ve televizyon yayıncılığına başlamış olan özel kuruluşların yeni hukukî duruma intibakına ve yeni uygulamaya ilişkin düzenlemeler yapılmıştır. Kanun’un Geçici 6. maddesi ile, frekans tahsisleri yapılıncaya kadar geçecek sürede radyo ve televizyon kuruluşlarının durumu düzenlenmiş; Kurul'un, kendi oluşumu ile yayın izni ve lisansı vermeye başlayacağı tarihe kadar geçecek süre zarfındaki radyo ve televizyon yayınları rejimini ayrıca ve öncelikle düzenleyeceği, bu süre zarfında kullanılmakta olan kanal ve frekansların, kullananlar için herhangi bir suretle müktesep hak teşkil etmeyeceği kurala bağlanmıştır. Bu itibarla, bir yayın kuruluşunun 3984 sayılı Kanun'un Geçici 6. maddesi kapsamında geçici yayın hakkına sahip olabilmesi için öncelikle, söz konusu kuralın amacına uygun olarak, Kanun'un yürürlüğe girdiği 1995 yılında fiilen yayın yapıyor olması gerekmektedir.
1994 yılında yürürlüğe giren 3984 sayılı Kanun, 03/03/2011 tarih ve 27863 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun'un yürürlüğe girmesi ile ilga edilmiştir. Bu süreç içerisinde Kurul tarafından bir sıralama ihalesi gerçekleştirilerek usûlüne uygun bir frekans tahsisi yapılmaması nedeniyle, 6112 sayılı Kanun'da da radyo ve televizyon alanında frekans planlamalarını yapma görevi verilen Kurul'un sıralama ihalesi yapmasına yönelik kurallara yer verilmiş; Geçici 4. maddesinde ise, Kurul'ca sıralama ihalesi yapılıp, karasal yayın lisansları verilene kadar geçecek süre içerisinde, sadece 3984 sayılı Kanun'un Geçici 6. maddesi uyarınca karasal ortamda yayında olan radyo ve televizyon kuruluşlarının, Kurul'ca yayın yapmalarına müsaade edilmiş olan yerleşim yerleri ile sınırlı olmak kaydıyla, yayınlarına devam edeceği belirtilerek sıralama ihalesine kadar uygulanacak olan geçici rejim yeniden düzenlenmiştir. Ancak, gerek 3984 sayılı Kanun'un gerekse de 15/2/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6112 sayılı Kanun'un emredici hükümlerine rağmen geçen zaman zarfında Kurul, usulüne uygun bir sıralama ihalesi gerçekleştirerek kanal veya frekans tahsisi yapmamıştır.
Bu durumda, sıralama ihalesi yapılıp karasal yayın lisanslarının dağıtılacağı tarihe kadar devam edecek geçiş rejiminde yayın yapabilmek için birinci olarak, "3984 sayılı Kanun ve ilgili Yönetmelik uyarınca yayıncı kuruluşlarca yerine getirilmesi gereken idarî, malî ve teknik şartlara sahip olunması" ve "mülga 3984 sayılı Kanun'un Geçici 6. maddesi uyarınca anılan maddenin yürürlüğe girdiği tarihte fiilen yayın yapılmakta olduğunun ispatlanması" kıstasının; ikinci olarak ise "6112 sayılı Kanun'un yürürlüğe girdiği 03/03/2011 tarihinde fiilen yayında olduğunun ispatlanması" kıstasının beraber sağlanması gerektiği anlaşılmaktadır. Dolayısıyla, öngörülen bu kanuni kıstasların gerektirdiği şartları taşıyan radyo ve televizyon kuruluşlarının, geçici yayın hakkına sahip olabilecekleri açıktır.
Her ne kadar davalı idare tarafından yayınlarına kendi isteğiyle ara veren kuruluşların yayınlarının Kurul kayıtlarında "kapalı" olarak gözüktüğü ve bu nedenle karasal ortamda yayın yapma iznini kaybettikleri iddia edilmekte ise de 3984 sayılı Kanun'un Geçici 6. maddesi ile 6112 sayılı Kanun'un Geçici 4. maddesinin, Kurul tarafından sıralama ihalesi yapılıp karasal yayın lisansları verilinceye kadar geçici rejimi düzenlemeye yönelik olduğu, bu süre zarfında kullanılmakta olan kanal ve frekansların, kullananlar için herhangi bir suretle müktesep hak teşkil etmeyeceğine ilişkin kuralın, kanal ve frekansları kullanmakta olan yayıncı kuruluşların geçici rejim uygulaması sürecinde verilen izne dayanarak sıralama ihalesi sonrasında herhangi bir hak talebinde bulunamayacakları anlamına geldiği, bu durumda sıralama ihalesi yapılıp karasal yayın lisansları verilinceye kadar geçecek sürede yayın hakkına sahip olanların, yukarıda belirtilen şartları taşımaları hâlinde bu süreçte kendi istekleri ile yayınlarına ara vermelerinin sıralama ihalesi yapılıp yayın lisanslarının dağıtılacağı tarihe kadar sahip oldukları geçici yayın iznini kaybetmelerine neden olmadığı anlaşılmaktadır.
Aktarılan genel tespitler çerçevesinde, yayıncı kuruluş tarafından yayın faaliyetine ara verilmiş olmasının tek başına frekans tahsisine ilişkin sıralama ihalesi gerçekleştirilene kadar sahip olunan geçici yayın iznini sona erdirecek nitelikte bir hukukî etkisinin olmadığı sonucuna ulaşıldığından, uyuşmazlığın çözümü için davacının 1995 yılında başlayan ve hâlâ devam etmekte olan geçici rejim sürecinde yayın iznine sahip olup olmadığının belirlenmesi gerekmektedir.
Dosyanın incelenmesinden, davacı yayın kuruluşunun 1995 yılı itibarıyla usûlüne uygun olarak yayın başvurusu yaparak İzmir ili, … ilçesinde faaliyet göstermek için yerel (R3) yayın lisansı müracaatında bulunduğu ve yayına başladığı, 2001 yılında ekonomik kriz nedeniyle yayınına kendi isteğiyle bir süre ara verdiği, daha sonra fiilen yayınlarına devam ettiği, yayınının durdurulmasına ilişkin … tarih ve … sayılı Kurul kararının uygulanması sonucunda yayının mühürlenerek durdurulması işleminin iptali istemiyle dava açıldığı anlaşılmaktadır.
Davacı yayın kuruluşunun 3984 sayılı Kanun ile aynı Kanun'a dayanılarak çıkarılan ikincil düzenlemelere uygun olarak 1995 yılında başvuruda bulunarak fiilen yayında olduğunu davalı idareye bildirdiği, 6112 sayılı Kanun'un yürürlük tarihi olan 03/03/2011 tarihinde de yayınına fiilen devam ettiği, başka bir anlaşımla, davacının frekans tahsisi için gerekli kanuni kıstasları sağladığı anlaşıldığından, geçici yayın iznine sahip olan davacının faaliyetini engellemeye yönelik olarak tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uygunluk, dava konusu işlemin iptaline ilişkin İdare Mahkemesi kararında ise sonucu itibarıyla hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin iptali yolundaki ... İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının yukarıda belirtilen GEREKÇEYLE ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun'un Geçici 8. maddesi uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 10/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.