15. Hukuk Dairesi 2020/2312 E. , 2020/2898 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi ... Hukuk Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : ... Asliye Hukuk Hakimliği
Yukarıda tarih ve numarası yazılı olan Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’nce verilen kararın temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklanan, sözleşmenin feshinin haksız olduğunun tespiti ile fesih sebebiyle alacak istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesinin 21.02.2019 tarih 2018/258 Esas 2019/51 Karar sayılı kararıyla davanın kısmen kabulüne, 80.000,00 TL’nin davalı ...’tan alınmasına diğer taleplerin reddine karar verildiği, bu karara karşı davalıların istinaf talebi bulunmayıp sadece davacının istinaf yoluna başvurduğu ve davacının istinaf talebinin kısmen kabul edilerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, alacak davasının kısmen kabulü ile 5.113,60 TL alacağın davalılardan tahsiline ve 80.000,00 TL alacağın davalı ...’tan tahsiline, fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilmiş, bu karara karşı davalılar temyiz yoluna başvurmuş, temyiz dilekçesinin tebliği üzerine davacı katılma yoluyla temyiz talebinde bulunmuştur.
1-Davalı ..."ın temyiz talebinin incelenmesinde;
Davalı ...’ın aleyhine verilen ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurmadığı anlaşılmakla bu karar aleyhine usuli kazanılmış hak oluşturduğundan, temyiz talebinin esastan incelenmesi mümkün bulunmamakla REDDİNE,
2-Diğer davalıların temyiz talebinin incelenmesinde;
Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi"nin miktar veya değeri kırkbin Türk lirasını (bu tutar dâhil) geçmeyen davalara ilişkin kararları verildiği anda kesin olup temyiz edilemez (HMK 362/1-a). Alacağın bir kısmının dava edilmiş olması durumunda, bu kırkbin Türk liralık kesinlik sınırı alacağın tamamına göre belirlenir. Alacağın tamamının dava edilmiş olması hâlinde, kararda asıl talebinin kabul edilmeyen bölümü kırkbin Türk lirasını geçmeyen tarafın temyiz hakkı yoktur. Ancak, karşı taraf temyiz yoluna başvurduğu takdirde, diğer taraf da düzenleyeceği cevap dilekçesiyle kararı temyiz edebilir (HMK 362/2). Yukarıdaki
40.000,00 TL’lik parasal sınır 25.000,00 TL iken 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 42. maddesiyle yapılan değişiklikle 40.000,00 TL olmuştur. Aynı Kanun"la HMK’ya eklenen ek 1. madde gereğince bu miktarlar 2017 ve sonrası yıllarda her yıl yeniden değerlendirme oranında artırılacak ve artırım sırasında 10,00 TL kesirleri dikkate alınmayacaktır. Bu hükümlere göre hesaplama yapıldığında Bölge Adliye Mahkemesi kararları yönünden 2019 yılı için temyiz kesinlik sınırı 58.800,00 TL’dir.
Davalılarca temyiz başvurusu Bölge Adliye Mahkemesince kabul edilen 5.113,60 TL için yapılmış olduğundan bölge adliye mahkemesi karar tarihine göre temyiz edenler yönünden kesinlik sınırı altında kalmaktadır.
Temyiz dilekçesi, kanuni süre geçtikten sonra verilir veya kesin olan bir karara ilişkin olursa, kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi temyiz dilekçesinin reddine karar verir ve 344"üncü maddeye göre yatırılan giderden karşılanmak suretiyle ret kararını kendiliğinden ilgiliye tebliğ eder (HMK 346/1 ve 366). Temyiz edilen karar kesin olduğu halde bu konuda inceleme yapılıp karar verilmeksizin dosya Yargıtay’a gönderilmiş ise 01.06.1990 tarih 1989/3 Esas, 1990/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince dosyanın mahalline çevrilmesine gerek olmaksızın Yargıtay tarafından da temyiz talebinin reddine karar verilebilir. Bu İçtihadı Birleştirme Kararı HUMK hükümleri nedeniyle verilmiş olsa da HMK’daki benzer düzenlemeler de aynı yorum ve sonucu doğurduğu için HMK hükümlerine göre temyiz yönünden de uygulanması gerektiğinden davalıların temyiz isteminin reddine,
3-Davacının katılma yolu ile temyiz talebinin incelenmesinde;
Davacının temyiz talebine gelince 6100 sayılı HMK 366. maddesi yollamasıyla 348. maddesi hükmü gereğince katılma yoluyla temyiz talebinin incelenebilmesi, asıl temyiz talebinin esastan incelenebilmesi koşuluna bağlı olup, davalıların temyiz talebinin usulden rededilmesi sebebiyle davacının temyiz talebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı ..."ın, 2. bentte açıklanan nedenlerle diğer davalıların ve 3. bentte açıklanan nedenlerle davacının temyiz istemlerinin REDDİNE, ödedikleri temyiz peşin ve Yargıtay başvurma harçlarının istek halinde temyiz eden taraflara geri verilmesine, 6100 sayılı HMK 373. madde hükümleri gözetilerek dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğin ise Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine, 04.11.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.