22. Hukuk Dairesi 2020/1765 E. , 2020/8760 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ: ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı ve davalılardan ...Teşkilatı A.Ş. vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı idareye bağlı ... kargo işlem merkezinde alt işveren işçisi olarak çalıştığını belirterek kıdem tazminatı, kötüniyet tazminatı, ücret farkı, yıpranma prim farkı, akdi ücretler (yemek ücreti, yol ücreti ve benzeri), yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalılar Cevaplarının Özeti:
Davalılar vekilleri, davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın usulden reddine ilişkin verilen karar Dairemizin 16.11.2015 tarih 2015/29313 Esas 2015/30946 Karar sayılı ilamı ile bozulmuş olup bozma sonrası yapılan yargılama neticesinde toplanan delillere göre ve kök bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz :
Karar, davacı vekili ile davalı ... A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
a) Davalı ... A.Ş. Temyizi Yönünden;
Miktar ve değeri temyiz kesinlik sınırını aşmayan taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 427. maddesi uyarınca temyiz edilemez. Kesinlik sınırı kamu düzeni ile ilgilidir.
Davacı eldeki alacak davası ile; kıdem tazminatı, kötüniyet tazminatı, fark ücret alacağı, yıpranma prim farkı, yıllık izin ile fazla çalışma ücreti alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiş; mahkemece, 16.03.2015 tarihli kararla, davanın usulden reddine karar verilmiştir. Mahkemenin 16.03.2015 tarihli kararı, Dairemizin 16.11.2015 tarihli ilamıyla bozulmuş olup mahkemece, bozma sonrasında tesis edilen 20.12.2019 tarihli kararda, fazla çalışma alacak istemi hüküm altına alınmış, diğer taleplerin reddine karar verilmiştir. Bozmadan sonra verilen mahkeme kararında, temyiz kesinlik sınırının belirlenmesinde, bozma kararı kapsamı dışında kalan alacaklara dair hüküm kısmının dikkate alınmaması gereklidir. Şu halde, dosya içeriğine ve temyiz edenin sıfatına göre, bozma kararı kapsamında bulunan, (hükme esas alınan bilirkişi raporunda 2.068,47 TL brüt fazla çalışma alacağı hesaplanmış olup) mahkemece hüküm altına alınan ve temyize konu edilen fazla çalışma ücret alacağı miktarının karar tarihi itibari ile geçerli olan 3.200,00 TL’lik kesinlik sınırının altında kaldığı anlaşılmakla, davalı vekilinin temyiz isteminin, 6100 sayılı Kanun"un geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun"un 427., 432. maddeleri uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
b) Davacı Temyizi Yönünden;
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Taraflar arasında, davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı ve ara dinlenme süresi noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.İşçinin günlük iş süresi içinde kesintisiz olarak hiç ara vermeden çalışması beklenemez. Gün içinde işçinin yemek, çay, sigara gibi ihtiyaçlar sebebiyle ya da dinlenmek için belli bir zamana ihtiyacı vardır. Ara dinlenme 4857 sayılı İş Kanunu"nun 68.maddesinde düzenlenmiştir. Anılan hükümde ara dinlenme süresi, günlük çalışma süresine göre kademeli bir şekilde belirlenmiştir. Buna göre dört saat veya daha kısa süreli günlük çalışmalarda ara dinlenmesi en az onbeş dakika, dört saatten fazla ve yedibuçuk saatten az çalışmalar için en az yarım saat ve günlük yedibuçuk saati aşan çalışmalar bakımından ise en az bir saat ara dinlenmesi verilmelidir. Uygulamada yedibuçuk saatlik çalışma süresinin çok fazla aşıldığı günlük çalışma sürelerine de rastlanılmaktadır. İş Kanununun 63.maddesi hükmüne göre, günlük çalışma süresi onbir saati aşamayacağından, 68.maddenin belirlediği yedibuçuk saati aşan çalışmalar yönünden en az bir saatlik ara dinlenmesi süresinin, günlük en çok onbir saate kadar olan çalışmalarla ilgili olduğu kabul edilmelidir. Başka bir anlatımla günde onbir saate kadar olan (onbir saat dahil) çalışmalar için ara dinlenmesi en az bir saat, onbir saatten fazla çalışmalarda ise en az birbuçuk saat olarak verilmelidir.Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi raporunda çalışma saatine göre yasal ara dinlenme süresi düşülerek hesaplama yapılmıştır. Ancak dinlenen davalı tanığı ... ile davacı tanıklarının 15-20 dakika mola kullandıkları yönünde beyanda bulundukları, hatta davalı tanığı ...’ın iş olduğunda molasız çalıştıklarını belirttiği, tüm tanıkların vardiya arasında belli bir mola saatinin olmadığını ifade ettikleri tespit edilmekle, ara dinlenme süresinin 15 dakika olarak kabulü dosya içeriğine uygun düşecektir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 06.07.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.