Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2013/2811 Esas 2013/5743 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

- K A R A R -

Taraflar arasındaki çeke dayalı menfi tespit davasının yargılaması sonunda sahtecilik iddiasına dayalı davanın tahsil cirosu ile çeki devralan vekil hamile karşı değil ciro edene karşı açılması gerektiği gerekçesi ile davanın reddine dair verilen önceki karar davacılar vekilinin temyizi üzerine Dairemizce bozulmuş ve mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra yapılan yargılama sonucunda davanın kabulü ile davacıların borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Hükmüne uyulan Dairemiz bozma kararında özetle; “TTK"nun 730/6 maddesi aracılığıyla çeklerde de uygulanması gereken aynı yasanın 600/1 maddesi gözetildiğinde somut olayda dava konusu çekin temlik cirosu ile devredildiğinin kabulü gerektiği çekin keşide tarihinde tahrifat yapıldığı dosya içeriği ile sabit olup bu hususun herkese karşı ileri sürülebilecek mutlak def"ilerden olduğu, dolayısıyla bu yöndeki iddianın davalıya karşı da ileri sürülebileceği gözetilmeden mahkemece yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru görülmediği belirtilmiştir.
Mahkemece bozmadan sonra verilen kararda, Yargıtay bozma ilamına uyulduğu ve davacılar yararına oluşan usuli müktesep hak nedeniyle davanın kabulü gerektiği şeklinde bir gerekçeye yer verilmiştir. Bu gerekçe Yargıtay denetimine elverişli ve usul hükümlerine uygun nitelikte yeterli bir gerekçe olarak kabul edilemez.
T.C. Anayasasının 141/3, HUMK"nun 388 (HMK 297) maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının gerekçeli yazılması zorunludur. Yargıtay"ın temyiz incelemesini sağlıklı bir şekilde yapabilmesi mahkeme kararlarının yeterli ve usulüne uygun gerekçe ihtiva etmesi halinde mümkündür. Hükmüne uyulan Dairemiz bozma kararında yer alan bozma gerekçeleri tahrifat iddiasının herkese karşı ileri sürülebileceği ve mahkemece bu yön gözetilerek delillerin değerlendirilip sonucuna göre bir karar verilmesi yönüne ilişkindir. Hal böyle olunca, çekin tahrifattan önceki keşide tarihi itibariyle deliller değerlendirilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken bu yönler üzerinde durulup tartışılmadan eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 03.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.