Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/749
Karar No: 2020/2407
Karar Tarihi: 01.07.2020

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2020/749 Esas 2020/2407 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen bir davanın temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesi kararlaştırılmıştır. Dava, bir kooperatifin başvurusu ile açılmıştır ve taraflar arasındaki uyuşmazlığın ticari niteliği olduğu belirtilmiştir. Hukuk Genel Kurulu'nun daha önce verdiği bir karara da atıfta bulunularak, kooperatiflerin ticaret şirketi ve tacir olduğu açıkça ortaya konmuştur. Bu nedenle, davacı kooperatif tacir kabul edilerek, Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiği belirtilmiştir.
Kanun maddeleri:
- Türk Ticaret Kanunu'nun 16/1. maddesi
- 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 124/1. maddesi
- 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 3, 7, 98 ve 99. maddeleri.
23. Hukuk Dairesi         2020/749 E.  ,  2020/2407 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    Taraflar arasındaki dava sonucu mahkemece verilen hükmün Dairemizce bozulması üzerine, verilen direnme kararına ilişkin dava dosyası 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Yasa"nın geçici 4/1. maddesi uyarınca Dairemize gönderilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okundu gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Dairemizce verilen 29/05/2019 tarih, 2016/5646 E. 2019/2469 K.sayılı kararı usul ve yasaya uygun bulunmuş olup mahkemece verilen direnme kararının yerinde olmadığı anlaşıldığından, temyiz incelemesinin yapılmak üzere dosyanın 6763 sayılı Kanun"un 43. maddesi ile değişik 6100 sayılı HMK’nın 373. maddesinin 5. fıkrası uyarınca yetkili ve görevli Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna GÖNDERİLMESİNE, 01.07.2020 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.
    MUHALEFET ŞERHİ
    Ticaret Mahkemelerinin görevi TTK"nın 5. maddesinde düzenlenmiş ve maddenin 1. bendinde "Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın Asliye Ticaret Mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir." denilmiştir.
    Bir davanın ticari dava olup olmadığı ise TTK"nın 4. maddesinde gösterilen ilkelere göre belirlenmelidir. Ticari davalar kendi aralarında, mutlak ticari davalar ve nispi ticari davalar olmak üzere ikiye ayrılır. Mutlak ticari davalarda tarafların sıfatlarına ve dava konusunun ticari işletme ile ilgili olup olmadığına bakılmazken Kanun o davayı ticari dava olarak tanımladığı için ticari dava sayılır. Mutlak ticari davalar, TTK"nın 4/1/a-f bentleri arasında sayıldığı gibi, Kooperatifler Kanunu (m.99), İcra ve İflas Kanunu (m.154), Finansal Kiralama Kanunu (m.31) gibi bazı özel kanunlarda belirlenmiştir. Buna karşılık tarafları tacir olan ve her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olan davalara ise nispi ticari dava denir. Yani bir davanın nispi ticari dava sayılabilmesi için, hem iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi hem de tarafların tacir olması gereklidir. Bu şartlar birlikte bulunmadıkça, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması davanın ticari dava olması için yeterli değildir.
    Öte yandan Türk Ticaret Kanunu’nun 16/1. maddesi tüzel kişi taciri; ticaret şirketleriyle, amacına varmak için ticari bir işletme işleten vakıflar, dernekler ve kendi kuruluş kanunları gereğince özel hukuk hükümlerine göre yönetilmek veya ticari şekilde işletilmek üzere Devlet, il özel idaresi, belediye ve köy ile diğer kamu tüzel kişileri tarafından kurulan kurum ve kuruluşlar olarak tarif etmiştir.
    6102 sayılı TTK"nın 16/1. maddesinde de bütün ticari şirketler tacir olarak sayılmış, 124/1. maddesinde ise ticari şirketler; kollektif, komandit, anonim, limited ve kooperatif şirketler olarak saymıştır. Görüldüğü üzere, Kooperatifler Kanunu yürürlükte olmasına karşın yeni TTK"nda da kooperatiflerin ticaret şirketi olduğu açık bir biçimde hüküm altına alınmıştır. Kanun koyucu yeni TTK"da kooperatifleri ticaret şirketleri arasında saymanın yanında, Kooperatifler Kanunu"nun 1. maddesinde "Ortaklık" olarak ifade edilen kooperatiflerin "Ticari nitelikte bir ortaklık" olup olmadığı konusunda gerek doktrin gerekse yargısal kararlarda süregelen tartışmalar karşısında, iradesini 6102 sayılı TTK"nın 124. maddesinin gerekçesinde net bir şekilde açıklamıştır. Anılan madde gerekçesinde "Kooperatif şirket" ibaresi ile ilgili tartışmanın 2004 yılında çıkarılan 5146 sayılı Kanun"la son bulduğu, çünkü anılan Kanun"un kooperatifin şirket olduğunu belirttiği, gerçi Kanun"un 1. maddesinde kooperatifin şirket olduğu ifade edilmekte ise de ticaret şirketi olup olmadığını açıkta bıraktığı, bu boşluğun bir tartışma başlatabileceği ve kooperatifin ticaret şirketi olmadığı teorik olarak ileri sürülebilir ve 124. maddenin kooperatifi ticaret şirketi olarak kabul etmesi eleştirilebilirse de böyle bir tartışmanın kooperatif şirketin niteliği tartışmasını davet edeceği belirtilerek "...Anılan şirket adi şirket olamayacağına göre Türk Hukukunda üç çeşit şirket ortaya çıkmış olur. Kooperatif şirkete uygulanacak hükümler sorunu da diğer sorunların ortaya çıkmasına sebep olur. Tasarı, tüm bu çözümü güç sorunları ortadan kaldırmak amacıyla kooperatifin ticaret şirketi olduğunu hükme bağlamıştır." demek suretiyle kooperatiflerin ticaret şirketi olduğunu vurgulamıştır. Görüldüğü gibi TTK" nın 124. madde gerekçesinde kanun koyucu, kooperatifi ticaret şirketi ve dolayısıyla tacir sayma iradesini açıkça ortaya koymuştur.
    Yeni Türk Ticaret Kanunu bakımından da ticaret şirketleri arasında sayılan kooperatiflerle ilgili ana düzenleme şüphesiz ki 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’dur. Bu Kanunun 3. maddesinde kooperatif ve şubelerinin ticaret siciline tescil olunacağı, 7. maddesinde kooperatifin ticaret siciline tescil ile tüzel kişilik kazanacağı, 98. maddesinde de bu Kanunda aksine açıklama olmayan hususlarda TTK’daki anonim şirketlere ait hükümlerin uygulanacağı düzenlenmiştir. Bu düzenlemeler nedeniyle TTK"nın özellikle anonim şirketlere ilişkin hükümleri ile 1163 sayılı Kanun"a aykırı olmayan birleşme, bölünme ve tür değiştirmeye ilişkin hükümlerinin kooperatiflere uygulanacağı ve kooperatiflerin de defter tutmak zorunda olduğu açıktır. Ayrıca 99. maddesinde kooperatifin tarafı olduğu hukuk davalarının ticari dava sayılacağı düzenlendiği gibi 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu"nun 179. maddesindeki düzenleme uyarınca kooperatiflerin iflasa tabi oldukları da gözden kaçırılmamalıdır.
    Tüm bu yasal düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde kooperatiflerin ticaret şirketi ve tacir olduğu açıkça ortadadır. Kooperatiflerin tek amacı kâr elde etmek değilse de, ortaklarının ekonomik menfaatlerini geliştirmeyi amaçlayan birer ticari ortaklık olduğu açıktır. Kooperatiflerin kârlılık ilkesini büsbütün bir kenara bıraktıkları da söylenemez, aksi takdirde varlıklarını sürdürmeleri mümkün değildir. Kârın ortaklar arasında paylaşılıp paylaşılmaması da kooperatifin amacının ekonomik olmadığını göstermez. Kooperatif şirketinin TTK"nın 124. maddesinde şahıs ve sermaye şirketleri arasında gösterilmemiş olması da Kanunun açık lafzı karşısında kooperatifin ticaret şirketi sayılmasına engel değildir. Öte yandan 07.11.1945 gün ve 1944/8 E., 1945/14 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu Kararında da kooperatif şirketleri, ortaklarının sıfatı ve işlemlerinin niteliği ne olursa olsun ticaret şirketi kabul edildiğinin de gözden uzak tutulmaması gerekir.
    Somut olayda yukarıda izah edildiği gibi davacı kooperatif tacir olduğu gibi, davalı ... da.... 11.02.2016 tarihli cevabi yazısına göre gerçek kişi tacir durumundadır. Bu durumda, davanın taraflarının tacir olması ve dava konusunun tarafların ticari işletmesinden kaynaklanması nedeniyle; dava, TTK"nın 4. maddesine göre ticari dava kabul edilerek Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerekir. Asliye Hukuk Mahkemesi de bu sonuca vardığından görevsizlik nedeniyle davanın usulden reddine karar vermiştir.Yukarıdaki açıklamalar ve Hukuk Genel Kurulunun 29.11.2017.tarih,19-1658 Esas, 1464 Karar sayılı içtihadı çerçevesinde davacı kooperatif tacir kabul edilerek, direnme kararının kabulüne karar verilmesi gerekirken Dairemizin Sayın çoğunluğunun “davacı kooperatifin tacir olmadığı” düşüncesiyle direnme kararı yerinde görülmeyerek dosyanın Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesine dair kararına iştirak etmediğimden söz konusu karara muhalifim.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi