16. Hukuk Dairesi 2015/2255 E. , 2015/1521 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında ...... Köyü çalışma alanında bulunan 146 ada 25 ve 148 ada 45 parsel sayılı sırasıyla 76,349,50 ve 8.214,88 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar Toprak Tevzi Komisyonunca oluşturulan tapu kayıtları nedeniyle davalı Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ... irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak çekişmeli 146 ada 25 parsel sayılı taşınmazın 1/3 er hisse ile kendisi ve kardeşleri .... ve .... adına tescili istemiyle, davacı ... ise satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak çekişmeli 148 ada 45 parsel sayılı taşınmazın adına tescili istemiyle ayrı ayrı dava açmışlardır. Mahkemece dava dosyaları birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davaların kabulüne, çekişmeli 146 ada 25 parsel sayılı taşınmazın 1/3 er hisse ile davacı ... ve kardeşleri .... ve .... Aras adına, çekişmeli 148 ada 45 parsel sayılı taşınmazın ise davacı ... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; kadastro tespitine itiraza ilişkindir. Mahkemece, davacılar yararına 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14. ve 46/1. maddesinde yazılı zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmak için yeterli bulunmamaktadır. 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 46/1. maddesi, "4753 sayılı Kanun ile ek ve tadilleri uyarınca Hazine adına kaydedilen taşınmaz mallar bu kanun hükümlerine göre doğan iktisap şartlarına istinaden zilyetleri adına tespit ve tescil olunur" hükmünü içermektedir. Buna göre, 4753 sayılı Yasa uyarınca Hazine adına tapuya tescil edilen taşınmazların, öncesi itibariyle özel mülkiyete konu olabilecek yerlerden bulunması ve tescil tarihi itibariyle zilyetleri yararına bu yasa uyarınca (3402 sayılı Yasa 14 vd. maddeleri) kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle mülk edinme koşullarının gerçekleştiğinin anlaşılması halinde zilyetleri adına tescil edilmeleri gerekmektedir. Çekişmeli 146 ada 25 parsel sayılı taşınmazın doğu, kuzey ve güney yönleri kesinleşmiş mera parselleri ile çevrili olup mahkemece taşınmazların öncesinin mera olup olmadığı ve davacılar yararına 3402 sayılı Yasa"nın 46/1. ve 14. madde koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği hususlarında yapılan araştırma yeterli değildir. Çekişmeli 146 ada 25 parsel sayılı taşınmaza ilişkin ziraatçı bilirkişi raporunda taşınmazın çayır vasfında olduğu ve komşu mera parsellerinden tumplar ile ayrıldığı belirtilmesine rağmen çayır vasıflı taşınmazda kullanım ile tumpun ne şekilde oluştuğu açıklanmamıştır. Çekişmeli 148 ada 45 parsel sayılı taşınmaz ise toprak tevzi çalışmaları sırasında 546 parsel numarası verilen taşınmaz olup, belirtmelik tutanağında taşınmaza uygulanan 372 numaralı tahrir kaydı getirilmemiş, bu kaydın revizyonu da sorulmamıştır. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile karar verilemez. Hal böyle olunca; öncelikle çekişmeli 148 ada 45 parsel sayılı taşınmaza toprak tevzi çalışmaları sırasında uygulanan 372 tahrir numaralı vergi kaydı merciinden getirtilmeli, kadastro çalışmaları sırasında revizyon görüp görmediği yine ilgili merciiden sorularak revizyon görmüş ise revizyon gördüğü taşınmazların kadastro tutanaklarının onaylı örnekleri getirtilmelidir. Daha sonra mahallinde, fen bilirkişisi, üç kişilik ziraatçı bilirkişi kurulu, komşu köyler halkından üç kişilik ve aynı köy halkından üç kişilik yerel bilirkişi kurulları, tespit bilirkişileri ve taraf tanıkları huzuru ile yeniden keşif yapılmalıdır. Yapılacak keşif sırasında bilirkişi ve tanıklardan, çekişmeli taşınmazların öncesinin ne olduğu, mera olarak kullanılıp kullanılmadıkları, çekişmeli 148 ada 45 parsel sayılı taşınmazın komşusu olan Hazine adına tapulu yerlerin öncesinin mera olup olmadıkları, çekişmeli taşınmazların kime ait bulunduğu, kimden kime nasıl intikal ettiği, kim ya da kimler tarafından hangi tarihten itibaren ve ne şekilde kullanıldığı, taşınmazlarda toprak tevzi komisyonunca yapılan çalışma tarihinden geriye doğru davacılar ya da maliki evvellerinin 20 yılı aşkın zilyetliğinin bulunup bulunmadığı hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, taşınmazların görüntüsü ve komşu parseller ile ayırıcı unsurları ifade eden hakim gözlemi keşif zaptına aynen yansımalı, fen bilirkişisinden toprak tevzi paftası ile kadastro paftasının ölçekleri eşitlenip çakıştırılmış ve keşfi takibe elverişli krokili, ziraatçı bilirkişi kurulundan ise çekişmeli taşınmazların önceki ve şimdiki niteliklerini ortaya koyan, mera vasfında olup olmadıklarını izah eden, mera parselleri ile ayırıcı unsurların neler olduğunu açıklayan ve ayırıcı unsurlar ile taşınmazların görüntüsünü farklı yönlerden çekilmiş fotoğraflar ile ortaya koyan raporlar alınmalı bundan sonra Kadastro Kanunu"nun 46/1, 14 ve devamı maddelerinde sözü edilen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle mülk edinme koşullarının davacı taraf lehine gerçekleşip gerçekleşmediği tartışılarak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmelidir. Belirtilen ilkelere uygun olmayacak şekilde eksik araştırma ve inceleme ile karar verilmesi isabetsiz olduğu gibi, çekişmeli 146 ada 25 parsel sayılı taşınmaz için müşterek mülkiyete dayalı olarak dava açan davacı ..."ın kardeşlerinin payı yönünden dava ehliyeti bulunmadığı ve sadece kendi payı yönünden karar verilmesi gerektiğinin göz ardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesi de isabetsiz olup davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 02.03.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.