Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2015/26504 Esas 2016/2178 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/26504
Karar No: 2016/2178
Karar Tarihi: 26.01.2016

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2015/26504 Esas 2016/2178 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2015/26504 E.  ,  2016/2178 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    Alacaklı tarafından borçlu hakkında, Asliye Hukuk Mahkemesince lehine hükmedilen kamulaştırma bedellerinin tahsili için genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, örnek (7) nolu ödeme emrinin tebliği üzerine, borçlunun yasal sürede icra dairesine verdiği dilekçe ile borca, takibe ve faize itirazda bulunduğu, alacaklının itirazın kaldırılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece itirazın kaldırılmasına ve asıl alacağın %20"si oranında icra inkar tazminatına hükmedildiği anlaşılmıştır.
    İİK"nun 68/1. maddesi gereğince; talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar veya noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir senede yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenit ise, alacaklı itirazın kaldırılmasını isteyebilir. İİK"nun 68/1. maddesinde yer alan yetkili makamların düzenledikleri belgelerin takip dayanağı yapılıp, ilamsız takibe konulabilmesi için, kanunda bu belgelerin, İİK"nun 68. maddesinde sayılanlardan olduğuna ilişkin özel hüküm bulunması gerekir (İİK"nun 143/2, 105/1,251/1, gibi). Alacaklı, icra mahkemesine verdiği dilekçede, lehine kamulaştırma bedellerinin hükmedildiği Asliye Hukuk Mahkemesi"nde görülen davalarda, borçlunun, kendisini vekil sıfatı ile temsil ettiğini, toplam 183.649,80 TL kamulaştırma bedelini, vekili sıfatı ile tahsil ettiğini, ancak kendisine ödemediğini ileri sürerek, itirazın kaldırılmasına ve %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ettiği, borçlunun 01.04.2015 tarihli duruşmada verdiği cevabında; kamulaştırma bedelini bankadan çekip içinden %10"a karşılık gelen miktar olan 18.000 TL"yi vekalet ücretine mahsuben aldıktan sonra, geri kalan paradan 130.000 TL"sini, alacaklı olan müvekkilinin kendisine verdiği talimat uyarınca, ...."ın hesabına aktardığını, 30.000 TL"sini, ise nakit olarak alacaklıya verdiğini, alacaklının, .... hakkında İcra Müdürlüğü"nün 2011/6443 Esas sayılı dosyasından başlattığı icra takibinden sonuç alamaması üzerine, aleyhinde icra takibi başlattığını ileri sürmüştür.
    Görüldüğü üzere, ilamsız icra takibine konu alacak, borçlunun, alacaklının vekili sıfatı ile tahsil ettiği paranın alacaklıya ödenmediği iddiasına dayalı olup, borçlunun, alacaklı vekili olarak tahsil ettiği paralara ilişkin banka dekontu, İİK.nun 68.maddesi kapsamında, kayıtsız şartsız borç ikrarı içeren belge niteliğinde değildir. Alacağın varlığı ve miktarı vekalet sözleşmesi çerçevesinde genel mahkemelerde yargılama yapılmasını gerektirir.
    O halde mahkemece yukarıda belirtilen ilke ve kurallar uyarınca, itirazın kaldırılması talebinin reddine karar verilmesi yerine, yazılı gerekçe ile itirazın kaldırılmasına hükmedilmesi isabetsiz olup karar bozulmalıdır.
    SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.











    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.