12. Ceza Dairesi 2015/13262 E. , 2016/11409 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Karar Tarihi : 10.09.2014
Suç : Taksirle Öldürme
Hüküm : TCK"nın 85/1, 62/1, 50/4, 50/1-a, 52/1-2-4, 50/6. maddeleri gereğince mahkumiyet
Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi gereği düşünüldü;
Olay günü sanığın, arkasında ilaçlama tankeri bulunan traktör ile, iki yönlü 6.3 metre genişliğindeki caddede seyirle, 2 metre genişliğindeki kasisten geçtiği sırada, traktörün çamurluğunda yolcu olarak bulunan ölenin traktörden düşmesi şeklinde meydana gelen olayda; dosya içeriğine göre asli kusurlu olduğu kabul ve tespit edilen sanık hakkında tayin edilen temel ceza miktarında bir isabetsizlik görülmediğinden, tebliğnamedeki bozma öneren görüşe iştirak edilmemiş; TCK"nın 52/4. maddesinde yer alan adli para cezasının ödenmesi hususunda mehil verme ya da cezanın belirli taksitler halinde ödenmesine karar verilmesi durumunun birbirlerine seçenek olanaklar olduğu, bu suretle bunlardan sadece birine karar verilebileceği gözetilmeden, hükmolunan adli para cezasının ödenmesi için 1 yıl süre ile mehil verilmesine ve taksitlendirilmesine karar verilmesi, ayrıca Türk Ceza Kanunu"nun 52/4. maddesinde yer alan “Taksit süresi iki yılı geçemez ve taksit miktarı dörtten az olamaz” şeklindeki hükme rağmen, para cezasının birer ay ara ile 40 eşit taksitte tahsiline karar verilmesi, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni sayılmamıştır.
Yapılan yargılamaya toplanıp karar yerinde gösterilen delillere mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine incelenen dosya kapsamına göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak;
TCK"nın 50/6. maddesinde bulunan “yaptırım” ibaresinin 01.03.2008 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 26.02.2008 tarih 5739 sayılı Kanunun 4. maddesi ile “tedbirin” olarak değiştirilmesi ile sözü edilen maddenin birinci fıkrasının “a” bendi uyarınca hapis cezasının paraya çevrilmesi seçenek yaptırım ,diğer bentlerde düzenlenen hususların ise seçenek tedbir niteliğinde olduğu,TCK nın 50/6. maddesinde hükmün kesinleştikten sonra Cumhuriyet Savcılığınca yapılan tebligata rağmen otuz gün içinde seçenek tedbirin gereklerinin yerine getirilmesine başlanmaması veya başlanıp da devam edilmemesinin sonuçlarının düzenlendiği, somut durumda ise sanık hakkında bir tedbir niteliğini haiz olmayan, hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verildiği, kaldı ki bu durumun hükmün tesisi aşamasında değil, hükmün kesinleşmesinden sonra infaz aşamasında nazara alınacağı hususu gözetilmeksizin infazı kısıtlar biçimde karar tesis edilmesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, 50/6. maddenin uygulanmasına ilişkin bölümün hükümden çıkarılması suretiyle, sair yönleri usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün, DÜZELTİLEREK ONANMASINA; 29.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.