Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/12039 Esas 2017/743 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/12039
Karar No: 2017/743
Karar Tarihi: 23.01.2017

Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/12039 Esas 2017/743 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından mahkum edilmiştir. Sanık katılımın kefil olduğu sahte seneti düzenleyerek başta temyiz dışı olan diğer sanığa vermiştir. Bu diğer sanık senet bedeli ödenmediği için sanık ile katılan hakkında icra takibine başladığında katılan imzaya ve borca itiraz etmiş ve yapılan incelemede imzaların sahte olduğu ortaya çıkmıştır. Yapılan yargılama sonucunda temyiz dışı olan sanık beraat etmiştir çünkü senedin kendisine sanık tarafından verildiğini iddia eden bir kanıt bulunamamıştır. Bu nedenle sanık sadece nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs suçundan cezalandırılmalıdır.
Sanığın cezası alt sınırdan tayin edilmiştir ancak adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle belirlendiği için sanığa fazla ceza tayini yapılmıştır. Ayrıca tekerrüre esas mahkumiyeti bulunan sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejimi uygulanmamıştır.
Hüküm, TCK'nın 158/1-d, 62, 52/2-4, 53 madde ve TCK'nın 204/1, 62, 52/2-4, 53 madde uyarınca verilmiştir. Sanık için cezalandırma TCK'nın 35. madd
15. Ceza Dairesi         2014/12039 E.  ,  2017/743 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : a-TCK"nın 158/1-d, 62, 52/2-4, 53. maddeler gereğince mahkumiyet
    b-TCK"nın 204/1, 62, 52/2-4, 53. maddeler gereğince mahkumiyet

    Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Sanığın, katılanın kefil olduğu sahte bir senedi düzenleyerek temyiz dışı sanık ...’a verdiği, bu kişinin de, senet bedelinin ödenmemesi üzerine, sanık ve katılan hakkında icra takibi başlattığı, katılanın imzaya ve borca itiraz ettiği, yapılan incelemede, söz konusu kefil imzasının katılana, borçlu imzasının da borçlu olarak gösterilen kişiye ait olmadığının belirlendiği, böylece sanığın nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediğinin iddia edildiği olayda,
    Sanığın suça konu senedi temyiz dışı sanık ...’a verdiği, bu kişinin de sanık ve katılan hakkında icra takibine giriştiği, yapılan yargılama sonucunda temyiz dışı sanık ...’un atılı suçlardan beraatine karar verildiği, senet üzerinde yapılan kriminal incelemede, senetteki keşideci imzasının ve sanığa atfen atılan ciranta imzasının sanığa ait olmadığının belirlendiği, temyiz dışı sanık ..., senedin kendisine sanık tarafından verildiğini iddia etmiş ise de, senedin sanık tarafından düzenlenerek temyiz dışı sanığa verildiğinin bir belge veya başka bir delille ispatlanamadığı, ayrıca beraat eden temyiz dışı sanığın, katılanla birlikte sanık hakkında da icra takibine geçtiği, buna göre, sanığın senedi sahte olarak düzenlediğine veya temyiz dışı sanık ... ile birlikte hareket ettiğine dair yeterli delil bulunmadığı anlaşılmakla, sanığın atılı suçlardan 5271 sayılı CMK’nın 223/2-a maddesi gereğince beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
    Kabule göre de;
    1-Nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen hüküm açısından; suça konu senedin icra takibine konulmasına rağmen, katılanın imzaya itiraz etmesi sonucu takibin durdurulduğu, buna göre, başlatılan icra hareketlerinin engel nedenden dolayı tamamlanamadığı ve eylemin teşebbüs aşamasında kaldığı dikkate alınarak, sanığın TCK’nın 35. maddesi kapsamında nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs suçundan cezalandırılması gerektiği gözetilmeden, tamamlanmış suçtan hüküm kurularak fazla ceza tayini,
    2-Hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde, adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeyle tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle belirlenerek sanığa fazla ceza tayini,
    3-Her iki suçtan verilen hüküm açısından; tekerrüre esas mahkumiyeti bulunan sanık hakkında 5237 sayılı TCK" nın 58/6. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükmün BOZULMASINA, aynı Kanun"un 326/son maddesi uyarınca, tekerrür hükümlerinin uygulanması yönünden sanığın kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 23/01/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.