(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi 2013/14812 E. , 2013/16565 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İtirazın iptali, kira alacağı
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali ve kira alacağı davasına dair kararın temyiz incelemesi duruşmalı olarak davacı tarafından süresi içinde istenilmekle gün tayin edilerek taraflara gönderilen davetiyelerin tebliğ edilmesi üzerine belli günde davacı vekili Av.... Bora geldi. Davalı taraftan gelen olmadı. Hazır bulunanın sözlü beyanları dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, kira parasının tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile itirazın 33.643.60 TL üzerinden iptaline, takibin devamına, alacağın yargılamayı gerektirmesi nedeniyle icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına, takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre temyiz eden davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı vekilinin vekalet ücreti, yargılama giderleri ve icra inkar tazminatına ilişkin temyiz itirazlarına gelince ;
İcra takibinde ve davada dayanılan ve hükme esas alınan 15.12.2009 başlangıç tarihli ve beş yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmede aylık kira parası KDV dahil 2.655 TL olarak belirlenmiş, sözleşmenin özel şartlar bölümü 5. maddesinde, 2010 yılı Ekim ayındaki artışın 3.000 TL + KDV olup, daha sonraki yıllardaki artışın % 10"un altında kalmamak şartı ile İstanbul Ticaret Odası"nın endeksinin baz alınarak yapılacağı, özel 17. maddesinde de, aynı dönem içinde içinde kira bedelinin iki ay arka arkaya ödenmemesi halinde ödenmeyen aydan itibaren kontrat süresi sonuna kadar olan kira bedellerinin muacceliyet kespedeceği kararlaştırılmıştır. Bu şartlar geçerli olup tarafları bağlar. Davalı kiracının ticari şirket olması itibariyle takip ve dava tarihi itibariyle muacceliyet şartının 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 346. maddesi kapsamı dışında kaldığı kuşkusuzdur. Davacı da, ... 2. İcra Müdürlüğü"nün 2011 / 4437 sayılı dosyasında 05.07.2011 tarihinde başlattığı icra takibi ile ödenmemiş kira paraları ile sözleşme gereği muaccel hale gelen kira paraları toplamı 190.181.19 TL"nin tahsilini talep
etmiştir. Takibe yasal süresi içinde itiraz eden davalıların kira borçlarının bulunmadığını iddia etmeleri üzerine itirazın iptali yönünden 17.08.2011 tarihinde işbu dava açılmıştır. Bununla birlikte yargılama sırasında dosyaya sunulan tutanak içeriğine göre kiralanan 21.12.2011 tarihinde tahliye edilmiştir. Var olan bu durum karşısında mahkeme de, tahliye tarihine kadar olan kira paraları ile taşınmazın yeniden kiraya verildiği tarihe kadar olan kira paraları üzerinden itirazın iptaline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar vermiş, yargılama giderleri ve vekalet ücretini de davanın kabul ve ret edilen bölümlerine göre hüküm altına almıştır. Ne var ki her davanın açıldığı tarihteki koşullara göre değerlendirilip görülmesi gerekir. İcra takibi yapıldığı ve itiraz üzerine işbu davanın açıldığı tarihte kiralanan henüz tahliye edilmediğinden davacının sözleşmedeki muacceliyet şartı nedeniyle sözleşme sonuna kadar olan kira paralarının tahsilini talep etmesinde, itiraz üzerine de yine aynı miktar üzerinden itirazın iptalini istemesinde bir usulsüzlük yoktur. Kiralananın tahliye edilmesi yargılama sırasında meydana gelen bir gelişmedir. Başka bir anlatımla, davalı yan, kira paralarını ödemeyerek muaceliyet şartının gerçekleşmesine ve dolayısıyla davanın açılmasına sebebiyet vermiştir. Her ne kadar mahkemece dava kısmen kabul edilmiş ise de, açıklanan nedenlerle yargılama giderlerinin davanın açılmasına sebebiyet veren davalılar üzerinde bırakılması ve davanın ret edilen bölümü üzerinden davalı taraf yararına vekalet ücreti takdir edilmemesi ve davacı yararına da dava değeri üzerinden vekalet ücreti verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığı gibi, davalı yan taşınmazın tahliyesine kadar kira paralarından sorumlu olup, sözleşmeye göre de kira parası belli ve hesaplanabilir nitelikte olduğundan tahliye tarihine kadar hüküm altına alınan kira alacağı üzerinden davacı yararına icra inkar tazminatına karar verilmemesi de usul ve yasaya aykırıdır.
Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda (2) No"lu bentte yazılı nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, Yargıtay duruşması için kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına takdir olunan 990.- TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz eden davacıya iadesine, 10.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.