16. Hukuk Dairesi 2014/20777 E. , 2015/1467 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında ..... Köyü çalışma alanında bulunan 107 ada 16 parsel sayılı 2.122.49 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydı, hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tarla vasfıyla ... ve arkadaşları adına eşit paylar oranında tespit edilmiştir. Davacı ..., tapu kayıtlarına ve taşınmazın ...ye ait yerlerden olduğu iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli 107 ada 16 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, taşınmazın özel mülkiyete konu yerlerden olduğu, ... tapuları taşınmazın sınırlarını okumadığından ve uygulanamadığından davanın ispat edilemediği kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de; ... tapularının uygulanması yetersiz olduğu gibi tespitte uygulanan 11.05.1988 tarih ve 22 sıra numaralı tapu kaydı tüm tedavülleri getirtilmemiş, mahallinde yapılan keşifte hiç uygulanmamış ve kapsamı belirlenmemiştir. Taşınmazın yüzölçümü 2.122.49 metrekare, tespit tapusu 300 metrekare olduğu halde kayıt miktar fazlası yönünden 3402 sayılı Kadasto Kanununun 14 ve 17. maddesinde öngörülen koşulların gerçekleşip gerçekleşmediği yönünden de yapılan inceleme yetersizdir. Keşifte dinlenen jeoloji mühendisi taşınmazın sınırındaki zap suyu ile kot farkının yaklaşık 50-60 cm olduğu, zap suyu yükselince zarar verebileceği, set duvar yapılması ile kullanılabilir hale getirileceği ve alanın bir kısmının dere yatağı olduğundan söz eden ve tek kişilik ziraat bilirkişisinin taşınmazın taşlık ve tarıma elverişsiz olduğuna ilişkin raporları yeterli olmamakla birlikte bu raporları esas alan mahkemenin taşınmazın özel mülkiyete elverişli olduğu yönündeki kabulü anlaşılamamıştır. Doğru sonuca varılabilmesi için kadastro tespitinde taşınmaza uygulandığı anlaşılan 11.05.1988 tarih ve 22 sıra numaralı ve ...nin dayanağını oluşturan 07.05.1950 tarihli tapu kayıtlarının tesisinden itibaren tüm tedavülleri ve varsa haritaları, taşınmazı gösterir ve tespit tarihinden geriye doğru 20 yıl öncesine ait 5"er yıllık ara ile çekilmiş hava fotoğrafları Harita Genel Komutanlığından tarihleri açıkça yazılmak suretiyle istenilerek dosya arasına getirtilmeli, taşınmaz başında yaşlı ve yansız yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, tespit bilirkişileri, 3 kişilik jeolog, 3 kişilik ziraat bilirkişi kurulu ve fen bilirkişi katılımı ile keşif yapılmalıdır. Yapılacak keşifte yerel bilirkişiler yardımı ile taraf tapuları zemine uygulanmalı, tek tek sınırları göstertilmeli, yerel bilirkişilerin bilemedikleri sınırlar yönünden taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı, fen bilirkişisinden tapu kayıtlarının hudutlarını ve kapsamlarını gösterir ayrıntılı ve krokili rapor alınmalı, yerel bilirkişiler ve tanıklardan taşınmazın öncesinin ne olduğu, kimin tarafından ne şekilde ve hangi süre ile kullanıldığı sorulup saptanmalıdır. 3 kişilik jeoloji mühendisi kurulundan taşınmazın önceki ve şimdiki niteliği, taşınmazın nehir yatağı olup olmadığı yönünde, 3 kişilik ziraatçi bilirkişi kurulundan taşınmazın niteliği, eğimi, tarıma elverişli yerlerden olup olmadığı, hangi tarihte imar-ihyaya başlandığı, tamamlandığı ve zilyetliğin hangi tasarruflar ile sürdürüldüğü hususlarında bilimsel verilere dayalı rapor alınmalı, taşınmazın değişik açılardan çekilmiş fotoğrafları rapora eklenmeli, tespit tapusunun taşınmaza uyduğunun belirlenmesi halinde kayıt miktar fazlası yönünden, tapu kaydının uymaması halinde taşınmazın tamamının zilyetlikle mülk edinmeye elverişli yerlerden olup olmadığı kesin olarak belirlenmeli, tespite aykırı sonuca ulaşılması halinde tespit bilirkişileri tanık sıfatı ile dinlenilmek suretiyle aykırılığın giderilmesine çalışılmalı, ...nin dava dilekçesine eklediği ecrimisil belgeleri araştırılarak davalı tarafın ecrimisil ödeyip ödemediği, ödemiş ise zorla mı yoksa rızası ile mi ödediği hususları araştırılmalı, bundan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi, komşu 107 ada 15 sayılı parsel hakkındaki birleştirilen dava hakkında son celse hüküm ile hem tefrik kararı verilip hem de bu parsel hakkında esastan ret kararı verilmesi de isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 02.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.