16. Hukuk Dairesi 2014/12536 E. , 2015/1464 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında Bozkanat Köyü çalışma alanında bulunan 112 ada 1, 116 ada 93, 117 ada 3, 118 ada 9, 126 ada 3, 133 ada 11 parsel sayılı 476.27, 1.154.26, 1.035.06, 5.922.38, 843.72 ve 5.804.38 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına tespit edilmiştir. Davacı Hazine, davalının yaşının küçük olması nedeniyle 20 yıllık zilyetlikle iktisap şartlarının gerçekleşmediği iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine ve çekişmeli taşınmazların tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazlar üzerinde tespit gününde davalı ... yararına 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesi hükmünde öngörülen zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçe gösterilerek hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Dava konusu taşınmazların tespit tutanakları içeriğinden ve beyanlardan taşınmazların öncesinde ...... oğlu .........."a ait iken 2000 yılında satış yoluyla davalıya devredildiği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca; davalının tespit gününe kadar müstakil olarak kazanmayı sağlayan zilyetliğinin bulunmadığı ve eklemeli zilyetlikten faydalandığı açıktır. Mahkemece yapılan belgesiz araştırmasından ve mahkeme kararlarına göre bayii .........."ın toplam 84.600,54 metrekare, davalı ..."ın dava dışı 6.305,66 metrekare taşınmaz edindiği belirlenmiştir. Ayrıca davalı ... ile kardeşi ...... adına belgesizden tespit edilen 118 ada 14 parsel sayılı ve 29.813,94 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz hakkında Hazinenin açtığı davada Kadastro Mahkemesinin 2007/2-2011/159 sayılı ilamı ile davacı Hazinenin davasının reddine ve taşınmazın ... ve ...... adına tesciline dair verilen karar Yargıtay"ca onanarak kesinleşmiştir. Yine davalının bayii ......"den gelen ve aynı nitelikte davalı ... adına tespit edilen 115 ada 1, 102 ada 1 ve 119 ada 1 sayılı parseller ile davalının kardeşi adına tespit edilen 125 ada 3, 114 ada 1, 112 ada 8, 111 ada 2, 127 ada 1, 126 ada 7, 118 ada 15, 116 ada 140, 116 ada 32 sayılı parseller hakkındaki davanın .... Kadastro Mahkemesinin 2006/466 Esas sayılı dosyasında karara bağlandığı, dosyanın temyiz incelemesi aşamasında olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece davalının bayii .......... ve davalı ... adına belgesizden tespit edildiği bildirilen tüm parsellerin kadastro tespit tutanaklarının onaylı örnekleri ve tapu kayıtları getirtilerek belgesizden taşınmaz verilip verilmediği denetlenmemiş, davalı ... ve bayii .........."dan aynı şekilde intikal ile davalının kardeşi ...... adına tespit edilen taşınmazlara karşı Hazinenin aynı nedenle açtığı Mahkemenin 2006/466 Esas sayılı dava dosyası ile görülen parseller hakkındaki dava ile belgesiz limitinin denetimi yönünden dosyaların birleştirilmesi gerektiği düşünülmemiştir. Hal böyle olunca; sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için davalının bayisi .......... adına belgesizden verilen parseller ile davalı ... adına dava konusu edilen parseller dışında belgesizden tespit edildiği bildirilen parsellerin kadastro tespit tutanaklarının onaylı suretleri ve tapu kayıtları getirtilmeli, davalı ... ile kardeşi ...... adına tespit edilen ve Hazine tarafından davaya konu edilen ve kesinleşmeyen diğer parseller hakkındaki Kadastro Mahkemesinin 2006/466 Esas sayılı dosya ile bu dava birleştirilmeli, davalının bayii ..... ve davalı adına dava konusu olup kesinleşmeyen parseller dışında belgesizden verildiği bildirilen parsellerin denetim sonucu herhangi bir kayıt uygulanmadan kesinleştiğinin anlaşılması halinde davalı ve kardeşi ...... adına belgesizden hükmen kesinleşen 118 ada 14 sayılı ve 29.813,14 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz da nazara alındığında 100 dönüm limitinin aşıldığı düşünülmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna uygun bir karar verilmelidir. Mahkemece bu olgular göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, Hazine temsilcisinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 02.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.