(Kapatılan)16. Hukuk Dairesi 2017/367 E. , 2021/5480 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında, ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 190 ada 17,18 ve 19 parsel sayılı sırasıyla 599.90, 1.585,30 ve 1.368,99 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar,kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle sırasıyla ... (...), ... (...) ve ... (...) adlarına tespit edilmişlerdir. Davacı ... ile davacılar ... ve ..., irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğin dayanarak ayrı ayrı dava açmışlardır. Mahkemece, davaların birleştirilmesi suretiyle yapılan yargılama sonunda, davacı ... tarafından açılan davanın kabulüne, bu parsellerle ilgili davacılar ... ve ... tarafından açılan davanın kısmen kabulüne, taşınmazların kadastro tespitinin iptaline, payları oranında ... ve müşterekleri adına tesciline karar verilmiş; hüküm, dahili davalılar ... oğlu ... mirasçıları ..., ..., ..., ..., ... tarafından temyiz edilmiş ve ek kararla ...’ ın temyiz talebi, temyiz süresini geçirdiği gerekçesi ile reddedilmiştir.
1- Çekişmeli 190 ada 17 parsel sayılı taşınmaza ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Mahkemece, dava konusu taşınmazın yarı payının ...’e, yarı payının da ...’e ait iken, ...payının mirasçısı ...’ye kaldığı, ...’nin ise bu payını ... oğlu ...’e devrettiği gerekçesiyle, taşınmazın yarı payı ile ...mirasçılarından dava açmayanların payının ... adına tesciline, dava açan ...mirasçılarının payının ise adlarına tesciline karar verilmiştir. Dava konusu taşınmaz, ... oğlu ... adına tespit edilmiş olup, davacı ..., dava dilekçesinde ... ... ...’i; davacılar ... ve ... ise, ... isimli kişiyi davalı olarak göstermek suretiyle, dava konusu taşınmazın kök muristen intikal ettiği iddiasıyla paylarının adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Dava dilekçesinin tebliği üzerine duruşmaya gelen ... oğlu ..., davacıların iddialarını kabul etmiş ve Mahkemece de bu doğrultuda hüküm kurulmuş ise de, dosya kapsamındaki yazışmalardan tespit maliki ... oğlu ... isimli bir şahsın da mevcut olduğu, ancak ... İlçesi ... Beldesi’nde ikamet ettiği anlaşılmakta olup, adı geçen şahsın nüfus kayıtları temin edilerek dosyaya konulmadığından tespit maliki olan ... oğlu ... ile davacıların davalarını yönelttikleri ... ... ... ile ... ...’in ve duruşmaya gelerek davayı kabul eden ... oğlu ...’in aynı kişi olup olmadıkları anlaşılamamaktadır. Bu nedenle davada taraf teşkilinin doğru olarak sağlanıp sağlanamadığı hususunda tereddüt oluştuğu gibi, kabule göre de; kök muris ...’in ölüm tarihi, bu tarihe göre terekesinn hangi hükümlere tabii olacağı ve mirasçılarının kimler olduğu hususları belirlenmeden karar verilmiş olması nedeniyle yapılan araştırma ve inceleme de hüküm vermek için yeterli bulunmamaktadır.
Hal böyle olunca; Mahkemece öncelikle, tespit maliki ile davalı olarak duruşmalara katılıp beyanda bulunan ...’in aynı kişi olup olmadığı belirlenmeli, bundan sonra yukarıda açıklanan hususlarda araştırma yapılarak sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece açıklanan hususlar gözardı edilerek, yazıl şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazlarının açıklanan nedenlerle kabulü ile hükmün BOZULMASINA,
2- Dava konusu 190 ada 18 ve 19 parsel sayılı taşınmazlar hakkındaki hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Hükmü temyiz yetkisi kural olarak davanın taraflarına aittir. Hükmü temyiz eden ... mirasçıları ile ..."in, dava konusu 190 ada 18 ve 19 parsel sayılı taşınmazlar yönünden tespit malikleri ... ve ... adlarına yapılan kadastro tespitlerine karşı süresinde açılmış bir davaları bulunmadığı gibi, davacılar tarafından açılan davaya usulünce bir katılımları da bulunmamaktadır. Mahkemece temyiz edenler aleyhine bir hüküm de kurulmadığına göre, hükmü temyizde hukuki yararları bulunmadığından temyiz istemlerinin REDDİNE, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.06.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.