1. Hukuk Dairesi 2017/4202 E. , 2020/316 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TENKİS
Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada;
Davacı, asıl davada; mirasbırakan babası ... tarafından düzenlenen... 5. Noterliğinin 09.01.2004 ve 12.04.2001 tarihli vasiyetnamelerinde usulsüzlük ve eşitsizlik olduğunu, vasiyetnamelerin açıldığı sırada rahatsızlığı nedeniyle itiraz edemediğini ileri sürerek mirasbırakandan kalan mirasın mirasçılar arasında eşit şekilde paylaştırılmasına karar verilmesini istemiş, vekili ise 11.6.2007 tarihli dilekçesinde; davacının 9.4.2007 dilekçesinde somut gerekçe ve hukuki tavsif göstermeden vasiyetnamenin iptalini istediğini ancak gerçek iradesinin duruşmada da açıkladığı gibi, vasiyetnamenin usulsüz tesis edildiği gibi mirasbırakanın gerçek iradesini de yansıtmadığı, mirasçılar arasında eşitsizlik yarattığını ileri sürerek vasiyetnamelerin iptalini, olmazsa mirasçıların saklı payları ihlal edilmiş olmakla, miras paylarının tenkisi ile yeniden hesap edilecek kanuni nispetlerde mirasçılar arasında pay edilerek tesciline karar verilmesini istemiştir. Birleştirilen davada ise mirasbırakanın vasiyetnamelerle taşınmazlarını davalılara vasiyet ettiğini, aynı konuda açılan ilk davada tenkis konusunda karar verilmediğini ve hak düşürücü süreyi kaçırmamak için bu davayı açtığını, vasiyetname ile saklı payının zedelendiğini belirterek saklı payı aşan tasarrufun ileride bölünebilirlik ve tercih durumuna göre iptal ya da aynen veya nakten ödenmek suretiyle tenkisine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar, asıl davada; davacının dava dilekçesinde müphem talepleri olduğunu, iddia ve vakıaların genişletilmesine müsade etmediklerini, davacının vasiyetnamelerin açıldığı sırada herhangi bir itirazda bulunmadığını, mirasbırakanın akli melekelerinin yerinde olduğunu belirtip, birleştirilen davada; derdestlik ve hak düşürücü süre itirazlarında bulunup davanın reddini savunmuşlardır.
Asıl davada vasiyetnamenin iptali koşulları oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine ilişkin olarak verilen karar, Yargıtay 3. Hukuk Dairesince "Davacı, 9.4.2007 tarihli dilekçesinde " ...vasiyetnameye şimdi itiraz ettiğini ve mirasın kardeşler arasında eşit şekilde paylaştırılmasının teminini" istemiş, davacı vekili ise davacının verdiği bu dilekçedeki taleplere açıklık getirmiş ardından açıkca "mirasçıların saklı paylarının iptalini" istemiştir. Bu durum karşısında mahkemece yapılacak iş, davaya tenkis davası olarak bakılarak sonuçlandırmak olmalıdır. Yanılgılı değerlendirme ve yazılı gerekçe davanın reddi doğru görülmemiştir. " gerekçesiyle bozulmuş; birleştirilen davada ise henüz birleştirme kararı verilmeden önce mahkemece, HUMK"un 194. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına ilişkin olarak verilen karar Yargıtay 16. Hukuk Dairesince, "Toplanan delillere göre tarafları, dava konusu ve dava sebebi aynı olan iki davanın mevcudiyeti tartışmasız olup, derdestlik itirazının davalılar tarafından süresinde yapılmadığı da açıktır. O halde iki davanın birleştirilmesine karar vermek gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir." gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak davanın asıl dava ile birleştirilmesine kararı verilmiş, yapılan yargılama neticesinde asıl davada iddianın ispatlanamadığı gerekçesiyle vasiyetnamenin iptali isteğinin reddine karar verilmiş, tenkis isteği yönünden ise davacının saklı paynın ihlal edildiği gerekçesiyle 29.01.2015 tarihli tenkis bilirkişi raporuda dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, taraf vekilleri (asıl ve birleştirilen davada) tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’nin raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
-KARAR-
Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Taraf vekillerinin(asıl ve birleştirilen davada) yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 1.166.24 TL. bakiye onama harcının temyiz eden asıl ve birleşen davada davalılardan alınmasına, 528.63 TL.harcında davacıya iadesine, 22/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.