8. Hukuk Dairesi 2012/9640 E. , 2013/230 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
... ile ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kısmen kabulüne kısmen reddine dair.... Asliye Hukuk Mahkemesi"nden verilen 10.04.2012 gün ve 411/151 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekili, duruşmasız olarak incelenmesi ise davacı vekili taraflarından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 15.01.2013 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davalı ... vekili Avukat ... ve karşı taraftan davacı ... vekilleri Avukat ... ve Avukat ... geldiler. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı ... vekili, gerek yurtiçi gerek yurtdışı çalışmaları ile davalı kadının çalışmaya başlayıncaya kadar edindiği bir taşınmaz ve sonrasında ortak gelirlerle alınan 6 parça taşınmaz ile bir aracın evlilik içinde alınarak güven ilişkisi, haciz tehditlerinden kurtulmak istenmesi ve davacının sürekli yurtdışında olması, resmi işlemleri takip edememesi nedeniyle davalı üzerine yapıldığını açıklamış ve taşınmazların ve aracın davacı adına tesciline, bu olmadığı takdirde fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak taşınmazlar ve aracın rayiç değerlerinin bilirkişilerce saptanarak davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, harca esas değeri 40.000 TL. olarak göstermiş, harcını tamamladığı 13.06.2006 tarihli dilekçe ile her bir taşınmaz için ne miktar talebi olduğunu da açıklayarak isteğini 575.861,92 TL. olarak ıslah etmiştir.
Davalı ... vekili, davanın haksız olduğunu, beyan edilen ücretlerin gerçek olmadığını, davacının tüm yaşamı boyunca elde ettiği gelirlerin tamamını tasarruf etse dahi taşınmazlar ve otomobili almasının mümkün olmadığını, davalıya eğitim sırasında babasının... Devleti kanalıyla 100 Dolar gönderdiğini, davacının 1981-1990 yılları arasında ailenin normal giderlerini karşıladığını, davalının 1990 yılında muayenehanesini açtığını, adına kayıtlı olan malların tamamen davalının kendi geliriyle satın alındığını açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile 284.510,55 TL"nin dava tarihi olan 17.01.2003"ten itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesi üzerine hüküm davacı vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Nüfus kayıtlarındaki bilgilere göre taraflar 21.06.1990 tarihinde evlenmiş, 09.09.2002 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün 13.09.2004 tarihinde kesinleşmesiyle, mal rejimi sona ermiştir (TMK.nun 225/2.m.). Sözleşmeyle başka mal rejimi seçilmediğinden, eşler arasında 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (TKM.nin
170.m.), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar ise yasal edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (TMK.nun 202, 4722 s.Y.nın 10.m.).
Tapu kayıtları ve tedavüllerinden dava konusu yedi parça taşınmaz ile bir adet aracın taraflar arasında mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu 1992 ile 2002 arasında edinildikleri ve davalı adına tapu ve trafikte tescil edildikleri anlaşılmaktadır. Davacının isteği 743 sayılı TKM.nin 170. maddesi uyarınca mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde davalı eş tarafından edinilen taşınmazlara yapılan katkı payı alacağı isteğine ilişkindir.
Dosya arasına getirtilen belgelere göre davalının 1990 yılından itibaren doktor, davacının ise evlenme tarihi öncesinden elektrik mühendisi olarak çalışarak gelir elde ettikleri anlaşılmaktadır. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına, davalının muayenehanesi bulunan doktor, davacının da yurtdışında şirketlerde çalışan nitelikli mühendis olması sebebiyle alınan yazı cevapları da gözetilerek gelirlerinin ortalama olarak davacı için aylık 1.800 Dolar ve 288 ay, davalı için ise aylık 2.000 Dolar ve 144 ay üzerinden hesaplamada dikkate alınarak, davalının TKM.nin 152.maddesindeki evi geçindirme yükümlülüğü de gözetilmek suretiyle bulunan oranın dava tarihi itibariyle belirlenen değerlerle çarpılarak yazılı şekilde 284.510,55 TL"nin davalıdan tahsiline karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmadığına, bu tür davalarda "fedakarlığın denkleştirilmesi ve hakkaniyet" kuralının da gözetilmesi gerektiğine göre davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin ise aşağıda yazılı husus dışındaki diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak, dava 40.000 TL değer üzerinden harcı yatırılarak açılmış ve dava dilekçesinde faiz isteğinde bulunulmamıştır. Yargılama sırasında 13.06.2006 tarihli dilekçe ile harcı tamamlanarak toplam talep miktarı 575.861,92 TL. olarak ıslah edilmiş, her bir taşınmaz ve araç için açıklanan değerlere faiz uygulanması da istenmiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile 284.510,55 TL"nin dava tarihi olan 17.01.2003 tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Dava dilekçesinde davacı tarafca herhangi bir faiz isteğinde bulunulmadığına ve ıslah dilekçesi ile faiz istendiğine göre Mahkemece hükmedilen miktara ıslah tarihinden geçerli faiz uygulanabileceği dikkate alınmadan dava tarihinden geçerli olacak şekilde faize hükmedilmesi usul ve kanuna aykırıdır. Davalı vekilinin temyiz itirazı bu bakımdan yerinde olduğundan hükmün bu nedenle bozulması gerekir. Ne var ki, bu husus HMK.nun 370/2. (HUMK.nun 438/7) maddesi gereğince yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hüküm fıkrasının 1. bendinde yer alan “…dava tarihi olan 17.01.2003"ten…” ibaresinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına bunun yerine “...13.06.2006 ıslah tarihinden…” ibaresinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu haliyle HMK.nun 370/2. (HUMK. nun 438/7) maddeleri gereğince ONANMASINA, taraflarca HUMK.nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK.nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve aşağıda dökümü yazılı 4.225,00 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 15.210,00 TL"nin davacı ve davalıdan ayrı ayrı alınmasına 15.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.