2. Ceza Dairesi Esas No: 2009/48127 Karar No: 2011/11209 Karar Tarihi: 24.05.2011
Elektrik enerjisi hırsızlığı - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2009/48127 Esas 2011/11209 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Pınarhisar Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir dava, elektrik enerjisi hırsızlığı suçundan açılmış. Dosyaya bakan 2. Ceza Dairesi, kaçak elektrik kullanımından doğan zararın iddianame tarihinden önce rızaen ve tamamen iade/tazmin edilmesinin cezadan indirim nedeni olduğu ancak bu indirimin hapisten kurtulmak için kullanılamayacağına hükmetmiş. Mahkemenin, bu indirimi aynen tazmin tedbirine çevirmesinin mümkün olmadığına da karar verilmiştir. Bu nedenle, sanık hakkında hapis cezası verilmiştir. Ancak, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması gerektiği belirtilmiş ve bu sebepten dolayı karar bozulmuştur. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: 5237 Sayılı TCK’nın 168/1., 142/1f, 62/1. ve 50. maddeleri; 5728 sayılı Yasa’nın 562. maddesi; 5271 sayılı CMK’nun 231. maddesi; 6008 Sayılı Yasada eklenen 7. madde.
2. Ceza Dairesi 2009/48127 E. , 2011/11209 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 2 - 2008/43311 MAHKEMESİ : Pınarhisar Asliye Ceza Mahkemesi TARİHİ : 03/07/2007 NUMARASI : 2007/51 SUÇ : Elektrik enerjisi hırsızlığı
Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Kaçak elektrik kullanmak suretiyle hırsızlık suçuna ilişkin zararın, iddianame tarihinden önce rızaen ve tamamen iade ve tazmin edilmesinin, 5237 Sayılı TCK’nın 168/1.maddesi gereğince cezadan indirim nedeni olduğu, yasal bir indirim nedeninin aynı zamanda hapis cezasını tamamen ortadan kaldıracak şekilde, aynen tazmin tedbirine dönüştürülmesinin mümkün olmadığı, böyle bir uygulamanın yakınanın zararını gidermeyen hükümlüye yeni bir olanak tanırken soruşturma evresinde zararı ödeyen sanık aleyhine ve adalete aykırı bir sonuç doğuracağı da gözetilmeden, sanık hakkında 5237 Sayılı TCK’nın 142/1f, 168/1, 62/1 maddeleri uyarınca hükmolunan 6 ay 20 gün hapis cezasının, aynı kanunun 50.maddesi uyarınca aynen tazmin tedbirine çevrilmesine karar verilmesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1- Katılan kurum vekilinin oturumlarda hazır bulunmadığının, sadece katılma istemini içeren 02.11.2006 havale tarihli dilekçesini celse arasında ibraz ettiğinin anlaşılması karşısında Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre dilekçe yazım ücreti yerine, yazılı şekilde maktu vekalet ücretine hükmedilmesi, 2- Hükümden sonra 08.02.2008 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasa’nın 562.maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK.nun 231.maddesi uyarınca ve bu maddenin 6.fıkrasına 25.07.2010 tarihinde yürürlüğe giren 6008 Sayılı Yasanın 7. maddesi ile eklenen cümle de gözetilerek; hükmolunan cezanın tür ve süresine göre hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağı hususunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 24/05/2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.