7. Hukuk Dairesi 2015/44864 E. , 2016/6612 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava Türü : İşe iade
YARGITAY İLAMI
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi davalı ... Başkanlığı vekili ile ... İş Ortaklığı yetkilisi tarafından istenilmekle, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Davacı vekili, davacının bilgisayar teknikeri olarak davalı kurum işyerinde değişen alt işverenler nezdinde en son davalı şirketler ortaklığı nezdinde çalıştığını, davacının iş akdinin yazılı bildirim yapılmadan, savunması alınmadan feshedildiğini, yaptığı işin asıl işverenin işi olduğunu belirterek davalı şirkete işe iadesini, mali sonuçlardan davalıların müşterek ve müteselsil sorumlu tutulmalarını istemiştir.
Davalı kurum vekili, temizlik işini ihale yoluyla davalı şirketler ortaklığına verdiğini, kurumun ihale makamı olduğunu, asıl işverenin davalı ortaklık olduğunu savunarak davanın husumet yokluğundan reddini talep etmiştir.
Davalı şirketler ortaklığı vekili, davacı ile yapılan sözleşmenin belirli süreli olduğunu, iş akdine davacının kendisinin son verdiğini, davacının işten ayrıldığını ve bir daha gelmediğini savunarak davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, davalılar arasında asıl-alt işveren ilişkisinin bulunduğu, davacının iş akdinin davalı şirket tarafından feshedildiği, feshin geçersiz olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile davacının .... İl Müdürlüğündeki işine iadesine karar verilmiştir.
Öncelikle; toplanan deliller ve fesih sebebine göre işverence gerçekleştirilen feshin geçerli nedene dayanmadığına dair mahkemenin tespiti yerinde görülmüş olup tarafların bu yönlere ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir.
Asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı biçimde kurulması halinde işçi gerçek işveren işyerine iade edilmeli, ancak işçinin iş akdinin geçersiz nedenle feshi sonucuna bağlı yasal yaptırım sonucu doğan alacaklarından (boşta geçen en çok 4 aya kadar ücret ve diğer hakları ile birlikte işçinin süresi içinde işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminat) muvazaalı işlemin tarafı olan gerçek veya tüzel kişi gerçek işverenle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmalıdır.
Dosya içeriğine göre somut olayda, davacı yaklaşık 3,5 yıllık bilgisayar teknikeri olup davalı kurumda değişen alt işverenler nezdinde en son davalı şirketler ortaklığı nezdinde çalışmış olup yaptığı işin asıl işveren olan davalı kurumun işi olduğunu, dolayısıyla davalılar arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğunu iddia etmektedir. Ne var ki, kararı davalılar temyiz etmiş olup, Dairemizce muvazaa hususunda re’sen bir inceleme yapılması söz konusu değildir. Mahkemece de “davalılar arasında asıl-alt işveren ilişkisi bulunduğundan” söz edilmekle yetinilmiş, gerekçeli kararda muvazaa olgusunun kabulüne yönelik bir ifadeye yer verilmemiştir. Mahkemece muvazaa olgusu kabul edilmediği halde, davacının ...’daki işine iade edildiği görülmektedir. Kararın gerekçesi ile hüküm fıkrası çelişmekte olup bu durum bozmayı gerektirmektedir. Ayrıca, mahkemece, işe başlatmama tazminatının kimden ne şekilde tahsil edileceğinin hüküm fıkrasında gösterilmemesi de tahsilde karışıklığa yol açacağından bu husus da bozma nedenidir.
4857 sayılı İş Yasasının 20/3.maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Davalı alt işveren şirketler ortaklığı tarafından yapılan feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının davalı .... ortaklığı nezdindeki İŞE İADESİNE,
3-Davacının yasal süre içinde başvurusuna rağmen davalı alt işveren tarafından süresi içinde işe başlatılmaması halinde davalılarca müştereken ve müteselsilen ödenmesi gereken tazminat miktarının davacının kıdemi, fesih nedeni dikkate alınarak takdiren davacının 4 aylık brüt ücreti tutarında BELİRLENMESİNE,
4-Davacı işçinin işe iadesi için davalı alt işveren şirketler ortaklığına süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilinin GEREKTİĞİNE,
5-Davacı tarafından peşin yatırılan 27,70 TL harcın alınması gerekli 29,20 TL harçtan mahsubu ile eksik 1,50 TL harcın davalı şirketlerden tahsili ile Hazine"ye gelir kaydına,
6-Davacının yapmış olduğu 131,00 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, davalıların yaptığı yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
7-Davacı tarafından peşin yatırılan 27,70 TL harcın, davalı şirketlerden alınarak davacıya verilmesine,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT"ne göre 1.800,00 TL avukatlık ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine
9-Artan gider ve delil avansının ilgilisine iadesine,
10-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalı şirketlere iadesine, 17/03/2016 tarihinde oybirliğiyla KESİN olarak karar verildi.