Esas No: 2020/7520
Karar No: 2022/1847
Karar Tarihi: 14.03.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/7520 Esas 2022/1847 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, dava dışı müteahhit ile arsa sahipleri arasında imzalanan sözleşmenin feshedilmesi ve arsa sahipleri ile davalı şirket arasında bağımsız bir sözleşme yapıldığı iddiasıyla davalının itirazının iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etti. İlk Derece Mahkemesi, taraflar arasındaki sözleşmenin işletme devri niteliği taşımadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verdi. Davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu da Bölge Adliye Mahkemesi tarafından esastan reddedildi. Temyiz edilen karar ise onandı.
Kanun Maddeleri:
- Türk Borçlar Kanunu'nun 202. maddesi: Malvarlığı veya işletme devri
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355 vd. maddeleri: İstinaf, temyiz, nihai karar, usul ve yasaya uygunluk.
- HMK'nın 369/1. ve 371. maddeleri: Kararın bozulabileceği haller.
- HMK'nın 370/1. maddesi: Onama.
- HMK'nın 372. maddesi: İşlem yapma ve kararın bildirimi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ADANA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 9. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 17.07.2018 tarih ve 2016/550 E- 2018/580 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi'nce verilen 22.06.2020 tarih ve 2019/150 E- 2020/503 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, dava dışı... ... ile tefrik edilen dosya davalıları ... ve ... arasında Narsizia adlı proje çerçevesinde inşaat yapmak amacı ile kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, ... ... ile inşaat malzemeleri satan davacı arasında da sözkonusu inşaatta kullanılmak üzere 02/06/2015 tarihinde 878.661,63.TL bedelli inşaat malzemesinin satışı konusunda anlaşma imzaladığını, sözleşme kapsamında teslim edilen 88.640,00 TL'lik malzeme karşılığı... ...'tan alınan 3 adet çekin karşılıksız çıktığını, inşaatın yarı aşamada iken davalı ... Yiğit Lojistik Ltd. Şti.'ne fiilen devredilerek teslim edildiğini, bu devir TBK’nın 202. maddesi kapsamında bir malvarlığı veya işletme devri hükmünde olduğundan davalının borçlardan sorumlu olduğunu zira yarı oranda tamamlanan inşaatın davalı tarafından tamamlanmak üzere teslim alındığı böylece fiilen vücut bulan ifa edilen bir sözleşmenin olduğu ancak alacaklılardan mal kaçırmak maksadıyla yazılı sözleşme yapılmadığını, yine muvazaalı hareket edilmek suretiyle 16.05.2014 tarihli Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesinin feshedilerek hemen akabinde davalı ile yeni bir Taşınmaz Satış Vaadi ve Arsa Payı İnşaat Sözleşmesi imzalandığını, karşılıksız çek nedeniyle Mersin 5. İcra Müdürlüğü'nün 2016/5968 sayılı dosyası ile... ... ve ... Yiğit Lojistik Ltd. Şti. aleyhine takip başlatıldığını, takibin davalının itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek davalının itirazının iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının dava dışı... ... ile alışveriş yaptığını ve müvekkilinin ilgisinin olmadığını, davalının yürüttüğü inşaat faaliyetinin TBK’nın 202. maddesi kapsamında mal varlığı ya da ticari işletme olmadığını, dava dışı şirket yetkilisinin inşaatı bitirmesinin imkansız olduğunu belirtmesi üzerine tarafların bir araya getirilerek önceki sözleşmenin feshedilerek davalı ve arsa sahipleri arasında yeni bir sözleşme imzalandığını savunarak davanın reddi ile davacı aleyhine tazminata karar verilmesini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince, dosya kapsamına göre, taraflar arasındaki uyuşmazlığın dava dışı müteahhit... ...'ın keşideci olduğu çeklere ilişkin olduğu, dava dışı müteaahhit ile arsa payı sahipleri arasındaki sözleşmenin feshedildiği ve bu fesihten sonra tekrar arsa sahipleri ile davalı şirket arasında bağımsız bir sözleşme yapıldığı, bu durumun "işletmenin devri" olarak nitelendirilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince, davalı ve dava dışı... ... arasında bir işletme devri sözleşmesi bulunmadığı, tarafların ticari sicil kayıtlarında da bu konuda devir ya da ilan yapıldığına dair delil ibraz edilmediği, dava konusu inşaata ilişkin dava dışı... ... ve arsa sahipleri arasındaki sözleşmenin feshinden sonra davalı ve arsa sahipleri arasında imzalanan kat karşılığı inşaat sözleşmesinin işletme devri olarak nitelendirilemeyeceği tüm bu nedenlerle davalının söz konusu borçtan dolayı bir sorumluluğunun bulunmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddi gerekirken ilk derece mahkemesince işletme devri bulunmadığından davanın esastan reddi kararı doğru olmadığından kamu düzenine aykırılık nedeniyle ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK'nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK'nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 14/03/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.