20. Hukuk Dairesi 2017/8302 E. , 2019/1049 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava dilekçesinde; ortak gider alacaklarının tahsili için davalı aleyhine ... .... İcra Müdürlüğünün 2013/10146 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, davalının takibe itirazı sonucu takibin durduğu, itirazının iptaline, takibin devamına, borçlunun %40"dan aşağıda olmamak üzere tazminat ödemeleri istenilmiştir.
... 3. Sulh Hukuk Mahkemesi 2013/1338 E. - 2014/1478 K. sayılı kararıyla açılan davanın kısmen kabul kısmen reddi ile ... .... İcra Müdürlüğü 2013/10146 sayılı takibe vaki asıl alacak yönünden ....137,00.-TL"lik itirazın iptali ile bu miktar üzerinden takibin devamına, faize ilişkin ...100.-TL"lik itirazın kabulüne, asıl alacak üzerinden %20 icra inkar tazminatı olan 227,40.-TL"nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemlerin reddine karar verilmiş, hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2015/6444 E. - 2016/1241 K. sayılı ilamıyla Kat Mülkiyeti Kanununun 22. maddesinin .... fıkrasına göre; kat maliki, aynı Kanunun 20. maddesi uyarınca payına düşecek gider ve avans borcundan ve gecikme tazminatından, bağımsız bölümlerin birinde kira akdine, oturma (sükna) hakkına veya başka bir sebebe dayanarak devamlı bir şekilde faydalananlar da müştereken ve müteselsilen sorumludur. Ancak kiracının sorumluluğu ödemekle yükümlü olduğu kira miktarı ile sınırlı olup; yaptığı ödeme kira borcundan düşülür. Somut olayda takibe konu alacakların bulunduğu 2012 yılına ait kat malikleri kurulunun 06.02.2012 tarihli toplantısına bağımsız bölüm maliki katılmış ve huzuru ile aidat miktarı belirlenmiştir. 2011 yılına ait aidatların belirlendiği kat malikleri kurulu kararı ise dosyada bulunmamaktadır. Buna göre yasanın yukarıda açıklanan hükmü doğrultusunda takibe konu alacaklardan 2012 yılına ait olanların gecikme tazminatından davalının sorumlu tutulması; 2011 yılına ait takibe konu alacaklar konusunda ise varsa alınmış kat malikleri kurul toplantısının temini ile borcun konusu bağımsız bölüme ait malikin ya da temsilcisinin toplantıya katılıp katılmadığı tespit edilip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken bu konuda araştırma yapılmamış olması ve mahkemece gecikme tazminatının tamamından davalının sorumlu tutulmamış olması doğru görülmemiştir “denilerek kararın bozulmasına hükmetmiştir.
Mahkemece; yapılan yargılama neticesinde davalı vekilinin 17/05/2016 tarihli celseye mazeret sunduğu, bir daha ki celse davayı takip edip etmeyeceği yönünde beyanının alınması yönünde ara kararı kurulduğu, bu tarihli celseye davacı vekilinin gelmediği gibi, duruşmanın bırakıldığı 20/09/2016 tarihine kadar da her hangi bir talepte bulunulmadığı, bu arada davalı vekilinin de mazeretsiz olarak duruşmaya katılmadığı, dolayısı ile davayı takip için 3 aylık sürenin geçtiği görülmekle HMK"nın 150. maddesi gereğince dosyanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, ortak gider alacaklarının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun “Tarafların Duruşmaya Gelmemesi, Sonuçları ve Davanın Açılmamış Sayılması” başlığını taşıyan 150. maddesinin .... fıkrasında “Usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflar, duruşmaya gelmedikleri veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirdikleri takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilir.” hükmüne, .... fıkrada “Dosyası işlemden kaldırılmış olan dava, işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde taraflardan birinin dilekçe ile başvurusu üzerine yenilenebilir. Yenileme dilekçesi, duruşma gün, saat ve yeri ile birlikte taraflara tebliğ edilir. Dosyanın işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak bir ay geçtikten sonra yenileme talebinde bulunulursa, yeniden harç alınır, bu harç yenileyen tarafça ödenir ve karşı tarafa yüklenemez. Bu şekilde harç verilerek yenilenen dava, eski davanın devamı sayılır.” hükmüne ve 5. fıkrada da “İşlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde yenilenmeyen davalar, sürenin dolduğu gün itibarıyla açılmamış sayılır ve mahkemece kendiliğinden karar verilerek kayıt kapatılır.” hükmüne yer verilmiştir.
01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 320/... bendi; "Basit yargılama usulüne tabi davalarda, işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olan dosya, yenilenmesinden sonra takipsiz bırakılırsa, dava açılmamış sayılır" hükmü içermektedir.
Tüm bu bilgiler ışığı altında mahkemece HMK"nın 150/.... maddesi uygulanarak öncelikle "dosyanın işlemden kaldırılması" ve ikinci aşama olarak da HMK"nın 320/.... maddesi uyarınca "davanın açılmamış sayılması" yönünde hüküm tesis etmesi gerekmektedir. Somut olayda mahkemece ilk aşama olarak dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken bunun uygulanmaması ve dosyanın açılmamış sayılmamasına karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 18/02/2019 günü oy birliğiyle karar verildi.