Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/5389
Karar No: 2012/7705
Karar Tarihi: 27.12.2012

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/5389 Esas 2012/7705 Karar Sayılı İlamı

Özet:


İçtihat metninde, taraflar arasındaki tazminat davasının reddine yönelik olarak verilen hüküm, davacı ve katılma yolu ile davalılardan bazılarının temyizi üzerine incelenmiştir. Davacı taraf, müvekkili ile davalılar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayanarak tazminat talebinde bulunmuştur. Ancak davalıların reddi savunmaları üzerine, mahkemece karar zamanaşımına dayandırılarak davacının talepleri reddedilmiştir.
Kanun maddeleri olarak; Borçlar Kanunu'nun 126/1. maddesi, aynı maddenin 4. fıkrası, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7. maddesinin 2. fıkrası ve Tarifenin 3. kısmı kararda geçen önemli kanun maddeleridir.
23. Hukuk Dairesi         2012/5389 E.  ,  2012/7705 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı ve katılma yolu ile davalılardan ..., ..., ... ve ... vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Davacı vekili, müvekkili ile davalılar arasındaki 26.01.1996 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin 27.02.2002 tarihinde kesinleşen ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2000/81 E, 2001/301 K sayılı ilamıyla feshedildiğini, ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2005/25 E, 2007/206 K sayılı ilamıyla davacının yaptığı imalat nedeniyle davalıların ödemesi gereken tazminat miktarının 224.223,38 TL olarak belirlendiğini, davacı tarafın fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 100.000,00 TL’nın tahsili amacıyla açtığı bu davada davalıların takas mahsup talebi nazara alınarak yapılan 3.000,00 TL indirimle 97.000,00 TL’nın tahsiline karar verildiğini ileri sürerek, bakiye 127.223,38 TL’nın temerrüt faiziyle tahsilini ve davalılar adına olan taşınmazlar üzerine ihtiyati tedbir kararı verilmesini istemiştir.
    Davalılardan ..., ..., ... ve ... vekili, sözleşmenin feshinden itibaren beş yıllık zamanaşımının geçtiğini savunarak, davanın reddini istemiş, diğer davalılar davaya yanıt vermemişlerdir.
    Mahkemece, iddia ve dosya kapsamına göre, taraflar arasındaki sözleşmenin feshine ilişkin kararın 27.02.2002 tarihinde kesinleştiği, taraflar arasındaki sözleşme ile BK’nın 126/1. ve aynı maddenin 4. fıkrası nazara alındığında, davacı alacağının 5 yıllık zamanaşımına tabi bulunduğu, zamanaşımı başlangıcının sözleşmenin feshine dair mahkeme ilamının kesinleştiği 27.02.2002 tarihi olduğu, dava tarihi olan 09.09.2011 tarihi itibariyle zamanaşımının dolduğu, davalılardan ..., ... ve ...’ın bu davanın açılmasından önce vefat ettikleri gerekçesiyle, davanın reddine ve taşınmazlar üzerine konulan ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar verilmiş, davalılardan, ..., ..., ... ve ... vekili vekalet ücreti yönünden tavzih isteminde bulunmuş, bu istem reddedilmiştir.
    Kararı, davacı vekili ve katılma yolu ile davalılardan ..., ..., ... ve ... vekili temyiz etmiştir.
    1)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.
    2)Davalılardan ..., ..., ... ve ... vekilinin temyiz itirazlarına gelince; Kararı temyiz eden davalılar bakımından davanın zamanaşımı yönünden reddine karar verilmiş olup, davada vekille temsil edilen bu davalılar yararına Tarifenin 7/2. maddesi uyarınca vekalet ücretine hükmedildiği anlaşılmaktadır.
    Zamanaşımı süresi, usule ilişkin kanunlarda değil, maddi hukuka ilişkin kanunlarda düzenlendiğinden, maddi hukuk kurumu olup; zamanaşımı def"i, uyuşmazlığın esasına ilişkin bir savunma nedenidir. Zira, uyuşmazlık noktaları açıklığa kavuşup, belirli hale geldikten sonra, uyuşmazlıkla ilgili süreler hakkında karar vermek de mümkün hale gelmiş olur. Uyuşmazlık noktaları tam olarak belirlenmeden, uyuşmazlığın esası ile ilgili, maddi hukuka dahil olan bir konuda karar da verilemez.
    Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7. maddesinin 2. fıkrasında sayılan hallerde maktu vekalet ücretini geçmemek üzere nispi vekalet ücretine hükmedileceği öngörülmüştür. Zamanaşımı, davanın bu maddede belirtilen reddi sebeplerinden olmadığından ve esasa ilişkin bir savunma nedeni olduğundan, vekille temsil edilen anılan davalılar bakımından tarifenin 3. kısmına göre, nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde maktu vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle, anılan davalılar yararına bozulması gerekmiş ise de, yapılan yanlışlığın giderilmesi, yeniden yargılamaya gereksinim göstermediğinden, HUMK’nın 438/7. maddesi uyarınca hükmün, aşağıda yazılı olduğu şekilde düzeltilerek onanması gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalılardan ..., ..., ... ve ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın hüküm bölümünün 5. bendinde yer alan “avukatlık asgari ücret tarifesinin 7. maddesi gereğince 1.200,00 TL” ibaresinin hükümden çıkartılıp, yerine “Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 3. kısmı uyarınca hesaplanan 12.083,40 TL” ibaresinin konulmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, davacıdan alınması gereken harç peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi