17. Hukuk Dairesi 2009/7610 E. , 2010/1408 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün, süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkili şirkete kasko sigortalı aracın, davalı ortaklık tarafından işletilen lokantanın otoparkına bırakıldığını, ancak davalı tarafın bakım ve gözetim sorumluluğunu yerine getirmemesi nedeniyle, kimliği belirsiz kişilerce aracın arka camı kırılmak suretiyle hasara uğratıldığını belirterek, sigortalısına ödediği 2.026.00 TL’nın, ödeme tarihinden itibaren işleyecek reeskont (avans) faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, olayın meydana geldiği yerin müvekkiline ait otopark olmadığını, bakım ve gözetim yükümlülüklerinin bulunmadığını, sigortalının da araç içerisinde çanta bırakarak kusurlu davrandığını bildirerek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan delillere, benimsenen bilirkişi raporuna ve tarafların kusur durumuna göre, davanın kısmen kabulü ile, 1.616.13 TL’nın, 29.07.2005 ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davacı vekili, müvekkili şirketçe sigortalısına ödenen 2.026.00 TL’nın, tahsilini talep etmiştir.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının toplam zarar miktarı 1.616.13 TL ve davalının %75 oranında, sigortalının ise %25 oranında kusurlu olduğu belirlenmiştir. Mahkemece, bilirkişi raporunda belirlenen 1.616.13 TL gerçek zarar miktarından, davalının %75 kusur oranına isabet eden 1.212.09 TL’na hükmedilmesi gerekirken, fazla tazminata karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 22.2.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.