13. Hukuk Dairesi 2016/16084 E. , 2019/5843 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla)
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, 2009 yılında ... 3. Etap K1-13 Blok 2. Katta bulunan güneybatı cepheli 11 numaralı daireyi 94.000,00 TL karşılığında aldığını, taşındıktan sonra dairenin satış listesinde belirtilen güneybatı cepheli olmadığını ve kuzeybatı cepheli olduğunu farkettiğini, daireyi kendisine teslim eden yetkililere durumu bildirdiğini ancak bir sonuç alamadığını belirterek, aradaki değer farkı olarak fazladan ödenen 5.505,00 TL satış bedeli farkının ödenmesine karar verilmesini talep etmiş, 25/02/2016 tarihli dilekçesi ile talebini 8.498,34 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile; 5.505,00-TL.nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297. maddesinde hüküm fıkrasında nelerin yer alacağı açıklanmış; 297. maddenin 2. fıkrası ile "Hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir" hükmü getirilmiştir. Somut uyuşmazlıkta, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olmakla davalı lehine vekalet ücretine hükmedilecektir. Hükmün 4. bendinde “Davalı ve ihbar olunan kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan ... . gereğince 900,00-TL"nin davacıdan alınarak davalıya ve ihbar olunana verilmesine” şeklinde karar verilmiştir. Hüküm ancak taraflar hakkında kurulabilecek olup davada taraf olmayanlar hakkında leh veya aleyhinlerine hüküm kurulamaz; ihbar olunun davada taraf değildir. Hal böyle olunca, yalnızca davalı lehine vekalet ücretine hükmolunması gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK.’nun 438/7. maddesi gereğidir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacının tüm, davalının sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün 4.bendindeki “ihbar olunan(a)” ibarelerinin hükümden çıkarılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, peşin alınan 225,00 TL harcın davalıya iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 07/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.