
Esas No: 2015/31727
Karar No: 2016/1937
Karar Tarihi: 25.01.2016
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2015/31727 Esas 2016/1937 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi.... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Alacaklı tarafından bir adet çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçlunun örnek 10 numaralı ödeme emri tebliği üzerine icra mahkemesine yaptığı başvurusunda, çekin menfi tespit davasında verilen tedbir kararı uyarınca ödenmediğini, ihtiyati haciz sonrasında İİK"nun 264. maddesine aykırı olarak esas takibe geçildiğini, ihtiyati haciz sırasında borcun tamamının ödendiğini, ancak harcın fazla hesaplandığını ve çek tazminatının kendisinden talep edilemeyeceğini ileri sürdüğü, mahkemece takibe konu borç ödendiğinden konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına hükmedildiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda, borçlu aleyhine 26.03.2014 tarihinde ihtiyati haciz kararı verildiği ve infazına başlandığı, 27.03.2014 tarihinde esas takibe geçildiği, borçlu tarafından borcun 28.03.2014 tarihinde ödendiği, 01.04.2014 tarihinde örnek 10 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun 03.04.2014 tarihinde yasal sürede icra mahkemesinde itiraz ve şikayet sebeplerini ileri sürdüğü görülmektedir.
Açıkça itiraz ve şikayetten vazgeçilmeksizin, borcun cebri icra tehdidi altında ödenmesi itiraz ve şikayeti konusuz kılmaz. Her dava ve şikayet, davanın açıldığı (şikayetin yapıldığı) andaki şartlara göre değerlendirilir. (Hukuk Genel Kurulu’nun 2011/12-177 esas, 2011/300 karar sayılı 11.05.2011 tarihli kararı)
O halde mahkemece, borçlunun borca itirazının ve şikayetinin esası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile "konusu kalmayan dava hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.
GB