Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/2286
Karar No: 2022/2000
Karar Tarihi: 16.03.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/2286 Esas 2022/2000 Karar Sayılı İlamı

Özet:


İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi, davacıların ipotekle yükümlü olarak satın aldıkları taşınmazların cebri icra yoluyla satıldığı ve satış bedelinin ipotekle teminat altına alınan borcu karşılamadığı gerekçesiyle yapılan istinaf başvurusunu esastan reddetmiş ve İlk Derece Mahkemesi kararının onanmasına karar vermiştir. Kararda, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varılmıştır. Kararda ayrıca HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine gönderilmesi ve kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesi, vekalet ücretlerinin davacılardan alınarak davalıya verilmesi ve temyiz ilam harcının davacılardan alınması kararlaştırılmıştır.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 353/b-1: İstinaf başvurusunun kabul edilememesi hallerinde yerel mahkeme kararının yerinde olduğu gerekçesiyle kararın onanması kararı verilebilir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde
11. Hukuk Dairesi         2020/2286 E.  ,  2022/2000 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ : İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 11. HUKUK DAİRESİ


    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada Salihli 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce verilen 29.01.2019 tarih ve 2018/92 E- 2019/32 K. sayılı kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi'nce verilen 27.05.2020 tarih ve 2020/594 E- 2020/547 K. sayılı kararın duruşmalı olarak Yargıtay'ca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, duruşma için belirlenen 15.03.2022 günü hazır bulunan davacılar vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ...dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacılar vekili, müvekkillerin 2522 ada 9 parselde kayıtlı taşınmazdan 4 adet bağımsız bölümü 19.10.2012 tarihinde taşınmaz üzerinde kurulmuş olan ipotekle yükümlü olarak satın aldıklarını, ipoteğin tesis edildiği anda taşınmaz malikinin ... olup, ipoteğin ...'ın Ziraat Bankası'na olan borçların teminatı olarak kurulduğunu, 15.04.2013 tarihinde ipotek alacaklısı olan Ziraat Bankası'nın 2013/1958 sayılı takip dosyasında müvekkilleri ve ... ile ... aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlattığı, bu icra takibinde müvekkillerinin sorumluluğunun ...'ın borcu ile sınırlı olmasına rağmen ... ve Aslan Kardeşler Ltd. Şti.'nin borçlarını kapsıyormuş gibi istemde bulunulduğunu, söz konusu icra takibine karşı taraflarınca takibin iptali talebinde bulunulduğunu ve taşınmazların 18/02/2014 tarihinde açık artırma sureti ile ihale edilerek 3. şahıslara 315.350,00 TL'ye satıldığı, ...'ın borcu 144.108,00 olduğu halde haksız olarak 171.242,00 TL fazladan para tahsil edildiğini, 4 evin toplam değeri 530.000,00 TL iken, icra müdürlüğünde yapılan ihale ile toplam 315.350,00 TL'ye satıldığından müvekkillerin toplam 214.650,00 TL maddi zarara uğradığını, satılan bağımsız bölümlerin müvekkillerinin mesken olarak oturdukları evler olduğundan manevi acı ve huzursuzluğun had safhada olduğunu ileri sürerek müvekkilerinden icra kanalıyla fazladan tahsil edilen 171.242,00 TL'nin 18/02/2014 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte istirdatına, 214.650,00 TL maddi tazminat ile toplam 40.000,00 TL manevi tazminatın yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, ...'ın müvekkili bankadan 31.12.2010 tarihinde asaleten ticari kredi kredi kullandığını, iş bu kredi sözleşmesini Aslan Kardeşler Ltd. Şti ile ...'ın müştereken ve müteselsilen kefil sıfatıyla imzaladıkları, ... aynı zamanda 2522 ada 9 parselde kayıtlı taşınmazına ipotek verdiğini, davacıların 1,2,3 ve 5 numaralı bağımsız bölümleri ipotekle yüklü olarak satın aldıklarını, ...'ın ayrıca Aslan Kardeşler Ltd. Şti.'nin kredi borcunun ödenmesi amacıyla 30.12.2010 tarih ve 25.03.2013 vade tarihli 110.000,00 TL bedelli senet keşide ettiğinden bu senetten dolayı Aslan Kardeşler Ltd. Şti.'ne borçlu bulunduğu, her iki alacağın da ipotek kapsamında kaldığı, senedin şirket borcu için bankaya verildiği, senetten dolayı takibe girişildiği, icra dairesinden müvekkili bankaya, 14.03.2014 tarihinde 270.908,88 TL para aktarıldığı, bu paranın 90.232,15 TL'sinin şirket borcuna mahsup edildiği, kalan 180.676,73 TL'nin ise ...'ın borcuna karşılık infazen alındığı savunarak davanın reddini istemiştir.
    İlk Derece Mahkemesince, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; keşidecisi ..., lehtarı ... ve sırasıyla ..., ... ve Aslan Kardeşler İnş. San. Tic. Ltd. Şti.'nin ciranta sıfatıyla imzaladığı davacı bankanın hamili olduğu 30.12.2010 keşide tarihli, 25.03.2013 vade tarihli 110.000,00 TL bedelli bononun, gerek istinaf incelemesinden önce alınan heyet raporunda, gerekse istinaf incelemesinden sonra alınan heyet raporunda Aslan Kardeşler Ltd. Şti. firmasının davalı bankaya olan borcuna ilişkin olduğu, ... tarafından da keşide edildiği için ipotek kapsamında kaldığının belirtildiği, her ne kadar uyuşmazlık konusu bononun muhasebe kaydı olmadığı bilirkişi heyeti tarafından tespit edilmiş ise de; bu durumun davacılar lehine bir hak bahşetmeyeceği, nihayetinde davalı bankanın elinde hamil olarak senet bulunduğu, Aslan Kardeşler Ltd. Şti.'nin davalı bankaya borçlu olduğu, ... keşideci olarak bu senedi imzaladığı için Aslan Kardeşler Ltd. Şti.'nin bankaya olan borcundan sorumlu olduğu, davacıların senedin ... ile banka arasında imzalanan 30.12.2010 tarihli sözleşmenin teminatı olarak verildiğini iddia etmiş ise de bononun keşide tarihi ile ... ile banka arasında imzalanan sözleşmenin tanzim tarihinin aynı olmasının, davacıların iddiasını kanıtlamadığı, bilirkişi raporunda yapılan hesaplamaya göre davacılardan fazla tahsilat yapılmadığı, dava konusu taşınmazların ipotek kapsamında takip hukukuna uygun olarak cebri icra yoluyla satıldığının, satış bedelinin ipotekle teminat altına alınan borcu karşılamadığının anlaşıldığı, davacılar ayrı ayrı manevi tazminat talep etmiş ise de, manevi tazminatın şartlarının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Karara karşı, davacılar vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesince, Aslan Kardeşler Ltd. Şti.'nin hamili olduğu senedi kullandığı kredi borcunun teminatı olarak bankaya vermediği ve kredi borcunu ödememesi nedeniyle senedin tahsili koşullarının oluşmadığı, ipoteğin ihtilafa konu senedi de kapsadığı, ipotekli taşınmazların icra yoluyla satışı neticesinde bankaya intikal ettirilen ve icra dosyalarında ayrıca yapılan tahsilatların borcun tamamını karşılamadığı, davalı bankanın halen alacaklı olduğu gerekçesiyle davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.
    Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz istemlerinin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, takdir olunan 3.815,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, 16/03/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.


    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi