Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/1363
Karar No: 2022/1960
Karar Tarihi: 16.03.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2022/1363 Esas 2022/1960 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Denizli Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülen bir dava sonucunda, Hayat Varlık Yönetim A.Ş. banka ile olan kredi sözleşmesi nedeniyle davalının müteselsil kefil olduğunu iddia ederek davanın reddedilmesi istemiyle dava açmıştır. İlk derece mahkemesi bu istemi reddederken, istinaf başvurusu sonrasında Antalya Bölge Adliye Mahkemesi davanın reddine karar vermiştir. Daha sonrasında yapılan temyiz başvurusu sonunda, davalı lehine maktu vekalet ücretine hükmedilirken, bu kararın yanlışlığı düzeltilerek onanmıştır. Kararda HMK'nın 355 vd., 369/1., 371., 372. ve 370/2. maddeleri anılmaktadır.
11. Hukuk Dairesi         2022/1363 E.  ,  2022/1960 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 11. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında görülen davada Denizli Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 20.01.2017 tarih ve 2014/662 E- 2017/40 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan kabulüne dair Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi'nce verilen 23.06.2020 tarih ve 2020/203 E- 2020/727 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi temlik alan davacı Hayat Varlık Yönetim A.Ş. vekili ve davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, bazı noksanlıkların ikmali için mahalline geri çevrilen dosyanın eksikliklerin giderilmesinden sonra iade edildiği anlaşılmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkili banka ile dava dışı ADL Tekstil Uluslararası Nakliye Gıda Tarım Hayvancılık Plastik Sanayi ve Tic. Ltd. Şti. arasında düzenlenen genel kredi sözleşmesi nedeniyle kredi kullandırıldığını ve davalının kredi sözleşmelerini müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, borcun ödenmemesi üzerine 31/12/2013 tarihi itibariyle hesap kat edilerek Denizli 2. Noterliğinin 07/01/2014 tarihli ihtarnamesinin davalıya tebliğ edilmesine rağmen borcun ödenmediğini, Denizli 7. İcra Müdürlüğünün 2014/1813 Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, müvekkilinin borcunun olmadığını, yeni kredi sözleşmelerinde imzasının bulunmadığını, şirket ortaklığından ayrıldığını savunarak davanın reddine, % 20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
    İlk Derece Mahkemesince davanın reddine dair verilen kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Antalya Bölge Adliye Mahkemesince, duruşma açılarak ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair hüküm kurulmuştur.
    Bu kararın davacı yan vekilince temyizi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince kurulan karar Dairemizin 2018/967 Esas-2019/5543 Karar ve 12.12.2019 tarihli ilamıyla usulden bozulmasına karar verilmiş; Antalya Bölge Adliye Mahkemesince bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada tüm dosya kapsamına göre, takip konusu edilen kredilerin davalının kefalet imzası bulunmayan 13/09/2012 tarihli genel kredi sözleşmesinden kaynaklandığı, bu nedenle davalının takip konusu banka alacağından sorumluluğunun bulunmadığı, ilk derece mahkemesi kararının sonuç itibari ile doğru olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun incelenmesi için duruşma açılmasına karar verilip yeni tahkikat işlemleri yapılmış olduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1-b-2. maddesi uyarınca esastan kabulüne, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılması ile davanın reddine, davacının takip yapmakta kötüniyetli olduğu sabit olmadığından davalı tarafın kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
    Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    1-İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK'nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK'nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Bölge Adliye Mahkemesince yerel mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilerek davalı lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmiş, istinaf incelemesinin de duruşmalı olarak yapılması nedeniyle ayrıca davacı lehine de maktu vekalet ücretine hükmedilmiştir. Ancak, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'nin 13. maddesinde düzenlenen “Bu Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için bu Tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla bu Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir.” hükmü uyarınca davada kendisini vekille temsil ettiren davalı lehine reddedilen dava değeri olan 144.021,14 TL üzerinden hesaplanacak nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken maktu vekalet ücreti takdir edilmesi doğru olmamıştır. Ayrıca Bölge Adliye Mahkemesince istinaf incelemesi yönünden davada aleyhine karar verilen davacı taraf lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi de doğru olmayıp kararın bu yönlerden bozulması gerekir ise de; yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden davalı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazının kabulüyle HMK'nın 370/2 maddesi gereğince kararın düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının 2. maddesinin (g) bendindeki "3.400,00 TL. vekalet ücretinin” ibaresinin hükümden çıkarılarak yerine “17.632,01-TL nispi vekalet ücretinin’’ ibaresi yazılmak suretiyle ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının 3. maddesinin (f) bendinin karardan tümüyle çıkartılarak kararın bu şekliyle HMK'nın 370/2. maddesi uyarınca düzeltilerek ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, (temlik alan) davacı Hayat Varlık Yönetim A.Ş. harçtan muaf olduğundan ödediği temyiz ilam harcı ve temyiz başvuru harcının isteği halinde temyiz eden davacı Hayat Varlık Yönetim A.Ş.'ye iadesine, 16/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi