Esas No: 2021/416
Karar No: 2022/1973
Karar Tarihi: 16.03.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/416 Esas 2022/1973 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı tarafın çekin sahte olduğunu iddia etmesine rağmen, mahkeme çekin davacı tarafından sunulduğunu ve hamil olduğunu kabul etmiştir. Mahkeme, dava konusu çek bedelinin sebepsiz zenginleşme nedeniyle tahsili istemi olduğunu ve davanın kambiyo hukukuna özgü bir dava çeşidi olduğunu belirterek, davanın kabulüne karar vermiştir. Buna göre, mahkeme davalıdan 33.000 TL'nin takip tarihi olan 24/07/2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar vermiştir. Karara karşı yapılan temyiz başvurusu reddedilmiştir. Mahkeme kararı, TTK'nın 644. ve 664. maddeleri ve BK'nin sebepsiz zenginleşme davasında farklı kuralların geçerli olduğu konularını içermektedir. Ayrıca, davalının 24.07.2007 tarihi itibariyle zamanaşımını kesmiş olmasına rağmen, bir yıllık sebepsiz zenginleşme zamanaşımı süresinin dolmamış olması nedeniyle, davalının temyiz itirazları reddedilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 5. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 24.09.2020 tarih ve 2018/580 E. - 2020/158 K. sayılı kararın duruşmalı olarak Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava konusu meblağ 40.415 TL'nin altında bulunduğundan 6100 sayılı Kanun'un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK 3156 sayılı Kanunla değişik 438. maddesi gereğince duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkilinde bulunan ve polis tarafından el konulan çekin, Karaköy Emniyet Amirliği tarafından fotokopisi çekilerek ve aslı gibidir şeklinde onaylanarak kendisine verildiğini, bu çek fotokopisi ile bankaya müracaat edildiğinde karşılığının bulunmadığının tespit edildiğini ve bunun çekin arkasına yazıldığını, sonrasında da çeke dayalı takip yapıldığını ancak takibin icra mahkemesi kararı ile iptal edildiğini, iptal sebebinin karakolda çeklerin fotokopisi çekilirken davaya konu çekin arkasına başka bir çekin arkasının fotokopi çekilmesi olduğunu, bu nedenle davalının sebepsiz zenginleştiğini ileri sürerek, 33.200.- TL asıl alacağın icra takibinin yapıldığı tarihten itibaren işleyecek faizi ile tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; müvekkilinin aracının 11/04/2006 tarihinde soyulduğunu ve araç içerisinde bulunan çeklerin ve ödeme makbuzlarının çalındığını, bunun üzerine müvekkilinin gerekli yerlere şikayetini yaptıktan sonra davacının icra takibine konu ettiği çek de dahil olmak üzere kaybolan çekler hakkında TTK'nın 711. maddesi uyarınca ödemeden men talimatı verdiğini, müvekkilinin yedinden çalınan çeklerden icra takibine konu edilen 07/05/2007 keşide tarihli 25.000 USD bedelli çekin davacının yakalanması üzerine üzerinden çıktığını, davacının bu olay üzerine tutuklandığını ve çekin müsadere altına alındığını, ancak davacı vekilince bu çekin fotokopisi üzerinden takip başlatılması üzerine çek aslı icra kasasına sunulmadığından icra hukuk mahkemesi kararı ile ödeme emrinin iptaline karar verildiği, sonrasında da davacı tarafından çekin aslı sunularak ödeme emri tebliğ edildiğini ancak takibe konu çekin bankaya ibraz edilmeksizin takibe konu edildiği gerekçesi ile icra takibinin iptaline karar verildiğini, davacı tarafından icra takibine konu edilen çekin süresinde bankaya ibraz edilmediğinden hamilin TTK'nın 720 uyarınca müracaat hakkının düştüğünü, çekin çalınan bir çek olduğu ve müvekkilinin borcunun olmadığının sabit bulunduğunu, davacı tarafın yetkili hamil olmadığını, dava konusu çek, çek vasfında bulunmadığından davanın ispatı davacıya düştüğünü savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, Dairemiz bozma ilamına uyularak ve tüm dosya kapsamına göre yapılan yargılama sonuunda; davanın 6762 sayılı TTK'nın 644.maddesine dayalı sebepsiz zenginleşme nedeniyle çek bedelinin tahsili istemi olduğu, çekin davacının elinde olması nedeniyle ve bozma ilamı gereğince yetkili hamil olduğunun kabulü gerekip TTK'nın 664.maddesine dayalı davanın kambiyo hukukuna özgü bir dava çeşidi olduğu, BK'nin sebepsiz zenginleşme davasında tamamen farklı kurallara tabi olup TTK'nın 644.maddesine göre açılan davalarda ispat yükünün sebepsiz olarak zenginleşmediğini veya çek bedelini cirantalardan birine veya hamile ödediğini savunan keşideci tarafından ispat edilmesi gerektiği, bu yönde davalı vekilince delillerini sunmak için süre verilmiş davalı tarafından gösterilen deliller çerçevesinde dava dışı şirket defler ve kayıtları üzerinde incelemeler yapılmış olmakla çeke dair ve ödemelere dair herhangi bir bilgi ve belgeye rastlanmadığından, davanın kabulü ile 33.000,00 TL’nin takip tarihi olan 24/07/2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Karara karşı, davalı vekili tarafından temyiz kanun yoluna başvurulmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, ayrıca tanzim tarihine göre davalının icra takibinde bulunduğu 24.07.2007 tarihi itibariyle zamanaşımı kesilmiş olup, bu süreden sonra altı aylık sürenin dolduğu tarih itibariyle bir yıllık sebepsiz zenginleşme zamanaşımı süresinin dolmamış olmasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 1.802,73 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 16/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.