17. Hukuk Dairesi Esas No: 2009/5869 Karar No: 2010/1244 Karar Tarihi: 16.2.2010
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2009/5869 Esas 2010/1244 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2009/5869 E. , 2010/1244 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı Birlik Sigorta A.Ş vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkiline ait aracın davalı şirkete kasko sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, aracın sürücü ... idaresinde bulunduğu sırada meydana gelen kazada hasarlandığını, hasar bedelinin sigortalıya ödenmediğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 5.068,77 TL.sı tazminatın olay tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili, kaza tespit tutanağında araç sürücüsünün tespit edilemediği belirtilmiş, aracı kaza sırasında ehliyetsiz ve alkollü ..."ın kullandığı, sürücü olarak belirtilen şahsın daha sonra çağrıldığını, hasarın teminat dışı olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre davanın kabulü ile 5.068,77 TL. tazminatın 23.4.2005 olay tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı Birlik Sigorta A.Ş vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, kasko sigorta sözleşmesinden doğan alacağın tahsili istemine ilişkindir. Davacıya ait aracın davalı şirket nezdinde kasko poliçesi ile sigortalı olduğu ve dava dışı ... Şubesi"nin dain ve mürtehin olarak poliçede gösterildiği anlaşılmakdır. TTK.nun 1269.ncu maddesi uyarınca, malı rehin alan kimse sıfatıyla o mal üzerindeki menfaatini kendi adına sigorta ettirebileceği gibi aynı yasanın 1270.unci maddesi hükme gereğince bir başkasının da rehin konusu malı rehin alan hesabına ve onun lehine sigorta ettirmesi mümkündür. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 879.maddesi gereğince, sigorta tazminatının öncelikle rehin hakkı sahibine verilmesi veya açık muvafatının alınması gerekmektedir. Somut olayda, dain mürtehin sıfatı bulunan ve menfati olan dava dışı bankadan, dava açmaya ve tazminatın davacıya ödenmesine muvafakatı olup olmadığı konusu araştırılmamıştır. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, dava dışı bankadan, davanın açılmasına ve tazminatın davacıya verilmesine muvafakati olup olmadığı konusu araştırılmalı, muvafakati sağlandığı takdirde yargılamaya devam edilerek davanın sonuçlandırılması, aksi halde davanın aktif husumet ehliyeti yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli değildir. 2-Kabul şekli yönünden; Davalı ... davacının doğru ihbar yükümlülüğünü ihlal ettiğini, sürücünün ehliyetsiz ve alkollü olan ...olduğunu iddia etmiştir. Kaza çift taraflı kaza olup diğer araç sürücüsü olan ..."un Cumhuriyet Savcılığı tarafından alınan ifadesinde, sürücünün ... olduğunu ifade ettiği ve davacı tarafından sürücü olarak gösterilen ..."nın olay yerinde olmadığından kaza tespit tutanağında da sürücü olarak gösterilmediği, 23.4.2005 tarihinde saat 19:05"de meydana gelen kaza nedeniyle ifade vermek amacıyla 24.4.2005 tarihinde saat 1.20 de karakola geldiği, ... nın kaza yerinde bulunmama sebebinin izah edilemediği hususlarıda değerlendirilerek ..."ın sürücü belgesinin de bulunmadığı anlaşıldığından sonucuna göre karar verlmesi gerekiken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülemmiştir. SONUÇ;Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı Birlik Sigorta A.Ş’ye geri verilmesine 16.2.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.