3. Ceza Dairesi 2014/42364 E. , 2015/16672 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Asliye Ceza Mahkemesi
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1) Sanık hakkında hakaret ve silahlı tehdit suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde:
Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5237 sayılı TCK’nin 53/3. maddesine göre TCK’nin 53/1-c maddesinde yer alan velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri ile ilgili hak yoksunluğunun sadece kendi altsoyu üzerinde şartla tahliye tarihine kadar uygulanabileceği gözetilmeden, yazılı şekilde tüm kişiler için velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerinin şartla tahliye tarihine kadar uygulanabileceğine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesi gereğince, hükümlerin bu konu ile ilgili fıkralarının “ 5237 sayılı TCK’nin 53/1-a, b, c, d, e bentlerinde yazılı hakları kullanmaktan mahkum oldukları hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, TCK’nin 53/1-c maddesinde yazılı velayet, vesayet ve kayyımlığa ait yetkileri kendi alt soyu üzerinde kullanmaktan TCK’nin 53/3. maddesi hükmü gereğince şartla tahliye tarihine kadar yoksun bırakılmasına ” şeklinde değiştirilmesi ve diğer kısımların aynen bırakılması suretiyle hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2) Sanık hakkında yaralama suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde:
Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a) Katılan hakkında düzenlenen, ... nin 06/02/2012 tarih ve 431 nolu geçici raporda mevcut yaralanmanın basit tıbbi müdahale ile giderilebileceği hayati tehlikenin olmadığı belirtildiği halde aynı hastanenin 19/03/2014 tarih ve 1065 nolu kati raporunda yaşamı tehlikeye sokan bir durum olduğu ve basit tıbbi müdahale ile giderilebileceği açıklandığı, raporun çelişkili ve yeterli açıklıkta bulunmadığı gözetildiğinde, katılana ait tüm tedavi evraklarının adli tıp kurumuna gönderilerek aldırılacak rapor sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
b) 5237 sayılı TCK’nin 53/3. maddesine göre TCK’nin 53/1-c maddesinde yer alan velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri ile ilgili hak yoksunluğunun sadece kendi altsoyu üzerinde şartla tahliye tarihine kadar uygulanabileceği gözetilmeden, yazılı şekilde tüm kişiler için velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerinin şartla tahliye tarihine kadar uygulanabileceğine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı BOZULMASINA,
3) Sanık hakkında genel güvenliği kasten tehlikeye sokma suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde:
a) Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 06.07.2010 tarih ve 2010/ 8-51/162 sayılı kararında açıklandığı üzere; sanığın, katılanı tehdit ettikten sonra havaya bir el ateş etmesi şeklinde gerçekleşen eyleminin, hukuki anlamda tek fiil olduğu ve tek fiil ile hem silahlı tehdit hem de genel güvenliği kasten tehlikeye sokma suçunun meydana geldiği, 5237 sayılı TCK"nin 44. maddesi gereğince sanığın daha ağır cezayı gerektiren silahlı tehdit suçundan cezalandırılması ile yetinilmesi gerekirken ayrıca genel güvenliği kasten bozma suçundan da mahkumiyetine karar verilmesi,
b) Kabule göre de, 5237 sayılı TCK’nin 53/3. maddesine göre TCK’nin 53/1-c maddesinde yer alan velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri ile ilgili hak yoksunluğunun sadece kendi altsoyu üzerinde şartla tahliye tarihine kadar uygulanabileceği gözetilmeden, yazılı şekilde tüm kişiler için velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerinin şartla tahliye tarihine kadar uygulanabileceğine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme uygun BOZULMASINA, 12/05/2015 gününde oy birliğiyle karar verildi.