17. Hukuk Dairesi 2009/5500 E. , 2010/1242 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... AŞ. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkiline ait aracın davalı şirkete kasko sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, aracın meydana gelen kazada ağır hasar gördüğünü, sigorta şirketinin 5.000 TL hasar bedeli teklif ettiğini, araçta 15.262,37 TL hasar bedeli belirlendiğini, sigortalının aracı tamir ettidiğini, tazminatın sigortalıya ödenmediğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 15.262,00 TL.sı tazminatın hasar tarihinden işleyecek ticari faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin ikametgahı mahkemesi olan ümraniye mahkemelerinin yetkili olduğunu, aracın 2 yaşında olmasına rağmen altı defa hasarlandığını ve sigorta şirketlerinden hasar bedeli alındığını, aracın hep aynı yerden hasarlandığını, tazminatın fahiş olduğunu aracın pertotal olması gerektiğini, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulü ile 8.750,00 TL tazminatın dava tarihinden işleyecek ticari faizi ile davalı dan tahsiline, karar verilmiş; hüküm, davalı .... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava kakso sigorta sözleşmesinden kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. Bu tür sözleşmeye dayalı davalarda da genel yetkili mahkeme, HUMK.nun 9/1 nci maddesi uyarınca davalının ikametgahı mahkemesi ise de, Kasko Sigortası Genel Şartları"nın C.8.nci maddesi hükmünde, sigortacı aleyhine açılacak bu tür davada, davalı sigortacının merkezinin veya sigorta sözleşmesini yapan yetkili acentanın ikametgahının bulunduğu veya rizikonun meydana geldiği yer mahkemesi de yetkili mahkeme olarak kabul edilmiştir. HUMK.nun 19.ncu madde hükmünde de, rizikonun meydana geldiği yer mahkemesi de yetkili mahkeme olarak kabul edilmiş, sigorta sözleşmelerine aksine konulan şartların geçersiz olacağı kesin bir şekilde belirlenmiş bulunmaktadır. Açıklanan bu husular dikkate alınarak olay yeri, sözleşmeyi yapan yetkili acentanın ikametgahı belirlenerek sonucuna göre davalı ... şirketinin yetki itirazı hususunda karar verilmesi gerekirken yetki konusunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmeden davanın esasına girilerek karar verilmesi doğru görülmemiştir.
2- Kabul şekli yönünden; Davalı ... şirketi davacıya ait aracın daha önce başka sigorta şirketlerine sigortalı olduğunu ve iki yıllık olmasına rağmen altı kez kaza geçirdiği ve sigorta şirketleri tarafından ödeme yapıldığını, hasarların hepsinin aynı şekilde ve aynı bölümlerde ve aynı tutarda meydana geldiğini, sigorta tazminatı alabilmek için aracın kaza yapmış gibi gösterildiğini savunmuş mahkemece davalının bu savunması üzerinde durulmamıştır. Mahkemece yapılacak iş davacıya ait aracın daha önce kasko sigorta poliçesi düzenleyen HDI sigorta A.Ş. ve Güneş sigorta A.Ş"den hasar dosyaları, olaylara ilişkin fotoğraflar, ödeme belgeleri, ekspertiz raporları getirilerek konusunda uzman İTÜ"den seçilecek bilirkişi heyetinden dava konusu olay ile diğer hasarlar karşılaştırılarak, aynı hasar olup olmadığı, aracın geçirmiş olduğu kazalar sonucu gereği gibi onarımını yapılıp yapılmadığı, aracın geçirdiği kazalar sonucu meydana gelen hasar durumuna göre piyasa değeri belirlenerek, onarımının ekonomik olup olmadığı hususlarında ayrınıtlı denetime açık ve gerekçeki rapor alınarak sonucuna göre aşkın sigorta hüküm-
lerinin uygulanıp uygulanmayacağı da tartışılarak karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 ve 2 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... şirketi vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ... AŞ"ye geri verilmesine 16.2.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.