Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/414
Karar No: 2022/2038
Karar Tarihi: 17.03.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/414 Esas 2022/2038 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalılar, müvekkili adına kredi kullandırıldığını kabul etmiş ancak kendilerinin kefil veya borçlu olmadıklarını savunmuşlardır. Mahkeme, davalıların kefaleti geçerli olsa da müşterek ve müteselsil kefalet olarak kabul edilemeyeceğini, yalnızca adi kefalet olarak kabul edilebileceğini ve alacaklının borçluya başvurmadıkça kefi l in takip edemeyeceğini belirterek davayı reddetmiştir. Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir ancak bozma kararını uygun bulan Yargıtay, davacı vekilinin temyiz itirazlarını reddetmiştir. Kararda, TBK'nın 583. maddesi gereğince müşterek ve müteselsil kefaletin geçerli olmadığı, yalnızca adi kefaletin kabul edilebileceği ve alacaklının borçluya başvurmadıkça kefili takip edemeyeceği belirtilmiştir. Karara göre, davalılar adi kefil olarak kabul edilmişlerdir.
11. Hukuk Dairesi         2021/414 E.  ,  2022/2038 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada Uzunköprü 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 15.10.2020 tarih ve 2017/178 E. - 2020/214 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davalıların müvekkili ile imzaladıkları genel kredi sözleşmesi uyarınca ...Taşımacılık Gıda San. Ticaret Limited Şirketi'ne kullandırılan kredilere müşterek ve müteselsil kefil olduklarını, gönderilen ihtarnameye rağmen borcu ödemediklerini, davalılar hakkında Uzunköprü İcra Müdürlüğü'nün 2013/3315 esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, itirazları üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline ve asıl alacak üzerinden %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar, davacı banka tarafından ...Taş. Gıda ve Madencilik Sanayi Ticaret Limited Şirketi adına kredi kullandırıldığını, kendileri adına bu borç için herhangi bir imza atılmadığını ve kredi kullanmadıklarını, gerek kefil ve gerekse müteselsilen borçlu olmadıklarını, buna dair el yazısıyla herhangi bir ibare yazmadıklarını, bankanın sözleşmeye sonradan ilaveler yaptığını, borcun şirkete ait olduğunu iddia ederek davanın reddini istemişlerdir.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya göre, davalı borçluların davaya konu olan 23.11.2011 tarihli genel kredi ve teminat sözleşmesini kefil sıfatıyla imzaladıkları, davacının davalıların kefaletinin müşterek ve müteselsil olduğunu iddia ettiği, dava konusu genel kredi sözleşmesinde ''Kefalet Limiti'', ''Kefalet Türü'', ''Kefalet Tarihi'' bölümleri el yazısıyla yazılmış ise de Adli Tıp Kurumu ilgili ihtisas dairesinin düzenlemiş olduğu raporda, bu bölümlerin davalıların el ürünü olmadığının tespit edildiği, bu nedenle davalıların kefaleti geçerli olsa da müşterek ve müteselsil kefalet olarak kabulünün TBK'nın 583. maddesi gereğince mümkün bulunmadığı, bu halde davalının kefaletinin TBK'nın 585. maddesinde düzenlenen adi kefalet olarak kabul edilmesi gerektiği, adi kefalette alacaklının borçluya başvurmadıkça kefili takip edemeyeceği, somut olayda asıl borçlu şirket hakkındaki icra takibinin devam ettiği ve TBK'nın 585. maddesinde belirtilen ve doğrudan kefile başvurabilmek için sayılan hallerden birinin de gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve temyiz edenin sıfatına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, davacı ...Ş. harçtan muaf olduğundan ödediği temyiz ilam harcı ve temyiz başvuru harcının isteği halinde temyiz eden davacı ...Ş.'ye iadesine, 17/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi