3. Hukuk Dairesi 2016/3928 E. , 2017/14144 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, davalı ile 13/11/2012 tarihinde evlendiklerini, evliliklerinden 1 çocuklarının bulunduğunu, boşanmalarına karar verildiğini, davalının hakaret ve şiddetine uğradığını, aile yükümlülüklerini yerine getirmediğini, davalının anne babasının da kendisini dövdüğünü ve hakaret ettiğini, hamile haliyle sokağa atıldığını, bu nedenle eskiden tanıdığı .... isimli kişiden yardım istediğini, ancak bu kişinin kendisini alıkoyduğunu, cezalandırılmasına karar verildiğini, bu kişiden kaçmayı başardığında eşi ile tekrar görüştüğünü, davalının mevcut durumdan faydalanarak boşanma davası açtığını, kendisinden habersiz yargılama yapıldığını, davalının çocuğun kendisinden olmadığına yönelik beyanının hakaret niteliğinde olduğunu belirterek; boşanma davasının açılış tarihinden itibaren faiziyle beraber kendisi ve çocuk için ayrı ayrı 1.000,00 TL yoksulluk ve iştirak nafakası talep ve dava etmiştir.
Davalı; davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece; davanın KABULÜ ile müşterek çocuk için 300.TL tedbir nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar kesinleştikten sonra iştirak nafakası olarak devamına, davacı eş için 300.TL tedbir nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar kesinleştikten sonra yoksulluk nafakası olarak devamına karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- TMK"nın 175.maddesine göre; boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla, geçimi için diğer taraftan, mali gücü oranında, süresiz olarak nafaka isteyebilir
Bu bağlamda, yoksulluk nafakasına hükmedilebilmesi için, boşanma hükmünün kesinleşmesi ve nafaka talep eden eşin, boşanmaya neden olan olaylarda, diğer eşe nazaran daha ağır kusurlu bulunmaması gerekir. Eşit kusur halinde, yoksulluk nafakasının diğer koşulları oluşmuş ise yoksulluk nafakası talep edilebilir. Boşanmaya neden olan olaylarda, tamamen veya daha fazla kusurlu olan eş, yoksulluk nafakası talep edemez.
Yoksulluk nafakası boşanma davası içinde ve onun devamı sırasında boşanma ile ilgili hüküm kesinleşinceye kadar istenebileceği gibi boşanma davası sonuçlandıktan sonra harcı verilerek açılmış ayrı bir dava ile de istenebilir. Evliliğin boşanma sebebi ile sona ermesinden ... dava hakları, boşanma hükmünün kesinleşmesinin üzerinden bir yıl geçmekle zamanaşımına uğrar. (TMK m.178) Yoksulluk nafakası, boşanma davası sonuçlandıktan sonra, bir yıllık süre içinde ayrı bir dava ile de istenebilir.
Tüm bu bilgiler ışığında somut olay irdelendiğinde; taraflar arasında görülen kesinleşen boşanma davasında davacı kadının tam kusurlu olduğunun belirlendiği, davalıya atfı kabil kusur yüklenmediği görülmekle boşanmaya neden olan olaylarda davacı kadın tam kusurlu olduğundan yoksulluk nafakası talep edemeyecektir.
O halde mahkemece; davacı kadının boşanmaya neden olan olaylarda tam kusurlu olduğu ve davalıya kusur yüklenmediği, boşanma ilamının bu şekilde temyiz edilmeksizin kesinleştiği gözönünde bulundurularak, davacı kadın yönünden yoksulluk nafakası talebinin reddi gerekirken, yanılgılı değerlendirme yazılı şekilde yoksulluk nafakasına hükmedilmesi doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalı tarafın sair temyiz itirazlarının REDDİNE, ikinci bentte açıklanan nedenlere hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 18/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.