21. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/4284 Karar No: 2019/408 Karar Tarihi: 23.01.2019
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2017/4284 Esas 2019/408 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2017/4284 E. , 2019/408 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ:İş Mahkemesi TÜRK MİLLETİ ADINA Davacılar, murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi. K A R A R 1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre davalılar vekillerinin aşağıdaki bendlerin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, 2- Dava, iş kazası sonucu vefat eden sigortalının hak sahiplerinin maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.Mahkemece davacılar Hayriye ve Yasemin"in maddi tazminat taleplerinin kabülüne, davacı ... "nin maddi tazminat talebinin reddine, 11250,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. A- İş kazası sonucu sürekli iş göremezlik nedeniyle uğranılan zararın giderilmesi amacıyla açılan maddi ve manevi tazminat davalarında; zamanaşımı süresi gerek olay tarihinde yürürlükte bulunan Borçlar Kanunu"nun 125. maddesi ve gerekse yürürlükteki 6098 sayılı yasanın 146. maddesi gereğince haksız fiilin meydana geldiği tarihten itibaren 10 yıldır. Somut olayda; davaya konu olayın 24/01/2005 tarihinde meydana geldiği, davacılar vekilinin davacılar ... ve ... yönünden maddi tazminat taleplerini 26/05/2015 tarihinde harçlandırarak ıslah yolu ile artırdığı, şu halde yasada öngörülen 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşıldığından ıslah dilekçesi ile artırılan maddi tazminat taleplerinin zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi hatalıdır. B- Öte yandan; manevi tazminat talepleri bakımından hangi davacı için ne kadar manevi tazminata hükmedildiği ayrı ayrı belirtilmek suretiyle (toplamda 11.250,00 TL"yi geçmemek üzere) karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetli değildir. O halde davalılar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılara iadesine, 23/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.